29 Ağustos. Saat 19:34.
Uzun zaman sonra bir parti gecesinde büyük salonda kucağımdaki Lea ve etrafımdaki arkadaşlarımla gülüşüyodum, telefondan gelen titreme dikkatimi bozdu, Felix ismini görünce direkt kaydırdım ve sohbete geri döndüm. Ama normalde 10 20 mesaj atarken 5 mesaj atıp durması şaşırtmıştı. Kafamı dağıttım ve dikkatimi sevgilime verdim, boynuna minik bir öpücük kondurdum ve yüzümdeki sırıtışla sohbete döndüm.
-------------
6 Eylül.
1 hafta sonra bile eski 'biriciğinin' yokluğunu fark etmemişti Hyunjin. Felixin o gece attığı mesajları görmezden gelmişti gözü. Parmağını oynatıp o mesaj kutusuna girmeye bile üşenmisti.
-------------
27 Eylül.
1 ay olmuştu. Ne kadar inkar etmeye çalışsada 'biriciğinin' yokluğu fark edilmeye başlanmıştım Hyunjinin aklında, kalbinde, zihninde. Nefret etti bundan Hyunjin. Eskiden düşünmelere doyamadığım 'biriciği' aklında diye nefret ediyodu Hyunjin.
-------------
25 Ekim.
2 ay olmuştu. Hyunjinin beynindeki merak duygusu yiyip bitiriyodu onu, aklından çıkaramadığı Felixe lanetler okuyodu onu bu duruma düşürdüğü, aklından çıkmadığı için.
Beyni ve kalbi farklı çalışıyordu Hyunjinin.
Beyni; siktir etmek istiyodu Felixi. Sadece kendi hayatına odaklanmak.
Kalbi; sadece Felixi istiyodu. Onun iyi olduğunu bilmek istiyodu. Onun iyi olmasını istiyodu.
Yatağında uzanıp bunları düşünürken aklı Felixin o gece attığı mesajlara kaydı, hala bakmamıştı biriciğinin mesajlarına. Telefonunu yastığının altında çıkarıp whatsappa girdi hemen, arvişlenmiş bölümü açtı ve Felixin mesajlarına girdi. Gördüğü mesajlarla yutkundu. Telefon elinden düştü. Yataktan koşarak çıkıp hemen bir hırka geçirdi üzerine ve alt kata koştu. Ayakkabılarının giydi çabucak, bağcıklarını bile bağlamadı. Anahtarıyla uzaktan kitli olan arabasının kapısını açtı ve içine atladı.
-------------
Şuan Felixin evinin karşısındaydı Hyunjin. Küçük evin gövdesi Hyunjini gölgede bırakıyordu. İçindeki nedenini bilmediği suçluluk duygusu yiyip bitiriyodu Hyunjini. Nedenini bile bilmediği bir duygu yüzünden kendini yiyip bitiriyodu Hyunjin.
Küçük evin bahcesinden içeri adımını attı yavaşça, minik merdivenlerden çıktı, ve şimdi tam olarak kapının karşısındaydı. Yutkundu ve parmağını zile götürdü. Hafifçe ittirdi ve beklemeye başladı. 5 dakika oldu, 10 dakika oldu fakat kapıda bir hareketlenme olmadı. Hyunjinin içindeki nedenini bilmediği suçluluk duygusu büyümeye başladı. Artık dayanamadı Hyunjin. Tüm öfkesiyle beraber tekmeledi kapıyı. Eski, bozuk kapı tek bir tekmeyle yere serildi. Derin bir nefes aldı ve adımını evin içine attı Hyunjin. Rahatsız edici koku ciğerlerine dolunca yüzünü ekşitti ve küçük evin içinde rahatsız edici kokunun kaynağını aramaya başladı.
İlk önce yatak odasına girdi Felixin. Minik odada gezinmeye başladı. Gözleri çalışma masasının üstündeki fotoğrafa takıldı. Yaklaştı ve fotoğrafı incelemek için avucuna aldı. Tozlu fotoğrafa üflediğinde fotoğrafa ortaya çıktı. Felixin dizlerinde uyuduğu bir fotoğraftı bu. Nedensizce dudaklarında sıcak bir gülümseme belirdi. Ne yaptığını fark edince hemen eski soğuk yüz ifadesine geri döndü. Fotoğrafı çalışma masasına geri fırlatıp odadan çıktı ve adımlarını diğer odalara doğru çevirdi.
Küçük, pastel yeşil mutfağa girdi Hyunjin. Burnuna gelen ekşi koku dikkatini çekti. Minik mutfak masasına baktığında yarısı yenilmiş, küflenmis bir parça brownie buldu. Tezgaha döndüğünde koca bir tepsi dolusu brownie buldu. Burnunu rahatsız eden ekşi kokudan kurtuldum için çabucak çıktı mutfaktan.
Son bir kapı kalmıştı açmadığı. Banyo. Derin bir nefes alıp adımlarını o yöne çevirdi, yoğun koku artarken yüzünü dahada buruşturuyodu. Kapıya ulaştığında derin bir nefes aldı ve kapı kolunu çekti, kapıyı açtığı anda yoğun koku dahada yoğunlaştı, Hyunjin bi kac defa öksürdükten sonra kapıyı tamamen açtı, gözleriyle küçük banyoyu arastıracakken küvette gördüğü miniğinin kanlı bedeniyle dondu. Konuşmaya çalıştı, miniğinin adını çağırmak istedi fakat vücudu daha bu şoku atlatamamışken bir eylem gerçekleştirmek istemiyodu. O sırada küvetin yanındaki kanlı not dikkatini çekti.
Yavaşça yaklaştı, yaklaştıkça yoğun koku arttı, eğildi ve kanlı notu avucunun içine aldı.
Hyunjin'e
Selam Hyunjin, normalde sevgilim diye başlamak isterdim fakat bunu söyleyecek rol çoktan çalındığı için benim hakkım yok sana sevgilim diye. Bu notu okuduğunu göre çoktan almışsındır hediyeni. Beğendin mi Hyunjin? O çok istediğin hediyene sahipsin artık. Senden son bir isteğim olacak, bencilce gelebilir, ama ben senin dileğini gerçekleştirdim, sende benimkini gerçekleştir lütfen.
Lütfen benden nefret etme Hyunjin.
---------
𝓔𝓷𝓭