Bubblegum Bitch - MARINA
•
Yanıp sönen kırmızı ışıklar altında ter damlalarıyla ıslanmış teninden elini geçirirken Jungkook yalnızca ağzındaki çilek tadıyla hayaller kurmakla meşguldü. Kendini müziğin ritmine kaptırmış, yanındaki insanlarla çarpışmayı umursamadan dans ediyor, kendine dokunuyor ve gözlerini kapatarak onun hayalini kuruyordu.
Birkaç ay önce büyük bir kavgayla yatak arkadaşlığına son verdiği adamı, Kim Taehyung'u düşünüyordu.
Esmer teni, parlak ve onu sinsi gösteren yeşil gözleri, yeterince seksi değilmiş gibi çekiciliğini daha da arttıran siyah takımları içinde Kim Holding sahibi olan adam bu ışıklar altında kesinlikle çok cezbedici görünürdü. Şayet burda olsaydı Jungkook onun yüzüne dahi bakmazdı ancak az önce Jimin'in ona vermiş olduğu çilekli şeker ağzında tadı yayıldıkça onu andırıyordu.
Taehyung çileği çok severdi. Çilekli sosu Jungkook'un teninden yalayıp silecek kadar çok hem de.
Eğer ayrılmamış olsalardı burda beraber görünebilirlerdi. Ya da görünemezlerdi. Çünkü kavga sebepleri tam da buydu. Yatakta uyuşan zevkleri sosyal hayatta biraz ayrı düşüyordu.
Jungkook partilemeyi severdi. Dans etmeyi, anlık yaşamayı, çılgınlıklar yapmayı... Taehyung ise biraz daha ağırbaşlı ve düşünceli yapısı olan bir insandı. Bu noktada ayrılıyorlardı tam da. Çünkü Kim Taehyung peşinde magazinle gezen bir iş adamıydı. Jungkook'un çocukluklarına ayıracak vakti yoktu.
Jungkook aklını dolduran anılarla beyninin uyuştuğunu hissetti ve gözlerini araladı. Aksi takdirde birine takılıp yere düşecek ya da onu becermek için can atan, yiyecek gibi bakan bir grup erkeğin altında bulacaktı kendini. Dişleri arasındaki şekeri kırıp damağına yapıştırdığı parçayı emdi. Çakırkeyifti, henüz dağıtmamıştı. Şimdi yeşil gözlü adamın silüeti gözünün önüne gelince sarhoş olma isteği ağır basmıştı. Bu yüzden adımlarını dans edenlerin arasından zar zor ilerlese de bar tezgahına yöneltmişti.
Partiye büyük bir grup olarak gelmişlerdi. Tamamen Jungkook'un fikriydi. Her zamanki gibi etkinlikleri takip eden oydu. Uzun zamandır sessiz kalıyordu çünkü yalnızca yatak arkadaşı olduğunu düşündüğü adam onu fena etkilemişti. Onun için gözyaşı bile dökmüştü. Hem de günlerce! Şimdi durup düşününce kendine acıyordu.
Değmez diye geçirdi içinden. Değseydi yanımda olurdu şimdi.
Ona elini kaldırarak yanına çağıran kızı görünce orada bol bol alkol olduğunu düşünerek yönünü hızla değiştirdi. Bir yandan eli, hafif terlemiş olan saç diplerinde geziniyordu. İçerisi çok fazla sıcaktı. Klimalar açık olsa dahi pek bir işe yaradıkları söylenemezdi.
"Dans pistinden ayrılmıyorsun hiç! Biraz yanımızda takıl, oppa."
Kolunu tutarak onu hemen yanındaki boş kısma çekiştirdi kısa, sarı saçlara sahip olan kız. Ryujin, Jungkook'un yakın arkadaşlarından biriydi. Tıpkı Yoongi ve Jimin gibi o da Taehyung'u biliyordu. Onunla yaşadıkları ayrılıktan sonra yanında olup tüm sevgisini arkadaşına vermişti. Bu tarz ortamlarda flört gibi gözükseler de ikisinin de yönelimleri bambaşkaydı.
U şeklinde bir koltukta oturuyorlardı. Ortadaki masa içki şişeleri, yarı dolu yarı boş bardaklar ve atıştırmalık doluydu. Jungkook hemen karış koltuğuna oturmuş ikiliye bakarken gözlerini devirmemek için büyük bir savaş verdi. Jimin sevgilisinin kucağına kurulmuş, sanki daha önce hiç yapmamış gibi doya doya öpüyordu onu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
play with fire ✓
FanficPlayboy olarak bilinen Jeon Jungkook parlak, pahalı takıları ve üzerine tam oturan kısa şeyler giymeyi severdi. İş adamı Kim Taehyung ise ona tüm servetini yatırmaya ve açıkta bıraktığı tenini kutsamaya yemin etmişti. |oneshot & smut| |ukekook & sem...