Küçük bir şehirden cebimde hayallerimle gelmiştim buraya, amacım başarılı olmak ve ailemi gururlandırmaktı, şans yüzüme gülmüştü ve bu şehire taşındığım ilk haftada büyük bir şirkette işe başlamıştım, iş yerimi sevmiş, işteki arkadaşlarıma alışmış, patronumun karizmasıyla da şok olmuştum. Bu yeni hayata ve düzene tam alışmışken cehenneme doğru çekildim, şimdi büyük, siyah bir aracın içindeydik karşımdaki koltukta bts denen mafya oturuyordu ve ben de onların karşılarında yanımda oturan iki bodyguard ile zaptedilmeye çalışılıyordum, bu bodyguardlardan biri elbette zilan'dı. Arabaya binerken gotüme parmak atmaya çalıştığını fark etmiştim ama çaktırmamıştım.
Her şey hâlâ çok anlamsızdı. Sözde patronum olacak o götelek, mafyadaki jungkook isimli adama satıldığımı söylemişti fakat jungkook hangisiydi? biz şu an nereye gidiyorduk? bana neler yapacaklardı?
Kafamdaki binbir soruyla cebelleşirken uzun boylu mafya konuştu.
Namjoon: Merhaba Huriye, ben Namjoon şu an yaşadığın kafa karışıklığını anlayabiliyorum fakat sabret, birazdan mekana varınca sana gerekli açıklamaları yapacağım.
Umutsuzca kafa salladım. Yapacak bir şeyim yoktu, kapana kısılmıştım, içinde bulunduğum durumu kabullenerek koltuğa iyice sindim ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.
Birkaç dakika sonra araç büyük depo gibi bir yerin önünde durdu, yanımdaki korumalar beni çekiştirerek araçtan çıkardı ve hep beraber depoya doğru yürümeye başladık. Girişin önüne geldiğimizde Namjoon kapının önündeki korumanın kulağına bir şeyler fısıldadı ve daha sonra hep beraber içeri geçtik.
Kapılar açıldığı an buranın sadece bir depo olmadığını anlamıştım. Rengarenk ışıklar yanıp sönüyor, gürültülü müzik eşliğinde çıplak insanlar etrafta dolaşıyordu.
Yeni hayatım bu mu olacaktı? Direk dansçısı mı yapacaklardı beni acaba. İyi de ben kaymayı bilmem ki.
Takım elbiseli bir kadın bize doğru geldi ve Namjoon ile el sıkıştı, Namjoon daha sonra bana dönüp konuşmaya başladı.
Namjoon: Huriye bu görmüş olduğun hanımefendi Begüm. Kendisi burda çalışan tüm seks işçilerinden ve kölelerden sorumlu amirdir. Bir hafta boyunca burada seninle ilgilenecek ve sana özel bir eğitim verecek. Eğitimin tamamlanınca ise seni yanımıza alacağız ve kölelik kariyerine başlayacaksın.
Begüm bana doğru yaklaşıp selam verdi.
Begüm: Evet Huriye, artık yepyeni bir hayata başlıyorsun, burada seni en iyi şekilde yetiştirip jungkook için iyi bir köle olmanı sağlayacağız.
Sormadan edemedim.
Huriye: Jungkook kim?
Tüm gün Jungkook isimli birinin kölesi olacağımdan bahsetmişlerdi ama Jungkook'un kim olduğunu hiç söylememişlerdi.
Sorumla beraber dövmeli adam bir adım öne attı.
Jungkook: Jungkook benim.
Vay anasını, demek buna köle olacaktım. Fena değildi bence. Yani tabi ki kimseye kölelik yapmak istemezdim ama birine illa köle olacaksam o bu Jungkook isimli adam olabilirdi.
Gergince başımı salladım.
Namjoon: Biz artık gidelim o halde, Begüm hanım sana yardımcı olacaktır. Bir hafta sonra görüşmek üzere, kendini sevmeyi unutma Huriye.
Bts mekandan ayrıldıktan sonra Begüm hanım bana döndü.
Begüm: Şimdi seni biriyle tanıştıracağım. Kendisi buranın en deneyimli çalışanlarından biridir. Mesleğini yaşam biçimi haline getirmiş çok çalışkan bir elemanımızdır.
Begüm konuşurken yürümeye devam ettik. Kel bir adama lap dance yapan kıvırcık saçlı çocuğun yanında durduk.
Begüm: Sana rehberlik edecek kişi Yunus. Kendisi birçok konuda uzman deneyimli bir escorttur.
Yunus bizi görür görmez lap dance'i bırakıp kalçalarını sallaya sallaya gülümseyerek yanımıza geldi.
Yunus: Bahsettiğin deneyimsiz köle bu olsa gerek.
Begüm: Evet, bir haftalık bir eğitim sürecinden sonra sahibinin yanına gönderilecek. Bu süreçte senin ona yardımcı olmanı ve engin bilgilerinle ona yol göstermeni istiyorum.
Yunus bana döndü ve elini uzattı.
Yunus: Selam tatlım, ben Yunus. Buralar benden sorulur.
Huriye: Memnun oldum Yunus.
Yunus: Mesai saatlerimde bana orospu Yunus diyebilirsin sekerim.
Orospu yunus..Bana da Orospu Huriye mi diyeceklerdi yoksa Köle Huriye mi..Her neyse bunu çok yakında öğrenecektim zaten.
Begüm: Her neyse benim gitmem gerekiyor. Yunus şimdi dana burayı da gezdirir iyice alışırsın. Daha sonra görüşürüz.
Begüm çıplak bedenlerin arasından yürüyerek uzaklaşırken etrafa şaşkınlıkla bakmaya devam ediyordum.
Yunus o sırada beni kendine çevirdi ve gözlerini devirdi.
Yunus: Şaşkın şaşkın etrafa bakma hadi kaldır kıçını, gidiyoruz.
Ve işte yeni hayatım resmi olarak artık başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir acı yaşam
Dla nastolatkówHuriye büyük şehire hayallerini gerçekleştirmek icin gelmiş bir genç kızdır. Yeni başladığı işinde her şey yolunda giderken bi anda dengeler değişir ve kendini bambaşka bir hayatın içinde bulur.