Uyan artık Felix" yanağıma kondurulan tatlı öpücükle yerimde kıpırdandım.
"Biraz daha??"
"geç kalıyorsun bebeğim."
Ugh... Zor da olsa yatağımdan kalktım ve banyoya ilerledim. Rutin işlerimin ardından, ufak bir makyaj yaptım: çillerimi kapatıp azıcık rimel sürdüm. Okul formamı üstüme geçirip, evden çıktım.Otobüs duruğana koşar adımlarla ilerledim. Şansımaki kaçırmamıştım otobüs'ü. Boş bir yere oturup kafamı cama yasladım ve favori şarkımı -radio -Lana Del Rey- dinlemeye başladım.
Dönüşmüş halimle çok daha hızlı giderdim evet ama şehir içindeyken bu yasaktı.Tanıdık durağı görmem ile otobüsten indim ve okula yürüdüm. Sınıfa girip çantamı sırama bırakıp, sırama yerleştim. Kapişonlumu örtüp kafamı sıraya gömdüm. Sınıfa dolan insanların ardındam ders zili çalmıştı. En nefret ettiğim derse giriyorduk şimdi ise, edebiyat'a. Bir kaç dakika sonra kapı açıldı. Sâdece kapinin açılması ile almıştım o yoğun alfa kokusunu... Ciğerime nüfus eden koku canımı yaktı. Oysaki sadece bir koku idi bu. Giren kişiyi görmeme bile gerek kalmamıştı aslında çok iyi tanıyordum onu. Giren kisi Hwang Hyunjin den başkası değildi.
Saygı nedeni ile ayağa kalktım. Şapkamı indirmemiştim, indirme gereği duymamıştım, Hyunjin sınıfun ortasına gelip 'oturabilirsiniz.' demişti. Oturdum yüzüne bakmamaya kafamı kaldırmamaya çalıştım. Koku olayını unutmuştum tabii ama 31 kişinin içinden benim kokumu alamazdı değil mi?
"Merhaba arkadaşlar ben Hwang Hyunjin. Bundan sonra resim ve edibiyat derslerinde birlikte olacağız. "
Öğretmenler masasına kalçasının bir yanını koymuştu. tanrım. siktir."Şimdi sizden kendinizi tanıtmanızı istiyorum. Sırayla burdan başlayalım. "
Herkes kendini tanıtıyordu sanırım duvar kenarında en arkada oturduğum için şanslı olmalı idim. Sıra bana gelince ayağa kalktım."Şapkanı çıkarmıcak mısın? "
Kibarca söylediğşne bakmayın. Bu bir disiplin suçu aslında. Şapkamı indirdim. Ve yüzüne sınıfa girdiğinden beri ilkkez doğrudan dimdik baktım."Adım Lee yongbok. "
Daha fazla tanıtmama gerek varmıydı kendimi? Sonuçta o benim ileride nasıl bir alfa ile evleneceğimi bile bilen birisiydi.
Hyunjin birden yanıma ilerlemeye başladı.
Yanıma gelince burnunu boynuma yaklaştırıp, derince nefes aldı."Değişmişsin Felix. "
Mırıltı şeklinde ama herkesin net bir şekilde duyacağı şekilde kulağıma doğru fısıldadı bunu. kendimi ondan sanki uzaklaşabilirmiş gibi geri çektim. Oda bana sırıtıp geri masasına gitti. Herkes onu süziyordu. Gerçi kim süzmezdiki? Takım elbisesi, saçı, duruşu herşeyi ile tam bir afetti.İlk ders boş bırakmıştı bizi. Gözyaşlarımı tutmaya,Bastırmaya çalıştım. Ama fazlası ile duygusal bir omega idim. Ağlamamıştım ama tüm ders boyunca kitabı okumak yerine onu izlemiştim. Her şey yaşanmamış gibi mi davranacaktı? Ben nasıl davranacaktım ona? Hem hayatımı mükkemmelleştiren hemde berbat eden kişiye nasıl davransbilirdim ki?
Tenefüs zilinin çalması ile kendime geldim. Kitanı kapatıp kafamı sırama koydum, tam sakinliği,huzuru gerçekten hissediyordum ki başımda dikilen gölge buna engel oldu.
"Felix? "
Cevap vermedim. Ona baktım sadece.
Önüme kağıt bırakıp gitti. Şaka gibiydi.*0******* mutlaka bana yaz lix!*
Yazan kapı'da göz devirdim. Oldu canım. tabii yazarım.
Kağıdı direkt yırtarak çöp'e attım. Koridordan duyduğum sesler ile kapının yanına geçip dinlemeye başladım.
"Hyunjin çok yakışıklı idi!! "
"Tam benim tipim! Oda bana baktı!! Bundan sonra dekolteri fırlatırız artık😅"
Yn: her okulda vardır bunlar amk.Duyduğum şeyler sinirimi bozmaya başlamıştı bile. İnsanlar öğretmenlerine karşı nasıl böyle konuşabilirdiki...
Bahçeye inme kararı almıştım ki: onzuma konan el buna engel oldu."Günaydın Felix"
"Günaydın chris!! "
"Kantine inelim mi güzelim? "
"Olur, Chris. "
Kantin'e indidiğimizde herhangibir yere oturdum ve Chris'in gelmesini bekledim. Saniyeler sonrs yan masaya oturan Hyunjin ile aisha hocayı görmüştüm. Gerçekten o kadından buram buram sürtük bir omega kokusu geliyordu.
Hyunjin bana dönüp bakmış ve gülümsemişti."Geldim bebeğimm"
"Sonunda Chris"
"Hey hey sakin ol. "
Diyip önüme çilekli süt ile çikolata bırakınca, dişlerimi göstererek gülümsedim, ona. Chris bu hayatta güvendiğim tek alfa idi. Onun kokusu diğer alfaların aksine kendinden tiksindirtmek yerine huzura kavuşturuyordu beni.
Chris yanıma oturunca ona doğru uzanıp ona sarıldım.
"İyiki varsın Chris. "
"Sende Lix."
Aldığım güzel alfa kokusu ile olanları unutmuştum bile. N'olursa olsun ne yaşanırda yaşansın daima Chris vardı yanımda. Nasıl üzüleyim ki?
Biz Chris ile sarılırken Hyunjin bizi izliyordu, dilinş yanağına çıkartıp dilini orda gezdirdi. Aisha ise göğüslerini göstere göstere cilve ile ona bir şeyler anlatıyordu."Şu çocuk ile Felix sevgili mi? "
"Ah, sanırım. Hep birlikteler ve diğer arkadaşlarından bire kıskanır Chan Felix'i. "
"Okulda sevgili yasağı yok mu? "
"Sınıf öğretmenleri karar veriyor buna. "
"Harika." diyip gülümsedi Hyunjin. Şanda onlatın sınıf öğretmenleri o'ydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teacher-Omegaverse ||HyunLix
Viễn tưởngsınıfa girdiği gibi hissetmiştim o, baskın alfa kokusunu. daha da önemlisi o olduğunu anlamıştım o'ydu. hasret kaldığım koku ile yanıp kavruldum o an. herşey yeniden başlayabilirdi?