Çetin Ceviz -GAY-

1. Bölüm

" Vur bana."

" Ne?"

" Vur bana, çabuk."

Yüzüme bir yumruk geçirdiğinde kafamı duvara vurdum. Elinin hiç ayarı yoktu bu Ali'nin.

Ağzımda biriken kanı tükürdüğümde tekrar üzerine gittim.

" Daha hızlı vur, ağzım yüzüm kaysın. İbne de vururken, ama bağır söv, bana topiş falan de. "

Ali deli görmüş gibi bakarken dayak atma fırsatını kaçırmayıp burnunun üzerine yumruğu indirdiğinde çat sesi yankılandı kulağımda. Arada ibne diye bağırışları kulağıma zafer nidası gibi geliyordu.

Bir ara şu Ali'ye lahmacun ısmarlayacaktım. Yumruğun hakkını vermişti.

" Ahhh. Vurma lütfen burnum kırıldı. Eşcinsel'im diye dövme beni"

Can havliyle bağırıp saçmalarken Ali bir şey anlamamıştı ta ki sağından gelen yumruğu hissedene kadar.

Sonunda o gün gelmişti. Şeref'in dikkatini çekebilmiştim.

Şeref, Ali'nin ağzını yüzünü kırarken kocaman cüssemle burnumu tutarak kendimi ağlamaya zorluyordum. Yerde iki seksen yatarken boyumdan posumdan az da olsa utanç duymamıştım.

Şeref, Ali'nin pertini çıkardığında yanıma gelip çenemden tuttu. Yüzümü evirip çevirdiğinde harita gibi olmuş suratımı ekşittim. Beni böyle görmesini istemezdim ama elimden daha iyisi gelmiyordu. Resmen kördü bu adamın gözleri bana. Bense ayrı bir vakaydım işte.

Yinede eli çeneme, gözleri tenime değerken her şeye değdiğini hissetmiştim.

"İyi misin kardeş?"

Kafamı duvarlara vuracaktım şimdi. Kardeş dedin beni mahvettin be delikanlım.

"Burnum kırıldı."

Burnumdan kan akıyordu ama şansıma tüküreyim ki kırılmamıştı. Ali'ye lahmacun yok.

Şöyle bir beni süzdüğünde yerimde kabarıp endamımı göstermemek için kendimi kasınca canım dahada acıdı.

Cüssene bakanda seni bir şey sanar, yapıştıramadın mı şuna iki tane, demesi gerektiği yerde bana yardımcı olup kalkmamı sağladı.

" Seni hastaneye götüreyim."

Kafamı olumsuz anlamda salladım. Taksiye çıkması gerektiğini biliyordum, para kazanması gerekiyordu,  zaten elinin eklemleri Ali'ye vururken kanamıştı. O bile beni kötü ederken işinden etmek istemedim onu.

Zaten ben alacağımı almıştım. Sonunda görmüştü beni, dikkatini çekmiştim.

" Hayır hayır, ben giderim teşekkür ederim."

Bana itiraz edecekmiş gibi baktı ama saatine baktığında kaşları çatıldı. Taksi saati gelmişti. Zaten o yüzden burada pusuya yatmıştım. Tam bu saatlerde bu sokaktan geçerdi. Tabi ki bunu köşe başında gizlice onu izleyerek sigara paketlerini bitirdiğimde öğrenmemiştim.

Tabi ki.

" Ben Şeref, takside çalışıyorum kime sorsan gösterir, biri falan musallat olursa bul beni."

Her saniye yeniden vurulmak mümkün müydü bilmiyordum ama ben vurgundum Şeref'e.

" Saol, bu arada ben Ajda." 

Adıma dikkat bile etmemişti.

" Eyvallah."

O giderken ardından melül melül bakıyordum. Kardeşine olan zaafını kullandığım için yüzüm kızardı bir an. Şeref'in kardeşi Sezgin, ufak tefek hassas bir çocuktu ve en önemlisi eşcinseldi. Abisi onu koruyup kollardı, o yüzden iri yarı olsam bile neden onu dövemedin demek yerine yardım etmişti. Çünkü her eşcinseli kardeşinin yerine koyup hassas olduklarını düşünüyordu.

Şuan bunları düşünürken tekrar vuruldum ona. Ağzımdaki kanı tükürüp iyice doğruldum. Ayılmış olan Ali'nin karnına tekme geçirdigimde nefesi kesilmişti.

" Bu Şeref sana vururken elinde oluşan yaralar içindi."

Sallana sallana yürürken kanlı dişlerimle kocaman gülümsüyordum.

Bugün Şeref'le tanışmıştım.

_____________

İlham geldi birden🌟