Bu düşüncelerimle boğuşurken arabanın kapısı açıldığında içeri giren kişiyi görünce şaşırmıştım daha ilk günden bu kadar fazla yakınlık iyi değildi ki?
İçeri giren kişi Diren'den başkası değildi.Arka koltuğa hiç bakmadan elindeki sigara paketinden bi dal çıkararak gayet havalı bi şekilde dudaklarının arasına götürüp dumana karıştı aynadan ona bakıyordum.Bir anda aynada beni görünce duman ciğerlerinden adeta firar ederek kendini öksürüğe verdiğinde sırtına vurarak rahatlatmaya çalıştım.
''Yuh..kızım...bi...dursana..''
''İyi misin?'' diye sorduğumda sigarasını elinde söndürerek ''Omurgalarım error verdi.'' dediğinde gözlerimi devirerek ' ''Ee söyle benim burada ne işim var?'' beni neden bu arabaya bindirdiği hakkında hiçbir fikrim yoktu okulun bahçesini geçtim kapımın önünde uyuyan bi insan olsa üstünü örter uyandırmam ki sen alıp arabaya bindiriyosun gerçekten bir açıklama istiyordum.
''Bahçede uyurken öyle bi horluyordun ki insanların senin ulusa seslenişini duymaları gerçekten üzücü olurdu..'' diyerek fütursuzca haykırdı.
Omzuna vurup ''Bari dalga geçme'' diyerek gözlerimi devirdim çünkü horlardım bunu gizlemekte saçma olurdu.Kendi düşüncelerimle konuşurken ''Sana mı gidelim yoksa bana mı'' deyince ona üç numaralı itici bakışımı attım. ''Sadece arkadaş olmak istiyorum neden boka buluyorsun?'' dediğinde belki de bu ruhsuzluğumu her insan üstünde göstermemeliydim ama hayır boş sevgi gösterileri bana göre değildi.
Diren iyi bir çocuktu.Belki de arkadaş olsak fena olmazdı.Diren'in hayatı bana çok benziyordu.Onnunda annesi ölmüş,babasının gözü şirketinden ve üvey annesinden başka bir şey görmezmiş.Eğer bi gün bu asi kız ruhumdan kurtulup bi ev arkadaşı edinmek istersem teklif edeceğim ilk insan Diren olabilirdi.
Saat nasıl geçti Diren beni eve ne zaman getirdi gene bilmiyordum.Anne ve babanızın olmamasının en rahat yönü eve kaçta geleceğinizin hiç bir önemi olmamasıdır.
Eve girdiğimde iiçimde gereksiz bi his vardı.Hislerine ad koyabilen insanlardan değildim.Bunun da adını bilmiyordum kendimi koltuğa atarak bugün olanları düşündüm.Adını bilmediğim o kahverengi gözlü et yerine kas yığını olan o çocuğu,anonim'i...
Tumblr'da felan görürdüm böyle çocukları,Türkiye'de olduklarını bilmiyordum.Bugün bu kadar ekşın yeterliydi,uyumalıydım.
Zaten yaz tatilinde uyumaktan başka bişey yapmamıştım 1 ay kalıcam diye gelip 2 gün kalan teyzemden başka hiç ziyaretçim yoktu.Komşularımla hiç iyi anlaşamazdım.Ruhsuz kişiliğimden hiç memnun olmazlardı.Bu kadar düşüncenin yeterli olacağını düşünüp sürüne sürüne merdivene yöneldim.Yatağa kendimi attığımda gözlerim bana meydan okuyarak kapandı.
***
Alarm sesi dünyada duyup duyabileceğiniz en iğrenç sey.Nefret misali.Telefonu kapatarak banyoya yöneldim banyodan çabuk çıkarak odaya geçtim.Okul serbestti neyse ki düğüne giderken okula uğrayan kızlardan değildim.Siyah pantolum ve marilyn manson'lu tişörtümü giymiştim.Bu adamı çok seviyordum.Deri ceketimle siyah botlarımı giyerek evden çıktım.Bahçede Diren'i gördüğüm zaman yüzümde değişik bir ifade oldu. ''Günaydın'' dediğimde geldiğimi anca farketmişti ''Günaydın,metalci kızım benim'' dediğinde bunu söylemesi hoşuma gitmişti.''Dün bisikletini almayı unuttuğum için bu sabah seni ben almaya karar verdim.'' pedal çevirmeyi çok sevsemde bu da iyi olabilirdi.''Hiç gerek yoktu Diren'' dediğimde ''Hoç gorok yokto doron'' diyerek taklidimi yaptığında omzuna vurup gülmüştüm.Arabaya bindiğimde bu arabanın fazla güzel olduğunu farketmiştim.Çünkü bu bi porche'ydi,tumblr'da görüp ''vay anasını be'' dediğim arabaydı
Hayatımda okula giderken ilk defa bu kadar eğlenmiştim.Okula tam girecekken anonim'i gördüm.Diren kornaya basarak başıyla selam verdiğinde o da selam verip bakışlarını bana dikti.Bakışlarından rahatsız olup gözlerimi ondan çektim.Diren arabayı park ederetmez arabadan kendimi dışarı attım.Diren ''Havada aşk kokusu var'' dediğinde miğdem bulanmıştı.''Havada bok kokusu var, adını bile bilmediğim insanlarla ilgilenmiyorum,hem o ego yığınıyla asla.'' dediğimde arkadan gelen ses tüm bedenimin kaskatı kesilmesine neden olmuştu ''Adım Buğra'' diyen sese doğru döndüğümde bu anonimdi yani Buğra...
Siyah tişörtü,siyah pantolonu ve siyah botlarıyla çok iyi duruyodu.Gözlerinin altı morarıktı ve elinde sigara vardı.Elindeki sigarasını ağzına götürüp öyle bi çekti ki sigarayı yutabilirdi.
İçindeki dumanı suratıma üflediğinde gözlerim yandı. ''İğrençsin'' diye tısladığımda sinirlenmiştim.Çbuk üzülüp,çabuk sinirlenen bi yapım vardı.Sigara içerdim ama birinin dumanını suratıma üflemesi gerçekten sinirimi bozardı. ''Geri zekalımısın lan sen?'' diye bağırdığımda herkesin bana baktığını hissedebiliyordum. ''Ne yaptığını sanıyosun?'' dediğimde yüzünden geçen şaşkınlık ifadesi yerini anında piç smayliye bıraktığında sinirim doruklardaydı. ''Bir de yalak gibi gülüyorsun''
Sinirlendiğimde ne yaptığımı ne dediğimi bilmiyordum.O an ki sinirle dizimi erkekliğine geçirdiğimde iki büklüm olmuştu.Acıma duygum yoktu ama ona şu an acımıştım.
''Bir daha karşıma çıkarsan seni çok kötü yaparım'' arkama bakmadan okula girdiğimde gerçekten sinirlenmiştim.Ben insanlara bulaşan bi tip değildim.Peki ya insanlar bana neden bulaşıyordu?