1.Bölüm "Nehir abla"

8 2 0
                                    

"Dünya yuvarlakmış meğer."

'Nefesimin Kesildiğini Hissediyorum Çünkü Yine Geldin'

'Nefesimin Kesildiğini Hissediyorum Çünkü Yine Geldin'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1.Bölüm "Nehir Abla"

"Nehir" diyen sese 'ne oldu' demem ile birlikte ona döndüm. Verdiğim cevaba gülerken "Tamam sakin ol" dedi ve ekledi "Sadece ne yemek istediğini soracaktım. Hangisi?" Esneyerek "Kısa bir kahvaltı yapacağım. Yani..." dediğimde anlamış bir şekilde "...yani el yapımı kek ve kahve ikilisi"dedi gülümseyerek. Başımı salladım ve beklemeye başladım. Bir süre sonra keki ve kahve ile geri geldi. Keki ve kahveyi masaya koydu ve yanımdaki sandalyeye oturdu. Kaşlarımı çatarak "Evet? Dinliyorum seni" dedi. Oflayarak "Anlatmam gerekiyor mu?" diye itiraz ederken kafasını 'evet' anlamında salladı. Gözleriyle yarışa girerken yine galip gelmesiyle sinirle "İyi!" dedim. Ardından anlatmaya başladım "Aslında her zamanki konu" dedim konuşmaya başlayarak. "Şu sorunlu bacağımdan dolayı doktorun yanına gitmiştim" dedim kahveden bir yudum alırken. "Evet? Hadi devam et" dedi devam etmemi beklerken. "İşte ondan dolayı biraz sinirliyim. Diyor ki eğer kontrole alınmazsa diğer bölgelere de yayılabilirmiş" dedim. Bir süre düşünür gibi yaptı ve konuşmaya başladı "Bir sorun var değil mi"dedi. Anlamıştı. Yine. Sıkıntıyla "Evet var. Bu aralar biraz daha ciddileşmiş durum" dedim kekimden bir ısırık alarak. "Ve sen yine tedaviyi reddediyorsun" dedi. "Ne yapmamı bekliyorsun" dedim inatlaşarak. "Bak bu sıradan bir konu değil ki. Sen de biliyorsun" dedi. Biliyordum ama ben eline yanlışlıkla bıçak saplayan ve ardından sakince hastanenin çıkışına varıp bir doktoru zorla bir yere götürtüp orada tedavi etmesini sağlayan birisiydim. Ben hastaneye gitmezdim,gidemezdim. Yine o günün yaşanancağından korkuyordum. Ben korkusuz değildim. Ben duygularımı yeri geldiğinde ustaca saklayabilen birisiydim ama ben asla korkusuzum diyemezdim. Çünkü değildim. Ben korkağın tekiydim. Ben yere oturup saatlerce bir evin duvarını seyredebilirdim. Ancak bir hastaneye adım atamazdım. "Biliyorum ama ben yine o hastane yataklarında yatacak değilim"dedim. "Biliyorum. Senin için çok zor. Ama bu da iyileşmen için" dedi. Bilmediğimi mi sanıyordu? Biliyordum. Bunun nasıl birşey olduğunu gayet iyi biliyordum ama yapamıyordum. "Evet birçok kez söyledin" dedim sıkıntıyla nefesimi dışarı verirken. "Ve tedavi olmazsan da söylemeye devam edeceğim. Hadi inat etme be kızım" dedi. Bu durumdan hızla ayrılmak için "Neyse ben kaçar" dedim kekimden büyük bir dilim ısırık alarak. "Ama daha yeni geldin be kızım,nereye kaçıyorsun" dedi. "Halletmem gereken işler var"dedim. "Ne işi?"dedi. "Basit birkaç iş sadece!" Sıkıntıyla iç çekerek " Kaç bakalım sen. Akşam ne de olsa bunun hesabını vereceksin" dedi sırıtarak. "Tamamdır. Ben gittim!" Dedim ve hızla oradan ayrıldım. Bir süre sonra adımlarımı yavaşlattım ve sokağın taşlı yolunda yürümeye başladım. Sıkıntıyla yürürken telefonumun çalması ile hızla telefonu açtım

Efendim

Şu an neredesin?

****** Sokağındayım

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 05, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yeşilin KoyulaşmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin