Sadece nefes almak istemiştim...
Chapter Ten - Affı Olmayan Hatalar:
Her şey bu kadar mıydı? Bir anlık dikkatsizlik, bir çok insanın canına mâl olmuştu. Masum insanlar çığlık atıp kaçışıyordu. Her taraf harabeye dönmüştü. Yuna sadece duruyordu. Bilinci yerinde değildi. Her yerine gelmeye başladığı anda kulağında bir ses beliriyor, onu uyutuyordu. Tatlı bir ninni belki de bu ya da hoş bir melodisi olan bir şarkı...
Aşağıdan sesler yükseliyordu. Aşağıdan... Yuna'nın en son hatırladığı şey yerde yattığıydı. Peki şimdi. Aşağıdan sesler geliyordu. Yuna yukarıda mıydı? Neden? Hani bilinci yerinde değildi? Bu ne demekti??
Doğru bildin Yuna
SEN BİR CANAVARSIN
YALAN!
OLMADIĞINI BİLİYORSUN
YALAN!
KENDİNİ KANDIRMAYA DEVAM ET
YALAN
ANLA ARTIK
YALAN! SUS
SEN BİR CANAVARSIN
SUS SUSS
huu huu huu
güneş uyudu mu
ay seni çağırıyor
bak duydun muağlama
ağlama
bak deniz kıyıya vuruyor
baksanakanatlı meleğim
uyumanı bekleyeceğim
cennetten gelen en güzel kokuyu
senin için gizleyeceğimuyu bebeğim uyu
gökyüzü bile uyudu
gözlerini kapadı
seni bekliyor...anne
Tanrısal bakış açısı
Karanlığın derinlerinden gelen en kötücük hisler. Masum bir kızı bile öldürebilirker. Ruh değişmese bile beden değişir, zihin değişir, kalp değişir ve bunlar o güzel kızı içten öldürebilir. Geçmişin bıraktığı tramvalar, acilad ve pişmanlıklar; şu anda herkesin istediği o hayatın engelleri oldular. Jüçücük bir kızdı hayatı kaybolan. Bir anda ailesinin elinden alındı ve cahannemin en derin köşelerine hapsedildi. Sanki kafası kopmuş bir oyuncak bebek gibi. Onun tek suçu ise mükemmel ailesiydi.
Bazem mükemmellik en tehlikelisidir. Bu yüzden Yuna hayatı buyunca sahip olduğu her kusursuz şeyi yaktı yıktı parçaladı. Çünkü mükemmelik mahvetmişti onu.
Şimdi ise Bembeyaz fözlerinin ardında varolan o karanlık çökmüş yeri onun biricik gözlerine bırakmıştı. Hissettiği duygu belirsizdi, bedeni ise ruhsuz gibi... Çöküşteymiş gibi yere yığıldı. Etraf sustu, rüzgar dindi. Tüm şehrin çığlıları bir anda yok olup yerini sessizliğe bahşetti.
O minicik bedenin taşıdığı ağır güzü ise minicik bedenin biricik yaratıcısı kendisine zimmetledi. Bir ninniydi velki bunu yapan, yüzyılların ninnisi. Belki de içlerindeki sevgiydi, dünyada görülmemiş. Bu her ne ise herkesi kurtarmış onu yekrar hayata bağlamıştı.
Yuna'nın dökülmeye başlamış kuru bedeni beton zemine bir toz zerreciği kibi konmuştu. Gözleri kapalı, ağızı arslıktı. Bedenine etrafında toplanmış kahramanların bedenlerinin gölgesi düşmüş onu yakıcı güneşten korumuştu fakat onu acınası gören bakışlarrdan kurtaramamıştı.
Yume elini kızına uzattı. Dokundu ona. Yıllardır onun özlemini çekerekn şimdi onsuzluğu kabul edemezdi.
"Bebeğim. Rüyam. Aşkım." dedi. Kahramanlar o annenin ağzındn hayatlarında duydukları en acı dolu sesi işitiler. Bu ses savaşta yara alan bir kahrmanın çığlığı yada bedeni ateşlerde yanarken bağıran bir insanın çığlıkları değildi; bu ses hayatları boyunca duydukalrı en sessiz ve kısa çığlıktı. Bir annenin evladına seslenişi.
Duygudan yoksun bir şekilde hareket eden polisler etraftaki insanları zor kullanarak uzakalştırdılar. Şimdi ise etrafta birkaç kahraman kalmıştı. Birçoğu çoktan oaradan ayrılmıştı. Zihinleri bu görüntüler için güçlü olmayanlar.
Midoriya eğildi yere bir ışık hüzmesi indi tam taşların arasına. Sonra betöndeki çatlakların srasından o minicik ışık hüzmesinin bir milyon katı bir ışık kahramanların mimik hareket ettirmeye mecali kalmamış yüzlerini aydınlattı.
Çatlaklardan minik ışık hüzmeleri çıkmaya başladı. Bu ışık hüzmeleri birleştiler birleştiler ve birleştiler taa ki bir malak ortaya çıkana kadar.
Melek onlara baktı. Başını dğdi ve bir de yerdeki çökmüş bedene baktı. Sonra ağlamaya başaldı. GÖzlerinden inciler aktı minik bedeni sardı. Buz gibi, buruşmuş ve kuru bedeni sımsıcacık, yumuşacık ve pürüzsüz bir beden yaptı.
"Ağlama Yume. Rüyalar senin için var." dedi. Kimse anlamsdı ama Yume herşeyi kavradı.
Yume'nin gözle sonuna kadar açıldı etrafa mor bir ışık yayıldı ve konuştu.
"Rüyalar benim için." dedi ama ses ona ait değildi. Belki bir meleğe belki de tanrıçaya aitti bu ses.
Kahramanlar uzaklaştı. Bedenlerini kontrol edemediler. Orada bir tek acılı bir anne ve hüzünlü bir varis vardı.
Melek bağırdı.
"KİM ONUN İÇİN RUHUNU FEDA EDECEK!?"
geçmişin izleri
geleceğe ayna tutacak
bir beden var olurken
diğeri yok olacak
AYAĞINI DENK AL!***
slm ark bne gldm şmd gidiom
bb
20.09.2022
![](https://img.wattpad.com/cover/283332722-288-k183949.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
《L I T T L E L A D Y》《Hitoshi Shinso x Reader》
Fanfiction《 L I T T L E L O V E》《Aizawa Shouta x Reader》 kitabının devamıdır.