8̶͔͙̥͙̗̉̌͑̾̓̒̋̕͠ͅ- So̵̲̯͇̪̝͇̠̿̃̅̔͋͛̏̈́̾̂̊̒̏̕n

2.2K 244 290
                                    

-̷̡̫̤̟̫͓̫̹̪͓̜̳̬̱̝͌͂̚-̷̛͖̝͎̜͊̓̀̋͆̇̒͗̈́̃̕-̸̠̙̹̟̰̝̍-̵͚͎͎̥̳͙͙͓̠́̓̀͊̌̎̇͌̑̾̒̋͝-̴͎̩̝̱̞̘̖̜͚͙̲̼̅̊̃͜͝ͅ

Jisung uyandığında başı feci şekilde ağrıyordu. Etrafına baktığında hala dans stüdyosunda olduğunu gördü ve en son neler olduğunu hatırlamaya çalıştı.

''Şeytan!'' diye haykırmıştı ki yerde yüzüstü yatan bir figür gördü.

Bu sırtı nerede hangi kıyafetle görürse görsün sahibini tanırdı, bu kesinlikle oydu.

''Olamaz hayır!'' derken ona doğru gitti ve omzundan hafifçe salladı ''Şeytan? İyi misin??''

Hiçbir cevap alamayınca figürü sırtüstü çevirdi ve yüzüne baktı, yanağındaki yara hala duruyordu ama boynuzları gitmişti. 

Büyüğün yanaklarını avuçlarının içine aldı ve yanına çömelip içli içli ağlamaya başladı ''Olamaz... sen.. b-benim yüzümden...''

O anda odanın diğer tarafında hafif bir aydınlık fark edip başını kaldırdı, ışıklar hala kapalıydı ve başka kimse yoktu, bu ışık neydi o halde?

''Kim var orada?'' diye sordu Şeytan'ın yüzünü yavaşça bırakırken ''Çık ortaya, her kimsen senden korkmuyorum!''

''Bu cesaretin nereden geldiğini çok merak ediyoruz hepimiz'' dedi ışığın içinden bir ses.

''Sizi ilgilendirdiğini düşünmüyorum. Ona ne yaptınız?'' diye sordu Jisung ciddi bir ifadeyle ayağa kalkarak.

''Öldürdük''

''O sadece görevini yapıyordu! Onun yerine neden beni almadınız?!'' diye bağırdı Jisung.

Hafif bir gülme sesi duyuldu ''Şeytan neden bu kadar umurunda çocuk?''

''Çünkü-..'' Jisung bir süre duraklayıp yerde cansız yatan figüre baktı ''Önemli olan kim veya ne olduğu değildi. Ben onu olduğu gibi sevmiştim, tıpkı onun da beni sevdiği gibi''

Bir gülme sesi daha ''Şeytan kimseyi sevemez, kendini bile sevmez''

''Ona kendini sevecek bir sebep vermediğiniz için olabilir mi?!'' diye bağırdı Jisung yeniden ''İnsanların hata yapıp affedilme şansları olurken Şeytan'ın neden böyle bir şansı olmadı?! O size ne yaptı ki?!''

''Sen ne saçmalıyors-'' ses cümlesini bitiremeden ışık biraz daha aydınlandı ve içinden gelen ses değişti.

''Kusura bakma çocuğum, evlatlarım hep kendi aralarında kavga eder''

''S-siz kimsiniz?'' Jisung nedense az da olsa ürpermişti, bu ses diğerinden çok daha etkiliydi.

''Kim olduğumu bilmene lüzum yok, ama lütfen oğluma iyi bak. O hep benim ışık getirenim oldu, ama bazı sebeplerden dolayı bir türlü aynı sayfada duramadık''

Jisung gözlerini kırpıştırdı ''S-sen.. Tanrı mısın?!''

''Sen haklıydın. Şeytan bile ikinci bir şansı hak eder, ama sahip olduğu gücü ve neler yapabileceğini kardeşlerine ve bana ispatlaması gerekecek. Buradaki milyon tane melek yapamamışken ona sen yardım ettin Jisung''

''N-ne?''

Jisung daha fazla soru soramadan ışık bir anda kayboldu ve yerde yatan figür yavaşça gözlerini açtı.

''İnanamıyorum hayattasın!'' diye haykırdı Jisung onu oturtup sıkıca sarılarak.

''Şey evet, başım çok ağrıyor sadece. Neler oldu böyle?''

Şeỹ̷̥͔͕̗̗̮̝̉́͐̈́̇̏͝ͅtan -MinSung-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin