Dursun Zaman

92 5 14
                                    


" evet zaten ailem öldü "

"A-aa şey üzgünüm"

"Sorun deil "

" Devam et lütfen "

" Aslında bu iş için seçilmiştim ama ne ailem nede ben bunu biliyordum zaten bilseler şaşardım tek bildikleri beni mükemmel bir suikastçi yapmaktı ama yapamadılar. onların öldüğü yılarda bir kadınla tanışmıştım adı biskydi ve ilk bana o söylemişti böyle biri olduğumu o da bu işi yapıyordu zaten ondan sonra onla tanıştım... tabi o beni tanımıyordu ama ben onu biliyordum. her zaman çizgisin ( pareler evren de diyebiliriz )
de yanım da olan garip bir çocuktu hep onun yanındaydım önce garip bulmadım ama zaman çizgileri ilerledikçe onun yanında yaptığım hareketler garip olmaya başladı. Her zaman onu izliyordum ona bişi olunca kafayı yiyordum, ve o her güldüğün de suratım kıpkırmızı oluyordu önce buna anlam veremedim ama bütün zaman çizelgelerin de bu olmaya başladı sonradan daha çok ilerledi ve ona itiraf ettim, tabiki bunu gördüğüm de kafayı yedim yani oda bunu kabul etmiş ve çıkıyorduk inan bana ilk bunu gördüğüm de midem alt üst oldu, onun elini tutuyordum, onu öpüyordum.

ilk başta bunu kabul edemedim yani o bir erkekti ve arkadaşımdı ama... zaman çizelgelerini izledikçe onunla tanışmak istedim ve hep onu izledim her gün...
bir gün onunla tanışmak... beni hiç olmadığım kadar mutlu ediyordu beni hayta bağlicak kişi oydu ve bir gün beni bulucaktı aylar hata yılar geçmişti. zaman çizelgelerin de bir olay olursa hepsin de olur ama zamanları farklı olabilir bir tanesin de 13 diğeride 67 yaşın da bile öle bilirsin tabiki geleceği biliyorsan eğer değiştire bilirsin ve ben onunla 16 yaşımda lise ikide tanıştım ne yalan söyleyeyim onu okulda gördükten sonra okula ilk defa gidicek küçük bir çocuk gibi heyecanlanıyordum, aynı sınıftaydık o yüzden onunla konuşmak zor olmadı sonradan yan yana oturmaya başladık ah hatırlıyorum dersler de sadece onu izliyordum"

" he~ şaka gibi değil mi en başta asla olmaz dediğim şeyi yaptım.
ama nasıl onu unuta bilirim ki o çok güzel~... her neyse eski bir çocukluk aşkı işte ne beklersin ki. belki aşk bile değildi..."

Yeşil gözlü kız killua için üzülüyordu bunun eski bir çocukluk aşkı olmadığı... nerden baksan belliydi. kız killua'ya azda olsa umut vermek istiyordu nede olsa yıl başındalardı umut her yerdeydi şuan. kız kaşlarını çatı ve gülümsedi sesi kendinden emin ve gür çıkmıştı

" öyle deme! ne oldu bilmiyorum ama belki bir gün karşılaşırsınız..."

Beyaz saçlı yorgun bir biçim de içindeki nefesi verdi gözlerindeki ışık sönmüştü mavi gözleri güneşsiz bir okyanustan farksızdı sahte bir sırıtış ve boş gözlerle kıza baktı, kahve rengi saçlı kız ise onun tam tersine gözleri ışık gibi parlıyordu

" Pf saçmalama bende ki bu şansla zor hem... onu görürsem ne dicem... boş ver "

( Devam ediyor anlatmaya ,)

Sonsuzluk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin