12. bölüm

3.4K 314 431
                                    

Jeongin~

Duştan çıkıp belime havluyu doladım ve diğer saç havlusuyla saçlarımı karıştırdım. Nemini aldıktan sonra rastgele umursamadan fırlattım. Hyunjin'le yaşadığımız o dakikalardan sonra bir daha asla suratıma bakmamıştı. Utanıyor muydu yoksa gerçekten mi bir şeyler hissetmiyor anlayamıyorum doğrusu. Naz yapıyor ya. Ama fazla naz aşkı usandırır.

Bizim malları toparlayamamıştım. Çünkü hepsi farklı alemlerdeydi. Minho Jisung'a aşırı itici iltifatlar ederek öpmeye çalışırken Jisung kaçıyordu. Seungmin dosya alma bahanesiyle Chan'ın kucağına oturmaya çalışırken changlix ikisilisi sessizce bir köşede olanları izliyorlardı. Ben ise öpüşmeden sonra bir daha Hyunjin'i görmemiş ve bir taksi çevirip eve dönmüştüm.

Kapı çalınca hızlıca üstüme bir sweat geçirip aşağı indim. Bacaklarım şuan olduğu gibi ortadaydı. Muhtemelen bizimkiler gelmişti. Çünkü kapıyı şafak operasyonuna gider gibi çalmışlardı. Kapıyı açtığımda karşımdaki kişi beni oldukça şaşırttı. Çünkü bizimkilerin aksine Hyunjin buradaydı.

Tüm bedenimi süzüp sonra hızlıca kafasını sağa sola salladı. "Ihm şey ya müsait değilsin sanırım."

"Senin için hep müsaitim aptal." diyerek kolundan tutup içeri çektim. Fazla çekmiş olmalıyım ki o anki hızla yere yapışacakken Hyunjin belimden tutarak bunu önledi. "Teşekkür ederim."

Gözlerimi kaçırarak oturma odasını işaret ettim. İçeriye geçip tekli koltuğun birine oturdu. Yüzüme öylece bakıyordu. "Aptal mısın Hyunjin noldu neden geldin? Öylece suratıma bakarsan bir şey anlayamam."

"Hiç seni görmek istedim dün öylece seni bırakıp gidince kötü hissettim."

"Sorun değildi sanada hak veriyorum sözde 'hetero' biri olarak her gün bir erkekle öpüşmüyorsun."

"Hetero değilim onu anladım."

"Çavuş mu söyledi?" Gülerek penisini işaret ettiğimde çavuş diyerek kimi kast ettiğimi anlamıştı. "Yüzün kızardı."

"Of Jeongin neler diyorsun? Ciddi bir müesseseden geliyorum ben."

"Aynen canım aynen."

Yanına gidip ona dönük olacak şekilde bacaklarımı iki yana açarak bacakları üstüne oturdum. "Napıyorsun?"

"Oturuyorum?"

"Bir sürü yer varken neden burası?"

"Niye çavuş kudurdu mu?"

"JEONGİN ŞUNA ÇAVUŞ DİYİP DURMA." diye bağırınca bir kez ileri geri haraket ettim. "Ahh kes şunu!"

Ve bir kez daha.

"Her bana bağırdığında ve söylendiğinde haraket edeceğim."

"Ah cidden mi beni yönetebileceğini mi sanıyorsun tilkicik ancak buna ben karar veririm." Elleri kalçamı bulup beni sertçe sıkıp büyük koltuğa ilerledi. Beni yavaşça yumuşak koltuğa yatırıp kendiside emekleyerek üstüme çıktı. Şuan sadece bakışıyorduk. Bakışları arada dudaklarıma iniyordu. "Öpebilirsin."

Dediğim şeyle kafasını yavaşça eğmeye, yüzüme yaklaşmaya başladı. Gözlerimi tam sıkıca yummuştum ki yanlız olmadığımızı farkettim. "OHA SEUNGMİN KOŞ BUNLAR ÖPÜŞÜYOR KAMERAYI GETİR AZGIN POLİS VE AZILI SUÇLUNUN ATEŞLİ PORNOSU."

