20.

48 7 1
                                    

Jimin'in anlatımıyla:

Bir hafta olmuştu. Bir haftadır onsuzdum...
Bir haftadır bana bakmıyordu.
Bir hafta çoktu onsuzluk için.
Onu çok özlemiştim.
Ben onu bekleyecektim
Ama o hiç gelmeyecekti.
Mezarına baktım. Sanki oradan çıkıp bana doğru gelecekti. Sanki tekrar öpebilecektim onu.

Toprağı avuçladım ve konuşmaya başladım.

"Neden gittin?" Gitmeni istemediğimi biliyordun. Peki neden gittin? Neden beni sensiz bıraktın? Canım acıyor. Çok canım acıyor. Daha önce sensiz kalacağımı hiç düşünmemiştim. Ama yoksun. Yattığın, oturduğun yerlere bakıyorum. Boş. Sensiz. Seni çok özlüyorum. Gittiğine inanamıyorum. Hâlâ buradasın sanki. Yine uyuya kaldın koltukta. Ama bu kez uyanmamak üzere. Öyle değil mi? Seni hala çok seviyorum. Sevmeyi asla bırakmayacağım."

Vurdum toprağa. Onundu artık. Bana değil toprağa aitti.

Ölmüştü.

Gerçekten de ölmüştü.

Tekrar sıktım toprağı. Gözümden bir damla yaş düştü üzerine.

Sonra arkamda bir el hissettim.

Döndüm. Ayağa kalktım. Yakışıklı sevgilim sarıldı bana "Üzme bu kadar kendini güzelim o orada çok mutlu."

"Mutlu değil mi Yoongi? Mutlu değil mi?" dedim kesik kesik.

"Mutlu o bebeğim. Çok mutlu. Yaşlı bir kediydi zaten biliyorsun. Hastaydı. Kurtuldu." dedi yumuşacık sesiyle.

"Sanırım haklısın sevgilim"

"En azından ben yanındayım bebeğim."
Dedi bana güzel gözleriyle bakarak.

"Evet buradasın. Yeni sağlıklı kalbinle birlikte benimlesin. Ya sen gitseydin o zaman ne yapardım ben." söylerken kalbim acımıştı. Ya o ameliyatta kalp uyuşmasaydı. Ya o hastaneden gülerek değil de ağlayarak çıksaydım. İşte o zaman ölürdüm.

Hayat onu benden almadı. Bıze acıdı. Bizi ayırmaya kıyamadı.

Biz birlikte çok güzeldik, kıyamazdı.

Gökyüzüne bakarak bağırmaya başladım. "Teşekur ederim onu benden almadığin için. Teşekkür ederim onu benden mahrum bırakmadığı için. Teşekkür ederim bize kıymadığın için."

Your TeacherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin