Adamın arkasına dönmesini bekledim. Fakat dönmedi ne o konuştu ne ben. En sonunda bir kadın sesi bu sessizliği bozdu...
- Artık bırak beni ne istiyorsun benden?
Hoş ve narin bir sesti sesin nereden geldiğini anlamaya çalışsamda bir türlü kestiremedim. Odanın içi gayet şıktı fakat bütün bu güzel odayı bozan duvarda yine renkli gözlerin olmasıydı, her çeşit göz posterleri. Bu adam delirmiş olmalı!- Sadece gözlerini istiyorum... Mavi gözler en sevdiğim tabi tonları da var! Hatta bazılarının içine gri renklerde karışır benimkiler gibi! Ama ben saf mavi arıyorum... Saf mavi, en doğal olan. Mavi gözlere sahip olduğun için şanslısın değerini ben alınca daha iyi anlarsın zaten!
Ürperdim. Yaşamak için bir sebebim yoktu ama gözümün oyulmasını da hiç istemezdim doğrusu. Gözlerim umarım mavi değildir derken tekrar ürperdim. Çünkü orada bir kadın vardı ve gözlerini kaybetmek üzereydi. Korkmuş bir kedi gibi tısladım;
-Eğer gözleri saf mavi değilse onu bıracaksın değil mi?
Artık yüzünü görebiliyordum tertemiz bir yüzü olan yaklaşık 40-45 yaş aralığında yakışıklı gözlüklü bir adamdı bu. Aptal aptal suratıma baktı ve gülümsedi.
-Hayatta neyi görmek istiyorsun? Gözlerini ne için kullanıyorsun?
Dik dik adama baktım ne olduğunu anlamaya çalıştım. Fakat dediklerinden hiç bir şey çıkaramadım.
-Daha bir hayata bile sahip değilsin. Onun gözleri saf mavi olmasa bile koleksiyonum için değerli.
Artık sedye üzerinde yatan kızı da görebiliyordum gayet korkmuş ve şaşırmış bir şekilde bakıyordu. Kızın ağzını bağlamıştı. Kız bağırmaya çalışsada ses çıkarması çok zordu ve ayağa kalkamazdı... Saçları çok güzeldi. Kızıl renk ve mavi gözler yüzü bebek gibiydi. Eminim onun güzel bir hayatı vardır... Kızdan gözlerimi ayırıp sağa sola bakmaya çalıştım. Bizi buradan kurtarabilecek bir alet veya herhangi bir şey...
-Çok acıtmayacağıma söz veriyorum sadece biraz sabret...
Lanet olsun eşyaların hazırlıyordu kızın gözlerini alacaktı ve bense korkudan put gibi dikelmekten başka bir işe yaramıyordum yavaşça adamın yanına yaklaştım ve;
- Buradan kurtulmak için bize şans tanımayacak mısın? dedim.
Yine bana döndü ve tekrar sırıttı.
Üzerime atıldı. Sanki bir canavara dönüşüyor gibiydi gözleri daha çok büyüdü çift gözlere sahipti, mavi ve sarı... Neler olduğu hakkında en ufak fikrim yoktu sadece üstümdeki bu ağırlık çok gelmişti ve kalbim yerinden çıkacaktı. Aniden kapı açıldı. Ve bir çığlık koptu;
- SENİ LANET DOKTOR BUNU KİMSEYE GÖSTERMEYECEKTİN! BU KURALLARA AYKIRI!Donuk bir şekilde yerimde kaldım doğrulmaya çalıştım kapıdan giren adam o göz takıntılısını üzerimden kaldırmıştı. Kızıl saçlı bayana baktım oda bana bakıyordu gözleri büyük büyük olmuştu. Yavaşça yanına yürüdüm. Doktor denilen adam kapıdan giren adam tarafından sakinleştirilmeye çalışıyordu. Bunu fırsat bilerek kızın ağzını açtım. Kız hemen fısıldadı;
- O-o herifi gebert...Aptal aptal kızın yüzüne baktım o güvenilir birine benziyordu. Kendimi kurtarmak için hiçbir sebebim yoktu ama benim sayemde biri buradan kurtulabilirdi. Eminimki sahip olduğum fakat bilmediğim hayattada böyleydi ben hiçbir şeye yaramıyordum... Kalktım tezgahların üzerine baktım doktor hala aynıydı o adam ona bir şeyler vermeye çalışıyordu. Tezgahların üzerinde bulduğum ilk bıçağı elime aldım. Yavaşça doktor ve adamın yanına ilerledim. Eğildim,
- ŞİMDİ BEN SENİN GÖZÜNÜ ALACAĞIM APTAL HERİF!
Yüzümde sıcak bir şeyler hissettim. Bunu neden yaptığım hakkında bir fikrim yoktu. Ama içimde değişik bir kıpırtı uyandırıyordu. Tekrar olsa tekrar yapacak gibiydim... Doktor bana bakıyordu gözleri aşağı karnına doğru kaymaya başlamıştı. Yavaşça bıçağı tuttu. Kapıdan ani giren adamsa bana bakıyordu... Artık ürperiyordum.
-Jack m-mavi gözleri koru... Siyahların hepsini yiyebilirsin. Ya da ne yaparsan yap. Mavi gözleri bırak. Ona orada ihtiyacım olacak... Geliyorum anne...
"Geliyorum anne..." İlk kat bu kadar kolay mı olacaktı? Bu kattakiler kimdi ne yapacaktık ve ben kimi öldürdüm...? Kurallarını bilmediğimiz bir oyunu oynamak adil miydi?
Merhaba! Umarım okurken egleniyorsunuzdur! 1. Kattaki adamı bu kadar hızlı öldürmek istemezdim ama nedense ilham perilerim kaçtı ve cümlelerimde çok etkili değil gerçekten özür dilerim... Birinci kattaki maceramız henüz bitmedi ve hikaye sadece gözlerden ibaret değil bu sadece o adama özgü bir şeydi. Kapıdan giren adam kim diye sorarsanız bende bilmiyorum :D ana kahramanımızı kurtarmamız lazımdı! Böylece birinci kata bir yeni kişi daha eklenmiş oldu ve eminim doktorun mavi göz takıntısını merak etmişsinizdir o zamannn bir dahaki bölümde görüşmek üzereee!! <3

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATLAR
ActionGözlerimi açtığımda neye uyandığımı bende bilmiyordum kim olduğumu nerede olduğumu veya nasıl kurtulacağımı... Bir binada her katta yeni bir şeyin beni beklediği ölümcül bir oyun... Dostluklar ve tehlikeli insanların olduğu bir bina. Merhaba ben bei...