o n i k i

475 54 19
                                    

kai sarı sweatinin üzerine krem montunu giyip indi. telefonunu cebinden çıkartıp soobin'i aradı. telefon zil sesi yakından gelince sırıttı. öğretmeni, hayır flörtü ile buluşacaktı. öğretmeni olması gerçeği de bir yandan kulağa illegal geliyordu. ama şöyle de bir durum vardı ki; soobin, kai'nin hayatında tek bir rol oynamıyordu. herkesin bir sürü rolü vardı bu hayatta, soobin'in "öğretmen," rolü sadece bir dönem için geçerliydi.

ilişkileri bir dönem içerisinde belli bir seviye de olacaktı elbette.

fakat geleceğe kimse karışamazdı.

"oh, buradasın yakışıklı." diye soobin'nin yanında gitti kai. soobin ise ciddi bir ifade ile döndü. "öğretmenin olduğumu unutmuyorsun, değil mi?" dedi. kai oflamaya başlamıştı. "off! yine mi ya!"

soobin kai'nin tepkisine gülmeye başlamıştı, gözleri kısılana kadar. çok güzel bir manzaraydı. "şaka yaptım canım, hemen alınıyorsun." dedi soobin elinde içeceği ile. kai dik dik ona baktı. "komik mi?" diye ciddi bir suratla baktı soobin'e.

"evet." dedi soobin de ciddi bir ifade ile. aslında burada ikisi de ironi yapıyordu.

"konuşmuyorum ben seninle git ya," diye dönüp giderken kai, tahmin ettiği gibi soobin onu kolundan tutmuştu. "tamam ya tamam şaka yapmayacağım. söz."

"ee bana ne alıyorsun?" diye sırıtarak sordu kai. almayacağını biliyordu. ama şaşırtıcı bir cevap vermişti soobin. "ne istersin?"

"oha gerçekten alacak mısın?" diye heyecanla sordu kai. soobin anlamamıştı bu kadar şaşırmasını. anlamaması normaldi, çünkü kai'nin arkadaş ortamını bilmiyordu. (genelde herkes didişirdi.)

"tabii alırım," diye göğsünü kabarttı soobin. azıcık kendisini övmek istemişti. "ne var ki bunda?"

"hiiç," diye sırıttı kai. hoşuna gitmişti. ikisinin arasında değişik bir ortam vardı. markete tekrardan girdi soobin. kai'de onun arkasından dolaşıyordu. soobin karpuzlu gazoz almıştı kai'ye. kai ise bebek gibi sevinmişti.

o an soobin, kai ne istese alacak durumdaydı. ama farkında bile değildi.

"sahile doğru yürüyelim mi?" diye sordu soobin. kai gülümsedi. "olluuur!" dedi ellerini çırparak. soobin kolunu kai'ye uzattı. kai de soobin'in koluna girmişti. nişanlı çiftler gibiydiler.

sonra ise biraz içtiler, sahilde dolaştılar. güldüler, kahkahaya boğuldular. güzel anılar biriktirdiler. gecenin sonunda ise evlere dağıldılar.

kai o an hissetmişti. soobin gerçekten de onun ruh eşiydi.

segsi matematikçi, sookaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin