Twilight'ın Ağzından:
Rainbow Dash çok korkmuştu. Ama bizim geldiğimizi görür görmez rahatladı. Onun kapısı içinde anahtar bulmam gerekiyordu. O yüzden Fluttershy'a Rainbow Dash'in yanında kalmasını söyledim ve kendim anahtarı bulmaya çıktım. Sonra bir kaç dakika boyunca sadece ilerledim ve bir kapı fark ettim. Kapı eskiydi sanırım. Rengi çok solmuştu çünkü. Her neyse, ardından kapıya doğru yöneldim. Kapıyı açtım ki keşke açmaz olaydım.
Odanın içindeki Pinkie'ydi. Evet bu oydu. Arkası bana dönüktü. Elleriyle gözünü kapatmış, dizlerini karnına çekmiş bir biçimde oturuyordu.
Bir masa vardı ve üstünde anahtar vardı. Ve bu anahtar Rainbow Dash'in kilidinin anahtarıydı. Anahtarı alıyim nasıl olsa sonra Pinkie ile konuşurum diye düşündüm. Anahtarı aldığım anda Pinkie üzerime doğru keskin bir bıçakla gelmeye başladı.
Bıçağın üstünde kanla "gülümse" yazıyordu. Bir an çığlığı basıp hemen kaçtım. Pinkie DELİRMİŞTİ.
Koridorda koşuyordum ve o da arkamdan geliyordu. Lanet olsunki benden daha hızlıydı. Sonrada şöyle dedi;
P.P.: MERHABA TWİLİGHT.
-M-Merhabaa Pinkie...
P.P.: OYUN OYNAMAK İSTER MİSİN?
-Teşekkür ederim, kalsın.
P.P.: YOOOO, BENCE ÇOK İSTERSİN... KIHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHA!!!Dedi ve aniden üzerime atladı. Beni yakalamıştı. Hiç birşey yapamıyordum. Taki onun sesini duyana dek;
???: HEY! RAHAT BIRAK ONU!!!
~DEVAM EDECEK~
Ekstra foto:
👌👌👌👌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pinkie Pie'ın/ Pinkamena'nın kapkek partisi
HorrorBu hikayeye yetişkin içerik koydum çünki koymasam insanlar hemen girdiklerinde hiç hoşlaşmadığı şeylerle karşılaşıyorlar bundan dolayı yetişkin içerik koydum. Ama eğer yaşınız 18'den küçükse ve etkilenmiyorsanız bu tür şeylerden okuyabilirsiniz tabi...