Sana senin sözlerinle veda ediyorum

Ve İstanbul:)

Titreşime geçmiş telefon gibi titriyordum. Meğer uçak iniş yapmış. " Heyy" diye bağırdım teyzeme. Benim kahvaltımı yiyordu. Aç işte napıcaksın. " Bağırma teyzene, uçaktan inelim ben sana kahvaltı yaptırırım." dedi. Tabii canım biz bilmiyoruz zaten. Uçaktan indiğimiz gibi gördüğü simitçiden simit alıp ağzıma tıkar. Adınıda 'kahvaltı' koyar. Neyse kahvaltıyı pek sevmem zaten. Bugün hem ev tutucaz hemde okul seçicez. Bakalım bu 7. okulum olucak. Acaba onu bulabilecek miyim. Ben bunları düşünmeye dalmışken teyzem simit alıp elime vermiş bile. Taksiye bindik."Nereye gidiyoruz" dedim. "Baban ev tutmuş bize, ama sakın annen duymasın." dedi. Neye uğradığımı şaşırdım. "Ne babası" diye çığlık attım. "Sözümü bölme" dedi teyzem. "Haznedar kolejine yazılacaksın". Yine şaşırdım, soyadımın ismi olduğu bi koleje gidicem." Ve baban bu okulun sahibi ayrıca müdürü oluyor." Ben hala şaşkın şaşkın teyzemin suratına bakıyorum. Ama dediğim gibi dediğim dedik biri olduğu için hiç uğraşmıcam. En son uğraştığımda 2 hafta sesim kısılmıştı.
**************
"Ev güzelmiş aslında" diye söylenirken teyzemin sesini duydum "hadi hazırlan okuluna gidiyoruz, kaydın yapılı ama bi okulunu gör diye gidicez, hem yoluda öğrenirsin ben getirip götürmem seni." "Çok meraklıydım senle gitmeyi zaten." diye söylendim. İstanbulun havası güzelmiş. Deniz manzarasını seyrederken zamanın nasıl geçtiğini anlamadım, yada okul çok yakındaydı. Okula girdik. mükemmel ötesiydii. Bahçesi, spor salonu, sınıfları... Heryer çok güzeldi. Ama yorgun olduğum için fazla bakmak istemedim ve eve geldik. Yarın okula başlıcam için yarın daha net incelerim.
*************
"Yeter artık" diye bağırdım. Alarm sesinden nefret ediyorum. Beni hep teyzemle konuşurken tanıdınız. Onu sevmediğim için öyle kabayım. Oysa çok iyi bir kızım -alarm sesini duymazsam ve biri çikolatamı yemezse-:D . "O da nesi" dedim askılıkta asılı duran kıyafetlere bakarak. Beyaz bir gömlek, kırmızı, siyah karelerden oluşan bir etek ve eteğin deseninde kravat. Güzelmiş, ama etek çok kısa. Teyzem açık saçık şeylere bayılır ama ben öyle değilim. Ve eminim bu eteği o seçmiştir. Neyse teyzeni düşünmeyi bırak ve pozitif ol :). Kahvaltı hazır bekliyordu aşağıda. "Hizmetli mi? Kesin o adamın işi bunlar" diye mırıldandım. Kahvaltımı ettim ve yola düştüm.
***********
Okula girdim ve eski okulumda da olduğu gibi kendini bişey zanneden kızlarla dolu etraf. Ve..ve.. karşıdaki çocuk.. bana mı bakıyor, yok canım benim neyime baksın ki, yeni geldiğim içindir heralde. Dövme mi o? E harfi mi yazıyor yoksa. Tamam Ceren sus. Sen kimseden hoşlanmadın bu zamana kadar. Belli bu çocukta okulun 'Bad Boy u'. sen hep cici kız oldun böylelerle işin olmaz. Dik yürü ve sınıfına gir.
************
Ben tam koridordayken zil çaldı herkes sınıfına girdi ve bende sınıfımı öğrenmek için hala birilerini arıyorum. Oh be sonunda öğrendim. E sınıfı. ahh şu e harfinden kurtulamadım gitti. Sınıfa girdim ve herkes bana bakıyordu. öğretmen adımı sordu nerden geldiğimi sordu, sorduda sordu. Sonunda istediğin yere otur dedi. Ben en arkaya oturdum. "Hoşgeldin tatlı kız" diye bi ses duydum. Kafamı çevirdim ve yine o çocuk. Bende sadece gülümsedim. Ve öğretmeni dinliyormuş gibi yaptım. Oysa ki çocuğun beni süzdüğünü fark ediyordum. Kafamı aniden çevirdim, normal insan gözünü başka yerlere çevirir bu çocuk bakmaya devam etti ve ne var bakışı atınca göz kırpıp tahtaya doğru döndü. Şapşal çocuk. Zil çaldı ve dışarı çıktık. Yürürken biri çerme taktıııı veeee......