Okula gitmekten nefret ediyorum. Ders işlemekten ve yalnız olmaktan nefret ediyorum. Sabah erken kalkmaktan da nefret ediyorum. Alarmımı seri bir haraketle kapatıp kafamı yastığın altına götürdüm. 5 dakika o şekilde kaldıktan sonra lanetler okuyarak suratımı yıkadım. Kıyafetlerimi üzerime geçirip saçıma biraz da şekil verip mutfağa gittim. Elime bir poğaça alıp dışarı çıktım. Okulda beni tanıyan herkes benden nefret ettiği için okula olabildikce geç kalmaya çalışıyordum. Dün akşam yağmur yağmış olmalı. Yerlerde su birikintisi vardı. O sırada bir araba hızlıca yanımdan geçti ve üzerim su ve çamur karışımı bir şey oldu. Hiç aldırmadım , bu duruma alışıktım ben. Şimdi ıslanmasa bile okulda mutlaka üzerim kirlenecekti. Arkamdan kahkaha atan çocuklar duydum hiç aldırmadan yürümeye devam ettim o sırada sanki bir şey üzerime geliyor gibi oldu arkamı döndüğümde ise yere düştüm. Düşmemle “ Çok çok özür dilerim arkadaşlarım ittirdi. İyi misin ? “ Diyen bir ses duydum. Bisikleti vardı . Daha önce bir yerde görmdüğüme eminim. “ Sorun değil. “ Dedim ve kalkmam için uzattığı eli itip kalktım. Kalktığımda ise onun bize pizza getiren pizzacı çocuk olduğunu fark ettim. “ Seni daha önce görmüş olabilir miyim ? “ Dedi. “ Pizza getirmiştin. “ Dedim. Sanki düşünceliydi. “ Her neyse gitmem lazım. “ Dedim ve yürümeye devam ettim. Yürürken kalbimin çok hızlı attığını anladım. Aşık olmuyorum ben. Hiç olmadım ve olmayacağım.