letter

154 3 0
                                    

Avusturalya 1976

Lauren Gray'in gözleri çamurlu su birikintisi rengindeydi, doğum lekesi ise kaka renginde.
Cumartesi öğleden sonraydı ve canı çok sıkılmıştı. Lauren kayıkçılık oynayabileceği bir arkadaşı olmasını istedi. Lauren'in gevrek kutusundan çıkan ruh hali yüzüğü gri renkteydi, ki kozmik ruh hali tablosuna göre Lauren ya dalgın ya aşırı hırslı yada çok açtı. Şekerleme kutusundan birkaç tane şekerlemeyi ağzına attı.
Tek arkadaşı, en sevdiği çizgi filmden Noblet'lerdi. Dükkanda satılan gerçeklerinden değil, deniz kabukluları, kozalaklar, ponponlar ve cuma gecesi büfelerden atılan tavuk kemiklerinden kendi yapmak zorunda kaldığı sahte oyuncaklardı. Bütün oyuncaklarını kendi yapmak zorundaydı ve Lauren'in en sevdiği oyuncağı fırında küçülttüğü patates cipsi paketi küçültülmüştü.

Lauren'in babası Noel Norman Gray, poşet çaylara iplerini bağladığı bir fabrikada çalışırdı. Göster ve anlatta Lauren sınıfa istediği kadar bedava poşet çay alabildiğini söylemişti. Lauren'in en sevdiği poşet çay Earl Grey'di. Earl Grey demeyi seviyordu. Ve bir gün Earl Grey adında biriyle evlenmek istiyordu. İskoçya'da bir kalede yaşayacaklar, 9 bebekleri, 2 ördekleri ve Kevin adında bir köpekleri olacaktı. Kulübesinde oturup Baileys Irish Cream yudumlamak ve otoyol kenarında bulduğu ölü kuşların içini doldurmak Noel'in hobisiydi. Lauren babasının ölü arkadaşlarıyla daha az, kendisiyle daha fazla zaman geçirmesini isterdi.
Ayrıca erkek ve kız kardeşlerde isterdi. Annesi ona kendisinin bir kaza olduğunu söylemişti. Bir insan nasıl kaza olabilirdi ki ?
Büyük baba Ralph ise ona bebeklerin kaza olmadıklarını ve babaların bebekleri biraların dibinde bulduklarını söylemişti. Büyük baba Ralph, soğan turşusu gibi kokardı ve 51 yıldır Brinkster Buz Kırıcıları üyesiydi. Kendilerini canlı hissetmek için kış ayında yüzerlerdi. Büyük baba 1 sene önce 74 yaşında ölmüş ve en iyi dostu Kenn, onuruna bir şiir okumuştu;

Loel Bartholomew tepelerinde doğdu,
Uzun bir hayatı oldu,
Sonra zatürre oldu,
Hayata gözlerini yumdu.

Lauren onu çok özlüyordu ve bazen neden amonyak içtiğini merak ediyordu. Kafasını karıştıran birçok şey vardı ama özelliklede annesi; Vera Loring Gray.

Vera fırında birşeyler pişirirken kriket maçı dinlemeyi severdi. Ve ana malzemesi daima Sherry idi. Vera Lauren'a onun sürekli denemesi gereken büyüklere özgü bir çeşit çay olduğunu söylemişti. Lauren annesinin Sherry'i çok fazla denediğini düşünürdü. Ayrıca Vera'nın neden herzaman birşeyleri ödünç aldığınıda anlamazdı. Mesela dün süpermarketten biraz çıtır balık ödünç almıştı. Lauren'a torbaları israf etmemek için onları elbisesinin altına koyduğunu söylemişti. Vera gerçektende anlaşılması zor bir insandı.

Lauren hayal kurmayı bıraktı ve evcil horozunu içeri aldı. Dışarıda yağmur yağıyordu. Lauren'in babası onu mezbahaya giden bir kamyonun arkasından düştükten sonra yolun kenarında bulmuştu. Adını Ettle koymuştu.

Noblet'leri izleme zamanıydı. Lauren Noblet'lere bayılırdı çünkü herkes kahverengiydi. Bir çaydanlıkta yaşarlardı ve herkesin bir sürü arkadaşı vardı.
Lauren kendi kendine ıslak horoz kokusundan, damdaki yağmur sesinden ve en sevdiği çizgi filmi izlerken, kutusundan krem şanti yemekten daha güzel bir şey olamaz diye düşündü.

Bu arada New York'ta...

Bu sırada Levi Foster adında bir adamda Noblet'leri izliyordu.
Levi'nin küçük televizyonunun görüntüsü vardı ama sesi yoktu, büyük televizyonununsa sesi vardı ama görüntüsü yoktu.
44 yaşındaydı ve Noblet'leri seviyordu çünkü onlar sınırları çizilmiş ve uyumluluğa sımsıkı bağlı, birbirine kenetlenmiş bir toplum yapısında yaşıyorlardı ayrıca herkesin birsürü arkadaşı vardı.
Levi uyku problemleri çekiyordu. Gecelerini televizyon izleyerek ve balık yemi yakalayarak geçiriyordu. Kafasının üstünden geçen sineği yakaladı ve yem kavanozuna koydu. Bunun bu akşam yakaladığı 6. sinek olduğunu fark etti. Yatağa gidip koyun mu saysam, yoksa bir tane ekmek arası çikolata mı yesem diye düşündü.
İkisinide yapabileceğini düşündü ama işe yaramadı.
8. Henri öleli 6 saat 12 dakika olmuştu. Henri'nin ölümü Levi'nin hayatının düzenini bozmuştu, hayatı bir anda karman çorman olmuştu ve ne kadar çabuk yeni bir balık alırsa o kadar iyi olacaktı. Yarın evcil hayvan dükkanına gidecek ve bir başka Henri satın alacaktı; 9. Henri'yi.

Avusturalya...

Alış-veriş günüydü ve Lauren, annesi biraz zarf ödünç alırken uslu uslu otururdu. Zaman geçirmek için odayı şöyle bir süzdü. Kaç tane şeyin kahverengi olduğunu saydı; Yapışkan bant, paket lastikleri ve üstünde, kahverengi bir gölün önünde eli yanan bir kadın resmi olan telefon rehberi vardı. Rehberi açıp karıştırmaya başladı. Lauren Grace Gray Amerika'daki insanların amma garip isimleri var diye düşündü. Rehberde Rakkiefaller ve Finkelstein gibi komik isimler vardı. Nasıl göründüklerini, kaç yaşında olduklarını, evli olup olmadıklarını, gözlük takıp takmadıklarını ve biralarında bebek bulup bulamadıklarını merak etti. Belki Amerika'da bebekleri başka biryerlerden buluyorlardır. Çok fazla kola içerler, belki kola kutularında buluyorlardır. Ama hayır ; delikten geçemezler. Lauren'in aklına bir fikir geldi. Bir Amerika'lıya yazabilir ve bebeklerin nereden geldiğini sorabilirdi. Ve Bay L. Foster'ı seçti.
Vera'nın ödünç aldığı zarflar elbisesinin altından düştü ve görevli zarfları fark etti. Bu sırada Lauren, Bay Foster'ın adresinin yazılı olduğu sayfayı yırttı ve koşarak postaneden ayrılmak zorunda kaldılar.
Akşam olduğunda Lauren yatağının altında mektubu yazmaya başlamıştı bile.

Sevgili Bay L. Foster,

Adım Lauren Grace Gray. Ben 8 yaşında, 3 aylık ve 9 günlüğüm. En sevdiğim renk kahverengi, en sevdiğim yemek ise krem şantidir. Ve hemen arkasından çikolata gelir.
Gönderdiğim resimdekine benzeyen Ettle adında bir horozum var. Şuan yumurtlamıyor ama birgün yumurtlayacak.
Annem sigara içmeyi, kriketi ve Sherry'yi, babamsa kulübesinde ölü kuşlarıyla oynamayı sever.
Amerika'da bebekler nereden geliyor ? Kola kutularının içinden mi çıkıyorlar ? Avustralya' da bebekler bira bardaklarından çıkar.
Gönderdiğim diğer resim ise kendi resmim. Kulakları düzgün çizemiyorum ama dişlerde iyiyimdir. Bana yazarsanız ve benim arkadaşım olursanız çok sevinirim.

Sevgilerimle,
Lauren Grace Gray.

Kişisel Not: Umarım gönderdiğim çikolatayıda beğenirsiniz. Adı Dolgun Kiraz.

Lauren hava aydınlanır aydınlanmaz mektubunu posta kutusuna koymak için dışarı çıktı.

"Hoşçakal mektup, bana yazmayı unutma."

Love Yourself FirstHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin