Avazım çıktığı kadar bağırmak istememe sebep oluyorsun.
Duyduğum dalgaların sesi sayesinde gözlerimi kapatıp iç çekmiştim. "Ağlama Jungkook, özgürsün." Hayır, özgür değildin. Yalnızdın. Hayatında yaşamana eşlik edebilecek sadece deniz ve anıların vardı.
Yıllar önce terkettiğim şehirde, tek başıma oturuyordum. Her zaman bana eşlikeden sevgilim yanımda yoktu. Üşürken sığındığım bedeni yoktu. Kim Taehyung beni terkettiği gün mahvetmişti ve ben bu gün verilen sözler için dönmüştüm. Sevgilim, sen sözünü tutmadın ama ben tuttum.
Tüm düşüncelerimden kurtulmaya çalışıp arabama doğru ilerlemiştim. Telefonumu elime alıp Hoseok hyung'a yazmak isterken karşıma çıkan fotoğraf burukca gülümsememe neden olmuştu.
@Kimtaehyung
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güzeldin Kim. Sen her zaman güzeldin ve ben senin güzelliğinin içinde kaybolan bir parçaydım.
Fotoğrafı telefonuma kaydedip, daha fazla kimseyi bekletmeden Hoseok hyunga yazmıştım.
Sohbet
Jungkook Hoseok hyung, hangi kafedesiniz?
Hoseok Her zamanki Jungkook, gelmesen sorun etmeyiz
Jungkook Teşekkür ederim, 15 dakikaya oradayım.
---
Önünde durduğum kafeye bakmıştım. İlk kez burayı ben bulmuşken, şimdi sanki ilk kez görmüşüm gibi yabancı mıydım bu şehre? Taehyung, beni kendinden ve bu şehirden yabancılaştıracak kadar ne yapmıştım sana.
Karşımda sohbet eden 7 bedeni görmek canım yakmıştı. Ben burada değilken herkes hayatına devam etmişti. Ben başka şehirde ölmeyi dilerken arkadaşlarım Taehyung'un sevgilisi ile tanışıp arkadaş mı olmuştu?
Bir kaç dakika sadece önümdeki bedenleri izlemiştim. Oysa nasıl mutlulardı. Ben ölürken arkadaşlarım meğerse bensiz ne mutluymuş.
Onları izlememin ardından beni farkeden kişi Jimin olmuştu. El sallamasına karşılık olarak dudağıma sahte gülümseme yerleştirmiştim. Yanlarına doğru adımlayıp herkes ile selamlaştıktan sonra boş kalan sandalyeye oturmuştum.
"Nasılsın Jungkook? Yaşadığın şehirde mutlu musun? Oh, çok büyümüşsün! Yeni sevgilin var mı?" tüm sorularına yanıt verip sessiz şekilde her kesi dinlerken kendimi Kim Taehyung'u izlemekten alamıyordum. Ta ki Namjoon hyungun " Taehyung sevgilin ile yarınki düğününüze heyecanlı mısınız?" demesine kadar. Boğuluyordum, ben Taehyung gibi değildim. Onun aksine anılarımız ile boğuluyordum.
