daha önce sizi kıran, üzen kişiler hayatınıza girdiğinde ne hissederdiniz?
daha önce çok sevdiğiniz ama sonradan sizi sarsan insanları hayatınızda tekrar gördüğünüzde ne olurdu? onun için saçlarını bile kestiğin insan uzun zaman sonra hayatına girse ne olurdu?
tuanadan:
sabah camdan baktığımda her yer ayazdı, aklıma 2 yıl önce sevdiğim çocuk geldi. yüzüme karşı bağırması geldi, karşıma geçip "sen kim bana aşık olmak kim?" diye bağırması geldi. o an çaresizce ağladım..
geçmişten o gün:
ayaz: bana aşıkmışsın doğrumu?
tuana: evet, ayaz sana aşığım hemde çok.
ayaz: komik, sen kim bana aşık olmak kim tuana şimdi yürü git
tuana: ayaz..
ayazın gitmesinden sonra eve gittim.
olanları kendime sinirmeye çalıştım, saatlerce ağladım toulete girip öylece oturdum.
ellerimi başıma götürdüm sonra gözüm makasa çarptı, artık ağlamayacaktım.
sinirimi, öfkemi, nefretimi saçlarımdan çıkarıcaktım. artık herşeyi saçlarıma kusucaktım.
makası elime alıp son ağlamalarımı saçlarımı keserken gerçekleştirdim, saçları klozete atıp sifonu çektim.
sabah sabah geçmişteki olayları düşünmek beni çok sarsmıştı, derin bir nefes alıp gülümsedim.
çantamı alıp çıktım yolda çok ayaz vardı, yolda yürüken aklıma sadece o gün geldi.. istemsizce ağladım. kafamı çevirdiğimde okula geldiğimi fark ettim sınıfa doğru ilerledim katları teker teker çıktım, kapıyı açtım. gördüğüm sahneyi nasıl silebilirdim ki o an kalbim durdu gözlerim karardı. yaşlar istemsizce akmaya başladı. kuruyan deniz tekrar ıslandı, tekrar aktı deniz gözlerimden. tekrar ağladı gözüm saçlarımı düşünmeden..
gördüğüm ayazdı.
benim kapıyı açmamla birlikte gözünü bana çevirdi, aklıma "sen kim bana aşık olmak kim?" dediği geldi. göz yaşlarımı silip sınıfa girdim sıraya oturdum ne olduğunu anlamadığım için gökyüzüne baktım.. sisli havaya , havadaki ayaza baktım. dakikalarca baktıktan sonra gözlerimi yumdum, uyuyakalmışım.
gözlerimi açtığımda leya gelmiş beni izliyordu, ayazı tanıyordu benim ne kadar sarsılacağımı düşündüğü için uyandığımda direk konuştu;
leya: tuana iyimisin? ayaz niye burda? yeni mi gelmiş?
tuana: listedeki ayaz.. oymuş.
leya: NE!
leyanın bağırışıyla herkes buraya baktı..
ve kapıdan çağanla yağız girdi önümüzdeki sıraya oturdular.
yağız: günaydın kızlaaar.
leya: yağız arka sıraya bak
yağız: bu AYAZ!
yağız bağırmasıyla birlikte ayağa kalkıp onun sırasına doğru yürüdü
yağız: senin ne işin var burda!
ayaz: beni bilmemde siz neden burdasınız.
çağan araya girip sakinleştirmeye çalışırken bi yandanda nolduğunu anlamamış bi haldeydi
çağan: oğlum dur o ayaz bizim sınıftan.
yağız: NE!
hoca geldi ve herkes yerine oturdu, çağan direk o soruyu sordu yağıza;
çağan: ayazla aranızda geçmişte ne oldu?
yağız: ayaz tuanaya sırf onu sevdiği için or-
tuana: or*spu dedi.
ve hoca derse başladı.
tenefüs zili çaldığında dışarıya çıktım bi banka oturdum ve aklıma gelen sınıfa girdiğimde oluşan manzaraydı. bu düşüncelerle aklımı kurcalarken, yanıma çağan oturdu;
çağan: dün bahsettiğin? hani şu aşık olduğun. ayaz dimi?
tuana: evet, oydu.
çağan: sana ne diyebilirim biliyomusun;
ben sadece sevmeyi biliyorum, unutmayı öğrenemedim.
sen bu cümledeki unutmayı öğrenemeyensin, ama unutma biri girer hayatına unutturur herşeyi. hiçbir şey için geç değil tuana.. ağlayan insanlar elbet mutlu olurlar.
doğru zamanda doğru şekilde, ama elbette.
