Markhyuck

977 89 48
                                    

Hyuck
Selam
Ben donghyuck

Mark
Selam?
Tanımıyorum üzgünüm ne için yazmıştın

Hyuck
Daha çok haechanı kullanıyorum ondandır belki

Mark
Yok yine tanıyamadım

Hyuck
😤
Tanışmak için yazdım
Tiyatro kulübündenim

Mark
Şu taeil hyungun olduğu kulüp mü

Hyuck
Başka tiyatro kulübü mü var
Ayrıca taeil hyungu nerden tanıyorsun daha ben yeni tanıştım

Mark
Tanımıyorum sadece adını bir arkadaşımdan duydum

Hyuck
Sadece adını duyduğun birinin hangi kulüpte olduğunu biliyorsun??

Mark
Of arkadaşım ondan hoşlanıyor çok bahsediyor yani ondan
Bi dakika
BEN BUNU NEDEN SÖYLEDİM
Eğer taeil hyunga söylersen ölürsün

Hyuck
Tamam unuttum bile
Neyse zaten onu mu konuşcaz
HADİ TANIŞALIM

Mark
Sen belli ki beni tanıyorsun zaten

Hyuck
Yoo
Adın ne

Mark
Adını bilmediğin birine mi yazdın

Hyuck
Belki

Mark
Değişiksin
Ama neyse
Ben de mark

Hyuck
Bu kadar mı
Biraz daha bahsetsene

Mark
Tanımadığım birine bu kadarı bile çok

Hyuck
O YÜZDEN TANIŞALIM DEDİM YA

Mark
Tanışmak istiyorsan okulun havuzuna gel ordayım
Mesajdan seni ne kadar tanıyabilirim ki

Hyuck
Gelemem ki ama
Buradan tanışsak ölür müsün

Mark
Ölmem ama tanışmak istemiyorum
Dediğim gibi çok istiyorsan havuzdayım
10 dakika sonra antrenmanım başlayacak geleceksen acele et derim

Hyuck
Of ya OF
Geliyorum bekle

...

Haechan sahnede prova yapan arkadaşlarına işi olduğunu söyleyip hızla çıktı salondan. Mark ile buluşacağı için heyecandan avuç içleri terliyordu. Aslında buluşma bile denemezdi fakat Haechan buna kafa yoramayacak kadar endişeli, aynı zamanda da mutluydu.

Okulun arka bahçesinde yer alan kapalı havuza yaklaştıkça kalbinin sesini daha çok duyuyordu. Bugün yerinden çıkmazsa daha da çıkmazdı.

Salonun kapısını ağır bir şekilde itip içeriye göz attı. Gözleri tek bir kişiyi arıyordu ancak o hariç herkes oradaydı. Tam astığı suratıyla beraber geri dönecekti ki duymayı en sevdiği ses tonunu işitti.

"Birine mi bakmıştın?"

"E-evet şey... Ben Donghyuck."

Gülümseyip sağ elini uzattı Mark. "İşte şimdi tanışabiliriz."

Donghyuck -diğr adıyla Haechan- uzatılan ele bakıp heyecanla kendi elini uzatıp sıktı. Onunla el ele tutuşmak için her şeyini verebilirdi.

"Yalnız anlamadığım, neden tanışmayı bu kadar istiyorsun? Yoksa beni mi seviyorsun?" Haechan duyduğu cümleyle gözlerini kocaman açıp karşısındaki gence baktı. Şimdi ne demeliydi? Hayır hayır asıl soru konuşabilecek miydi? Dili tutulmuştu adeta.

"Ben... Ben şey... Y-yani..." Telaşla konuştuğu için gözlerine bakamıyor Mark hariç her yere bakıyordu.

"Gerçekten benden mi hoşlanıyorsun!? İnanamıyorum!" Cümlesinin sonuna kahkaha da eklediğinde Haechan kırıldığını hissetmişti. Bunda gülünecek ne vardı ki?

Daha sonra da gülmeye devam ederek salona girmişti. Haechan şaşkınlıkla Mark'a baktı. Cevap bile vermemişti.

"En azından istemediğini söyleseydin." Kendinin bile duyamayacağı kısık sesiyle konuşmuştu. Reddedilmeyi bile beklerdi ama görmezden gelineceğini hiç düşünmemişti.

Bu kadar erken onu unutmak zorunda olmak Haechan için tarif edilemez bir üzüntüydü.

Kırgın ve yıkılmış hissediyordu ancak yine de Mark'a kızgın değildi.



...

Özel bölümleri uzatmak çok zorrrr o yüzden kısa oldu üzgünüm......

Mark'a sövebilirsiniz tşkkrlr

Neyse Hyuck'um ve ben ağlamak için odama geçiyoruz görüşürüz

Sizi de seviyorum muahh


Troublemakers °NCTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin