Rüyamda görsem inanamayacağım bir şekilde tamamen buzdan yapılmış bir sarayın içindeydim. Heykeller, duvarlar, varaklı kocaman kapılar hepsi buzdan ve açık mavi renkti. O kadar büyülenmiştimki ateş prensi bana dokunduğunda üşüdüğümü anca fark etmiştim.
"Üşümüş görünüyorsun. Buz klanından olduğunu düşünmüştüm ama üşüdüğüne göre buralı değilsin. Sır dolusun gerçekten." Gülünce bende sırıtmaya başladım. "Hadi içeri girelim müziğini duymayı sabırsızlıkla bekliyorum." Içimden bu maceranin sonu davet edilmediğim ve izinsiz girdiğim için kapı dışarı edilmekle bitmesin diye dua ediyordum.
Içine girdiğimiz salon çok büyüktü. Kalabalık olsa bile salonu doldurmaya yetmemişti. Salonun ortasında görkemli tahtlar vardı ama onlara oturan kimse yoktu.
"Hadi git. Benim görüşmem gerekenler var." Beni hafifçe ittikten sonra gitti. Bende hizmetlilerden birine bir müzisyen çağırmışlarmı ögrenmem sonra da burdan kaçıp kaçmamaya karar vermem gerekiyordu.
"Bir şey sorabilir miyim?" Hizmetli elindeki işini bırakıp beni dinlediğini belli edercesine bana baktı. "Sanırsam böylesi güzel bir davette bir müzisyen vardır. Öyle mi?"
"Evet ama daha gelmedi." Bana bunu söylediğine çok sevinmiştim.
"Ben müzisyenim yani beklediğiniz müzisyen." Şüpeli gözleriyle bana bir süre baktı sonrada etrafına.
"Içerde size özel, hazırlanmanız için bir oda var. Beni takip edin."
Bayağı dolandıktan sonra beni küçük bir odaya getirdi. Odanın içi sahne alacağım salonlar gibiydi. iki tane makyaj aynası ve önünde bir sürü makyaj malzemesi vardı.
"Şu kapıdan çıkarsanız koridorun sonundan direk sahneye cıkarsınız. Onun dışında koridordaki odalara girmeniz yasak. Tam olarak 10 dakikanız var. Vaktiniz dolunca alkışları duyarsınız" Bana odanın diğer tarafındaki kapıyı gösterdi. Sonra beni odada yalnız bırakıp gitti.
Makyaj aynasına oturdum ve kendime baktım. Kıyafetim ve kemanım o kadar farklıydı ki bu nasıl bir rüya anlayamıyordum. En merak ettiğimse bu rüya nasıl bitecekti.
Biraz makyaj yaptıktan sonra alkış sesleri duyuldu bende kemanımı alıp kapıdan çıktım.
Sahneye emin olmayan adımlarla yavaşça çıktım. Ben çıkınca kalabalıktan fisıltılar duyulmaya başladı. Kalabalığın ortasında tahtında oturan kraliyet üyeleri huzursuzsa kıpırdamaya başladı. Yanlış bir şey varmış gibiydi.
Olanlara kulak asmayıp resitalimde çalacağım şarkıyı çalmaya başladım.