"HANİ LAN NERDE KİM ÖPÜŞÜYOR ALLAH BAKAYIM BENDE." Seungmin malı bizi ağzı açık izlerken Minho hızlıca bir resim çekmişti. "Oha hemde soymuş Jeongin'i kanka çok acıdı mı?"

"ULAN VARYA İKİNİZİNDE GÖTÜNÜ SİKİP ATACAĞIM ADİ HERİFLER GİDİN EVİMDEN."

Seungmin Minho'nun arkasına saklandı. Tabi saklanabildiğini sanıyordu. Minho ceplerini yokladı. Ve bir kaşık çıkardı arka cebinden. "Yaklaşma acımam vururum."

"Götünde niye kaşık var amk"

"Sanane koymuşum işte yaklaşma dedim ağır ol çocuk adam dur orda!"

Bir elimle belimi sıkıp diğer elimle başımı ovaladım. Ortamımızı bozdukları yetmiyormuş gibi birde üstüne beni rezil konumuna getirmişlerdi. "Minho kaşığını ve Seungmin'i alıp iki dakika çıkar mısın?"

"Tamam ama ters bir şey yapasan acımam kaşıklarım seni."

"Aynen kardeşim ondan hadi siktirin gidin."

İkisini itip kapıyı kapattım. Hyunjin tepkisizce yüzüme bakıyordu. "Bende gideyim."

Kapıya ilerledi ve tam kapıyı açacakken elinden tutup ona engel oldum. "Öpücüğümü vermedin Hwang."

Hızlıca dudağına bir öpücük bırakıp geri çekildim. "Ya sen varya!"

Gergin ve tripli bir halde kapıyı açıp evden çıktı. O çıkarken bizimkiler geri içeri girmişti. "Noluyo lan niye kıpkırmızıydı o eleman hayırdır."

"Geçin içeri anlatacağım."

Oturma odasına girdiğimizde Minho koltuğa koşarak boylamasına zıplarken Seungmin tekli koltukta uzanmak için savaş vermekteydi. "Minho zıplama kıracaksın!"

"Eğer gelmeseydik Hyunjin'le işi pişirirken kıracaktınız. Her türlü kırılacaktı yani not stonks."

"Hadi anlat rahatımı buldum." Seungmin baş aşağı bacaklarını duvara başını koltuğa yaslayarak durmuştu. Minho ayağa kalktı. "Ne yani Seungmin şuan rahat mısın?"

"Eve- hayır!"

"Yok yok çok rahata benziyorsun bunu sevmedim." Minho üzerinde Seungmin'i bulunduğu koltuğu tutarak tekte ters çevirdi. "Ahhh hayvan herif."

"Minho yeter! Mola paspasına!"

"Hayırğöğ"

"Minho dedim!"

"Öğğğ ağğğ!"

Seungmin koltuğun altından çıktı. "Çok geç Minho çoktan godzilla formuna geçti."

"İmdat ya anlatmayacağım ha."

"Tamam kanka şaka yaptım valla hadi anlat."

İkisi önünde bağdaş kurunca bende önlerine oturdum. "Hyunjin'le öpüştük."

"Ney."

"Zurna."

"Seungmin iğrençleşme."

"Bu arada zurna demişken zurna döner mi yesek ben çok acıktım." Minho midesini ovaladı.

"Sonra konuşun yemeğinizi siz o karışıklığın içindeyken ben bunu aldım odaya götürdüm çat çut bir becerdim."

"Seungmin inandın mı?"

"Neye? Sevişmelerine mi yoksa Jeongin'in seme olmasına mı?"

"Her ikiside."

"Oğlum varya bir sikerim ikinci tur için yalvarırsınız."

İkisi ayaklanmaya başladı. Minho "Oldu o zaman allaha emanet göte mukayyet tamam mı güzel kardeşim." diyerek kapıya yönelen Seungmin'e yetişti.








Ozur dilerim baya gec geldi iyi geceler. <33

Kelepçele beni daddy || hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin