oneshot

1.1K 86 124
                                    

lee minho hamile kalana dek kim seungmin'le boşanmanın en doğru karar olduğunu düşünmüştü.

kim seungmin herkesin saygı duyduğu bir yönetici, imrenerek baktığı bir adamdı. kendi emekleriyle kurduğu eğlence şirketi, huzur veren sesi, kibar davranışlarıyla herkesin ilgisini çekerdi. tıpkı güzeller güzeli eşi lee minho gibi. minho eşi seungmin ile birlikte çalışan bir modeldi. güzel yüzü, her daim yüzünü süsleyen gülüşü ve her hareketinde kendini gösteren zerafetiyle birçok insanın yerini almak istediği biriydi.

hoş bir kadın ve tatlı bir adamın özenilen evliliğiydi.

evlendikleri ilk günden itibaren insanların ilgi odağı olmuşlardı. mutlu evlilikleri, başarılı bir iş hayatları vardı. en azından medyaya yansıtılan buydu. kimse seungmin'in gecelerini uykusuz geçirdiğini bilmezdi. kimse minho'nun çektiği acılar yüzünden saatlerce ağladığını bilmezdi. onların gördüğü yalnızca gülümseyen yüzlerdi.

kim seungmin, normal bir şarkıcılık kariyerine ve düzgün seyreden bir hayata sahipken bir anda bulunduğu şirketin yöneticisi olma fikri onu cezbetmişti. hali hazırda babasının yönettiği şirketin başına geçmiş ve birçok sorumluluğu kendi üstüne almıştı. bu psikolojik olarak onu adeta uçuruma sürüklemişti. aynı anda iki işini birden yönetmesi imkansız hale gelmişti, eşine bile yeterli ilgiyi gösteremiyordu.

normal giden evliliği de yavaş yavaş dibe çekilmeye başlamıştı. kendisinin yoğunluk yüzünden kaçan uykularına, eşinin düzensiz diyet listeleri yüzünden bedeninin hastalıklarla baş edemeyecek hale gelmesi eklenmişti. minho her gece gözlerinin önünde acıyla kıvranırken, kendisi hiçbir şey yapamıyordu ve bu onu daha da çıkmaza sürüklemişti.

"boşanalım."

minho'nun hıçkırıkları arasında söylediği bu söz, ikisini de bataklığa sürükleyen andı. zaten uyku problemleri yaşayan seungmin hiç uyumamaya, artan vücut ağrıları ve bulantılarıyla başa çıkamayan minho ise serumlarla tedavi görmeye başlamıştı.

minho'nun hoş bir mucize sonucu hamile olduğunu öğrenmeleri de bu tedaviler sonucu ortaya çıkmıştı.

seungmin ilk başta inanmamış olsa bile ellerinde raporlar, tekrar tekrar yapılan test sonuçları vardı. boşanmakta karar kıldığı eşi, karnında kendi bebeğini taşıyordu. zaten ikisine de acı veren bu karar çoktan akıllarından silinmişti fakat eskisi gibi hemen yakınlaşamamışlardı da. birbirlerinden utanır, çekinir hâle gelmişlerdi kısa sürede.

günlerce, haftalarca belirli şeyler dışında konuşamamışlardı. tam anlamıyla eskisi gibi yakınlaşmaları ise minho'nun evde dördüncü ayın sonunda belirginleşen karnı, beline dökülen dağınık saçları ve paytak adımlarıyla dolaşırken seungmin'in kendini tutamayıp onu öpmesi ile olmuştu.

"hiç öpmeyeceksin sanmıştım beni. bebeğimize anlatacak güzel anımız olmayacak diye çok korktum."

"ne kadar daha dayanabilirdim ki? bu kadarı bile yeterliydi."

"önümüzde koskoca beş ayımız var, bebeğimize özenle bakmak için yeterli olur sanırım."

minho'nun anında yumuşayan yüzü seungmin'e de cesaret vermişti. özlem duyduğu dudaklara tekrar uzun bir öpücük bırakmış, eşini kucağına almıştı.

"ağır oldum değil mi?"

"hiç hissetmedim bile."

minho neşeyle kollarını seungmin'e sarıp özlem duyduğu kokuyu solumaya başladığında, seungmin hissettiği nefesler yüzünden huylanıp kıkırdamıştı. bu gülüşü yanlış anlayan minho hemen kendisini toparlayıp seungmin'e bakmaya başladı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 18, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

lights - [2min]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin