prens'in onulmaz arzusu.

792 102 181
                                    


***

Moralim feci bozuktu.

Moralim feci bozuktu çünkü anlaşılan Taehyung doğum günüm için istediğim hediyeyi, surların dışını bana göstermeyi Seokjin'in bile dışarı çıkmasının yasak olduğunu ileri sürerek reddetmişti ve bu yasağa uymak konusunda inanılmaz ciddiydi. Sanki prens olan Seokjin'miş gibi... Üstelik büyük salonda doğum günüm için nihayet başlayan hazırlıklar bile arkadaşım sağ olsun moralimi düzeltmeye yetmemişti çünkü garip bir biçimde bunca zamandır gizlice koynumda büyüttüğüme inandığım o özlemi içimde yenemiyordum. Dışarıyı görmek istiyordum. Hayır, dışarıyı görmeye ihtiyacım vardı ve bu ihtiyaç aniden ortaya çıkmış olsa bile o kadar kuvvetliydi ki akşama kadar başka bir şey düşünemez olmuştum. Sanki bir şey beni çağırıyordu. Sanki o şeye ulaşamazsam nefes alamayacakmışım gibi hissediyordum.

Göğsüm Taehyung'la konuştuğumuzdan beri bu garip heyecan ve özlem duygusuyla dopdoluydu. Nefes alıp verirken bile bu doluluk yüzünden zorlanıyordum. Nasıl olmuştu da bu zamana kadar dışarı çıkmayı düşünmeden, bana sunulmuş hayatı tek bir soru bile sormadan kabullenip yaşamıştım inanamıyordum. Sanki tüm yılların pişmanlıkları birikmişti gövdeme. Dışarı çıkmazsam pişmanlıklarımla birlikte hiç yaşamadan ölecekmişim gibi geliyordu. Taehyung bana yardım etse de etmese de bunu yapacaktım. Yapmak zorundaydım çünkü gövdeme kıvrılmış o arzu bana başka bir hak tanımıyordu.

Bunun kararını verdiğimden beri ciğerlerimdeki o garip çoklukla ve karnımda büyüyen sancıyla Taehyung'u ardımda bırakmış akşam için hazırlanma bahanesiyle odama kaçmıştım. Kafam bugün yaşanan diğer her şey konusunda karışmış olsa da en çok bu isteğin içimde birden büyümeye başlaması beni şaşırtıyordu. Belki de dışarıyı görmeyi bu kadar çok istememin sebebi kendi kılıcımı dövecek kadar gelişmiş olmamdı. Bir erkeğin ömrü boyunca hayal edebileceği en büyük şey bir kılıca sahip olma olgunluğunu yakalamaktı ve belki de içimde birden bire oyulan boşluğu yeni hedefler arayarak doldurmaya çalışıyordum. Ya da belki de sahiden surların dışında bir şey beni çağırıyordu. Adını özgürlük koydum. Tutsak olduğumun farkına varmam yirmi beş senemi almıştı. Bu tutsaklıktan kurtulmak için bir yirmi beş sene daha beklemeyecektim. Krallığın eski, güzel günlerine şahit olmam imkansızsa bile kendi zamanımda daha güzel şeyler keşfetmenin yollarını arayacaktım. Bitmişti. Yeni yaşımda halkıyla iç içe bir prens olacaktım.

Eh, halkımdan ve babamdan gizli tabii.

Hem doğum günüm olmasına hem Seokjin'den kılıcımı dövebilmek için onay almış olmama rağmen babam o gün benimle hiç konuşmamıştı. Bu da en az dışarı çıkma isteğim kadar garip ve olağandışıydı. Bir an önce aşağı inip babamla konuşmak istiyordum ama o büyük salonda askerleriyle birlikte toplantıdaydı. Taehyung Krallığın belki de en önemli askerlerinden, en başarılılarından biriydi ama bu tarz toplantılara çağrılmazdı çünkü dışarıdan gelmişti. O yüzden sabah onu babamın yanında, arenada beni izlerken gördüğümde çok şaşırmıştım. Krallık onları eğitmek konusunda titiz olduğu halde göçmenler, en fazla bir heykel kadar kıymetlilerdi. Bir şeylere karışmadıkları, emir dışında hareket etmedikleri sürece... Taehyung gibiler, diğer göçmen ailelerinin çocukları bir demir gibi dövülüyorlardı sadece. Gerektiğinde ilk sırada düşmana saplanıp kalacak, değersiz birer kılıç...

Krallığın bu tutumuna karşı çıkıyor olsam da geçmişte yaşanmış olayları düşününce bunu anlıyordum ama yirmi beş yaşına gelmiş bir prens olan beni, bu toplantıların bir tanesine bile çağırmamalarına anlam veremiyordum. Babam dinlenmek isteyip tahtı bana devrettiğinde o tahtta, politika konusunda sıfır tecrübeyle oturacaktım. Bundan endişelenmemeleri kendi problemleriydi. Taehyung'un da dediği gibi özellikle son günlerde her şey eskisinden fazla resmi ve sıkıcıyken konuşulan konuları bilmemek benim işime gelirdi. Nasıl yönetileceklerinin kaygısını da onlar gütsündü artık.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 31, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Might Be Dead by Tomorrow ° JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin