epsiode 8

71 13 0
                                    

Yeonjun' a gösterdiğim fotoğraflara bakarken, gözleri fal taşı gibi açılmıştı, bütün fotoğraf ve mesajları gösterdikten sonra telefonu cebime koydum .

- Ayrılıyorum senden

karşımdaki beden şaşırarak bana bakmıştı, birşey demeden hızlıca spor salonundan çıkmıştım ve arkama bakmadan okula doğru yürüdüm.

Biri bileğimi tutmuştu kimin tuttuğuna bakmak için arkamı döndüğümde, yeonjunun nefes nefese görmüştüm, sinirle bileğimi bırakmasını sağlamıştım ve bana bakıp pişman olduğunu idda etmeye çalışıyordu

Bahçedeki herkes bizi izliyordu, onları aldırış etmeden yeonjuna bakmıştım.

- Ne yapmaya çalışıyorsun bitti ilişkimiz sakın yanıma bile yaklaşma

Yeonjun saatlerce ikna etmeye çalışıyordu, onu affetmemi istiyordu ve affetmemiştim, okul binasına doğru yürüdüm, gözlerim dolmuştu hızlı yürüyerek koridorda yürüyordum,

Düşüncelere daldığım, için çarptığım çocuğu görmemiştim. Çocuk özür dileyerek yerdeki eskiz defterine benzeyen defteri alarak tekrardan özür dileyip koşarak uzaklaşmıştı, çocuk bir yerden tanıdık geliyordu ama kimdi merak etmiştim.

Çocuk özür dilediğin de yüzünü görmüştüm, pembe saçları vardı ve beyaz tenliydi, gözleri kahverengiydi düşüncelere dalmayı bırakıp sınıfa girdim ve sırama geçip oturdum ve insanların benim hakkımda konuşmalarına aldırmadan,
Kulaklığımı takıp rastgele bir müzik açıp camdan dışarıya bakmaya başladım.

Hanse ile Kai'nin geldiğini fark etmemiştim kulaklığımı çıkaran Hanseye bakmıştım, önümdeki sıraya oturup ardından Kai de sıraya oturup birbirimize bakarak kim başlasa diye karar veriyorduk, sessizliği bozan Yeosang'ın bize seslenmesiyle yanımıza gelerek

Olanları duyduğunu söyleyerek bana sarılmıştı, Yeosang'a bakarak konuşmaya başladım.

- Sanki birileri öldü niye bu kadar merak ediyorsunuz?

- Kai şaşırarak bakmıştı

- Kanka hani şey

- Ney

- Şey ya Hanse ben yapamıyorum sen söylesene

- tamam söylüyorum

- Beom şimdi sen yeonjunla ayrıldın ya hiç tepki bile vermiyorsun sevdiğin çocuk değilmi yani hani senin

Hanse'nin konuşmasını bölüp konuşmaya devam ettim

- Evet ayrıldım salya sümük ağlamam mı gerekiyor

- Yani şuan ağlıyorsun birimiz dokunsa ağlarsın kesin sen

-Off yeosang bir git ya keyfimin içine ettiniz ya off

Evet günün yarısı uyuyarak ve ağlayıp Hanse ile Kai'nin beni sakinleştirmesiyle geçmişti.Ve okul çabucak bitmişti, ben eve gidememiştim cezaya kalmıştım sınıfta oturup test çözüyordum ağlayarak,

ve camdan dışarıya bakarken, bahçede birkaç çocuğun pembe saçlı çocuğu zorla götürdüklerini görmüştüm, matematik hocasından zorla tuvalet izini, alıp kavgayı izlemek için sınıftan aceleyle okuldan çıkmıştım,

arka bahçeye koşmuştum ve arka bahçeye geldiğimde pembe saçlı çocuğu dövdüklerini görmüştüm.  kavgaya salak gibi dalmıştım  dayak'ta yemiştim ve çocukların bizi dövmesi bitmişti, gitmişlerdi çocuğa bakıp konuşmuştum,

- sen iyimisin

- E- e evet benim yüzünden dayak yedin özür dilerim

- Özür dilemene gerek yok neden seni orda dövüyorlardı

Bilinmeyen Numara - taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin