Toprak Yağmura.
-
Azra elindeki şaraptan bir yudum daha aldı.
"Çok hızlı gidiyorsun."
Gökçe'ye aldırmadı.
"Oo, yıkıkların kraliçesi. N'aber?"
Yanına oturan kişiye göz ucuyla baktı. Halil'di. Halil buradaysa, Kerem de burada olmalıydı.
Azra'nın etrafına bakındığını gören Halil güldü.
"Merak etme burada. Hatta. Bak geliyor."
Halil sözünü bitirirken Kerem yanlarına gelmişti.
"Merhaba."
Kerem herkesle selamlaştıktan sonra Azra'nın yanına oturdu.
Herkesin kendi arasında konuşmaya daldığını fark edince Azra'ya döndü.
"Nasılsın?"
"İyiyim sanırım. Sen?"
Kerem kızın yüzüne odaklandı. Göz altları çökmüştü, tıpkı Kerem'in yüzü gibiydi yüzü. İkisi de solgun gözüküyordu.
"Ben, iyi olmaya çabalıyorum."
Azra şarabından bir yudum daha alacakken Kerem tarafından durduruldu.
"Çok içme. Yarın okulun var. Kalkamazsın."
Kerem'in düşüncesine gülümsedi Azra.
Aralarında ki sessizliği Kerem bozdu.
"Başka bir hayatta karşılaşsaydık ne olurdu diye düşünüyorum bazen."
Azra'nın gözlerinin en içine bakarak devam etti.
"Benim bu kadar gergin olmadığım bir hayatta."
Azra Kerem'in elindeki kesik izine baktı.
"Aynısı olurdu bence."
Kerem Azra'dan cevap gelince umutla kıza döndü.
"Bence yine batırırdık biz."
Güldüler.
"Artık bizden olmaz Kerem."
Kerem aniden, belki de sonradan pişman olacağı ama şu an için en doğru şeyi yaptı.
"Olmazsa olmasın." diye mırıldandı.
Ve Azra'yı ani bir hareketle kendine doğru çekip dudaklarını birleştirdi.
Azra anın etkisiyle, biraz da sarhoşluktan karşılık verdi Kerem'e sabah pişman olacağını bile bile.
Yandılar, söneceklerini bile bile.
azraaozkaynaak: Acının tatlı tebessümü. :')
keremakturkoglu: Aşkın tatlı tebessümüdür o.
@azraaozkaynaak: Yo, ne münasebet.
halildervisogluu: Barıştınız mı anlatın artık??
thisgokce: Allah'ım ne kadar güzel bir arkadaşım var tü tü not; nazar duası okumayı unutmayın.
•
Barıştılar mı bilemeyeceğim sabahına geri kavga eder bunlar
Muahh.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
another love, kerem aktürkoğlu.
FanfictionÇünkü acı, gidenin değil kalanın hikayesidir. Ve hikayeler kalanlara aittir.