AŞKA OLAN NEFRETİM

Okul Başlar

(Ela'nın ağzından)

Yaz tatilinin bitişi üzerine, yine berbat geçen bir gecenin ardından, güneşin o cazibeli ışığıyla okulun ilk gününe uyandım.

Gözlerimi açamaz durumda olamama rağmen yataktan çıktım ve mutfağa doğru ilerledim. Annrm ve babam kahvaltılarını etmiş ve şirkete gitmek için evden çıkmışlardı.

Geçen seneden bu zamana eski evimizi gerçekten çok özlediğimi fark etmiştim. Babamın işi gereği bir yıl boyunca yurt dışında yaşamak zorunda kalmıştık.

Özel bir kolejde okumaya devam edecektim.İnsanlarla arkadaşlık kurmak ve aşık olmanın aksine müzik dinleyip, yazı yazmayı seven biriyim. (Aşk ve sevgili konularına pek ilgim yoktur da ;D )

Kahvaltımı yaptıktan sonra 10 dakika icinde hazırlandım ve çıktım. 11. Sınifın ve yeni okulumun ilk günü olarak, okula yürüyerek gitmeyi tercih etmiştim.

Ailemin iyi durumuna rağmen, hicbir zaman şımarık bir çocuk olarak yetişmedim. Aksine ağırbaşlı olmak bana daha cazip geliyordu.

Yavaş adımlarla okul yolunda ilerliyordum. Bir yandan da kulaklığımda çalan müziğe odaklanıyor ve kendi kendime konuşuyordum.

Düsünüyorumda, bazen hayatımiza giren yenilikler, bizi olumsuz olarakta etkileyebiliyordu. İnsanlardan korkmuyordum ve özgüvenim oldukça fazlaydı.

Benden herhangi bi konuda iyi olan insanları kabullenmekte zorluklar çekiyorum. Her zman en iyisi olmak büyük hedeflerimde yer alıyor. Kaybetmekten nefret ediyorum, bu yüzden kazanmak benim bir parçam haline gelmisti. İsteyerek yaptığım her konuda en iyi olmak zorunda hissediyordum kendimi. Küçük düsmek istemiyordum. Size bunları söylediğim için belkide dikkat çekmek istediğimi düşüneceksiniz.

Aksine! Yaşam stilim kazanmak üzerine kurulu.
Şimdide nedenini soracaksınız. Öğrenmek istiyorsanız sizde yaşamımı ve yaşantilarimi okuyun.

Sanırım biraz kısa bir bölüm oldu. Diger bölümlerde daha da uzatmayı düşünüyorum. Eğer hikayeye devam etmemi istiyorsanız, lütfen yorumlarinizi ve begenilerinizi eksik etmeyin. Tesekkurler. Seviliyosunuz. :))