Yine meşhur köşemde sigaramı tüttürerek Şeref'in geçmesini bekliyordum. Sporcu olduğum için bu aşk beni mahvediyordu. Onu gördüğüm günden beri şu köşeden bir paketi bitirmeden ayrılamıyordum.
Şimdiyse paketi yarılamıştım bile. Neredeyse sigarayı ısıra ısıra yiyecek duruma getirmişti özlem beni. Yakında Kaan Tangöze gibi çıkacaktı sesim.
Adım sesleri duyunca daha yeni ağzıma koyduğum izmariti iki parmağımla tutup yere fırlattım.Artık onunla işim bitmişti.
Delikanlımın yorgun yüzüne bakarken iç çektim. Gece vardiyasından dönüyordu. Her gün başına bir fenalık gelecek diye korkuyordum.
Gümüş zincir boynunda parlarken ceketini tek omzuna atmıştı. Benim kadar iri değildi ama benden aşağıda kalmıyordu. Kemikli parmaklarını saçlarında dolaştırdığında elinin sarılı olduğunu görüp küfrettim. Ali salağını tekrar dövecektim.
"Ah ulan ah, yaktın yüreğimi."
Sessiz haykırışım boş sokakta yankılanınca elimi ağzıma yapıştırdım hızlıca. Eli çeneme bakışları tenime değdiğinden beni kendimi daha bir zapt edemez olmuştum. Aradan iki gün geçmişti hatırlar mıydı acaba beni?
Şöyle bir etrafına bakında ama daha fazla oyalanmayıp evine doğru ilerledi. Kardeşi bekliyordu. Çalışmadığı her vakti ona ayırırdı. İnsanlar üzerine gelecekte kendine zarar verecek diye korktuğunu biliyordum.
Delikanlım biraz fazla araştırma yapmıştı. Gelde vurgun yeme şimdi.
O ilerledikçe ardından bakıp bir sigara daha yaktım.
"Bu felek mecnun etti beni sana be delikanlım."
Ben sersem sersem Şeref'i düşünürken ensemden tutulup çekilmemle kendime geldim. Anında hamle yapıp arkamdakini tuttuğum gibi yere indirecekken kendimi sıktım. Onun olabileceği sınırlardayken kendime bir kural koymuştum. Ölüme yaklaşana kadar şiddet uygulamak yoktu. Şeref beni birini haşat ederken görürse binde bir olan şansım sıfıra inerdi.
Her gece tutunduğum binde birlik şansı asla kaybedemezdim. Umut fakirin ekmeğiydi işte.
Arkamı döndüğümde irademe şükrettim. Delikanlım izlendiğini farketmiş olmalıydı. Tabi dikkatsiz davranıp sesli konuşmamında bunda bir rolü vardı.
"Kardeş bir sorun mu var?"
Beni tanımamıştı. Kalbimin çat sesini duyar gibi oldum bir an. Acaba o duymuş muydu?
Yerdeki kümeleşmiş sigara izmaritlerini görünce kaşları çatıldı.
"Yok. Sorun yok."
Bana alttan alttan baktığında nefesimi tuttum. Tutmasam pitbul gibi derin derin kokusunu soluyacaktım. Buram buram traş losyonu ve kolonya kokuyordu. An itibariyle en sevdiğim koku buydu.
Delikanlımın kokusu.
"Seni bir yerden tanıyor muyum?"
Beni tanı diye dayaktan eşkal değiştirdim sen hala soruyorsun. Alacağın olsun be.
Burnumun üzerindeki bandajı görünce ayıkırmış gibi oldu.
"Sen o günkü darp edilen çocuk değil misin? Yine biri bir şey mi yaptı kardeş?"
Darp edilen demişti, kelimelerini bile seçiyordu beni üzmemek için. Bilmiyordu ki böyle daha çok yanıyordu. Sen ne kadar şerefliysen ben o kadar şerefsizdim. Duygularını sömürüyordum resmen.
" Yok. Merak etmeyin Şeref Bey. O günden sonra kimse karışmadı bana."
Zihnimde delikanlım, dilimde Şeref bey oldu.
" İyi o zaman. Bu saatte durma buralarda, bırakayım mı evine?"
Ondan daha uzun ve iri olmama rağmen sormuştu bunu.
Evimize beraber gittiğimiz zamanlar olur muydu acaba?" Yok sağolun ben kendim giderim."
Bir an önce eve gitmek istediğini bildiğim için oyalamak istemedim onu. Zaten yeterince yorulmuştu.
" Dikkat et."
Sen dedin ya. Bir başka bakacağım şimdi kendime.
Ve vurgunum giderken yine ardında kalan oldum. Bu bile güzeldi be.
___________________
Bu beni ağlattı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çetin Ceviz -GAY-
ChickLitSevdiği için boyundan posundan utanmadan her rezilliği yapan Ajda ve Taksici Şeref'in hikayesi. Hikaye iki erkeğin arasında geçmektedir!