Ask-i Sevki

ask-i sevki'de havada ask kokusu var

~defne

bu sabah yine alarmla uyanmistim. tanrim neden beni bir beyaz atli prens uyandirmaya gelmiyordu. alarmin sacma sesi yuzunden guzelim kulaklarim hasar gormus olabilirdi. neyse yine de buna aldiris etmeden kalaktim yatagimdan. tuvalete gittim ve yuzumu yikadim. bu yuz...aman tanrin bu yuz paha bicilemezdi. adeta mukemmeldim. biraz daha aynada kendime gunluk ego depolamasi yaptiktan sonra giyinmeye basladim. tabii ki de cok sevdigim mor deri taytimi giydim once altima. sonra da cirtlak pembe bir crop gecirdim ustume. ama ben namuslu bir kizdim ve tabii ki sadece cropla gitmeyecektim okula. cropumun ustune cok sevdigim altin kaplamali ceketimi de giydigimde outfitim tamamdi. tekrardan egomu tatmin etmek icin aynaya baktim. siktir, cok guzeldim. derken asagidan hizmetlilerin yemek hazir cagrisini duydum. evet, sarayda yasiyordum. burayi bana hasmetli diana'nin kizi almisti. sanirim bana asikti. watty kizi oldugun icin ultra gerizekali olmam gerekse de kiz buram buram gay kokuyordu. neyse iste tam asagi inecekken seker kokan parfumumu ustume bosalttim. iste simdi hazirdim. asagi indim ve kus yemi yedim. cunku gercek bir watty kizi asla normal bir kahvalti yapmazdi. yemegimi yedikten sonra hemen platform topuklularimi da giyip sarayimizdan ciktim.
sarayimiz olmasina ragmen okula metroyla geliyordum. cunku metroda bu saatlerde fazla yakisikli oluyordu. onlari tek tek kendime asik etmem benim vatani gorevimdi.