i watch you disappear

65 7 3
                                    

ellerimi beyaz fayansa yaslamış kusarken zihnimi zehirleyen sözleri hatırladığımda bu yaptığımdan büyük bir zevk aldım. elimi yüzümü yıkadıktan sonra aynanın karşısına geçtim ve bedenime baktım. öncesine göre zayıflamış görünüyordum ama yeterli değildi. belim hala yeterince ince değildi, sinirle homurdandım. neredeyse her öğünü kusmama, saatlerce spor yapmama rağmen böyle olması sinirlerimi bozmuştu.

'hey dear
hey hayatım
i fear
korkuyorum
i watch you disappear
yok oluşunu izliyorum
cause i'll know
çünkü biliyorum
you'll go until you're skin and bones
bir deri bir kemik kalana kadar devam edeceksin'

her zaman bedenime takıntılı birisiydim fakat geçen sene sevdiğim kıza açıldığımda bana söylediklerinden sonra okula bile utana sıkıla gitmeye başlamıştım. bir akşam yemek yedikten sonra hissettiğim pişmanlıkla koşarak banyoya gitmiş ve kusmak için kendimi zorlamıştım. kustuktan sonra o kadar gururlu hissetmiştim ki bu  bir alışkanlık haline gelmişti

derin bir nefes aldım ve düşünmemeye çalıştım.

çok zordu.

yemin ederim çok zordu.

umursamamaya çalışmak, dinlememek o kadar zordu ki.

hem artık sadece çevremdeki değil, kendi zihnimin derinliklerindeki seslerde susmuyordu.

bağırıyorlardı.

mükemmel olmam gerektiğini söylüyorlardı.

kusurlu olduğumu söylüyorlardı.

güzel olmadığımı söylüyorlardı.

mükemmel değildim.

kusurluydum.

güzel değildim.

'your reflection's all you're worth
aynadaki yansıman senin için dek değer'

elimden geleni yapıyordum. açlıktan bayılıyordum ama olabildiğince az yiyor, yediklerimi kusuyordum. her gün erkenden kalkıp makyaj yapıyordum. saçlarımı düzleştiyordum. hatta okul formasının altından korse bile giyiyordum ve bu kesinlikle çok utanç ve acı vericiydi.

yanağımdan akan yaşı parmağımla sildim.

derin bir nefes alıp zihnimdekileri susturmaya çalıştım. başaramayınca seslice verdim ve yatağıma adımlayıp uyumaya çalıştım.

gerçekten çalışmıştım ama midem açlıkla gurulduyordu ve düşüncelerimden kafayı yiyecek gibiydim.

kusmam yeterli değildi. kalkıp spor yapmalıydım.

açlıktan guruldayan midemi umursamayarak ayağa kalktım ve spor yapmaya çalıştım ama iki-üç hareket sonra başımın dönmesiyle yere düştüm.

başımı pencereye çevirdiğimde yıldız kayıyordu.

burukça gülümsedim.

'mükemmel olmak istiyorum'

£🐸

skin and bonesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin