Senden önce neler oldu biliyor musun ? Senden önce kimseyle konuşmazdım . Yalnızlığı seyrederdim sadece . İnsanları , hayatları . Şimdi ise kimseye güvenemiyorum . Konuşmak istemiyorum artık . Yine üzülmekten korkuyorum çünkü. Yine sana bağlandığım gibi bağlanmaktan .
Senden önce , geceleri yıldızlara bakıp hayaller kurardım . Hepsine tek tek hayallerimi verirdim . Dertleşirdik beraber. Şimdi ise hayal bile kuramıyorum . Doğruyu söylemek gerekirse kurmak bile istemiyorum. Hayal kırıklığı istemiyorum artık . Hayallerimin suya düşmesini istemiyorum çünkü.
Senden önce , mutluydum biliyor musun ? Yüzüm gülüyordu . Hep mutlu olmak istiyordum . Herkesi mutlu etmekti tek amacım . Ama senden sonra , gülmeyi unuttum . Gülemiyorum artık . Hislerimi kaybettim herhalde . Teşekkür ederim ..
Senden önce , sevgi , aşk , bağlanma gibi duyguları bilmiyordum . Herhalde bana kattığın en iyi şeyler bunlar . Teşekkür ederim bunlar içinde . Bana sevgiyi öğrettin , aşkı yaşamayı , hissetmeyi . Sana bağlanmayı öğrettin teşekkür ederim. Bana kattığın tek güzel şeyler bunlar bile olsa teşekkür ederim yinede ..
Senden önce , herkese güvenirdim . Hemen inanırdım. Ama senden sonra güvenemiyorum şimdi . Dikkatli olmam gerekiyor çünkü. Üzülmek istemiyorum artık .
Senden önce , sessizdim , sakindim . Ama şimdi birisi aniden bile dokunsa bağırıyorum . Çok acı çektirmişsin bana . Duyarlılığım bozulmuş . İyilikle yaklaşana bile kızıyorum . Oda acıtmasın diye . Yine tekrardan teşekkür ederim.
Senden önce , çiçeklerle aram çok iyiydi biliyor musun ? Hangi çiçek neyi simgeler hepsini biliyordum . Hatta senin sevdiğin çiçeği bile . Ama şimdi dikenleri çok , gülleri az bir çiçekten farksızım . Bilmem anlatabildim mi ? Bunun için de teşekkürler..
Senden önce , kalbimle aram iyiydi biliyor musun ? Farklı bir dünyada takılırdık ikimizde . Kimse anlamazdı , ama biz farklıydık. Açıkçası farklı bir kalbe sahiptim. Ama sen anlayamadın işte. Sahiplenemedin. İçinde sen kokan kalbimi hissedemedin bile . Bunun içinde teşekkürler ..
Teoman ne güzel de özetlemiş oysaki " Senden önce , senden sonra " . İşte senden önce bir yanım ve senden sonra bir yanım . Ha Eğer Soracak Olursan iki yanında ölmeye yakın . Farklı oldukları için hayattalar sadece .
Onca saldırıya rağmen ayaktalar . Nasıl mı ? Hayatta bir amacım vardı çünkü. Seni mutlu etmekti . Gülerken bir kez daha sana bakmak . Gülünce zamanı durdurmak sadece . İşte bu yüzden onca saldırıya rağmen ayaktalar .
Senden önce , senden sonra . Vay be aynı bir kitaptaki sayfayı tam yarıda tutmak gibi . Ne bir ileri , ne de bir geri .
Kısacası senden önceki hayatımı sana şöyle anlatayım . Bir defter düşün . Hiç kalem izi değmemiş . Hiç kirlenmemiş yani . Hiç bir anı yaşamamış . Ve sonrası ,
Bir kalem geliyor ama yanında da bir silgi onu takip ediyor . Önce bir nokta koyuyor sayfanın tam ortasına. Göz göze gelme gibi düşün. Sonra bir nokta daha koyuyor .
Bunuda arkadaş olma gibi düşün. Sonra kocaman bir nokta çiziyor . Bunuda umut vermek gibi düşün. Ama sonra bunun saçma olduğunu düşünüyor. Silgiye ihtiyacı oluyor. Bu silgiyi de çekip gitmek gibi düşün.
Sonra o kocaman siyah noktayı silmeye başlıyor. Silindiğini görüyor , gittiğini , azaldığını . Ama bilmiyor ki her silgi geçmişte birer iz bırakır .
Sonra bir bakıyor . Kocaman nokta kaybolmuş ama izinin kaldığını görüyor . Yaralandığını , acı çektiğini düşünüyor . Yeniden nokta çizmek istiyor ama nafile . Ne yapabilir ki ?
Buna rağmen defter ne yapıyor ? Her bir noktada yeni bir sayfa açıyor . Yeni , tertemiz bir sayfa . Yani affediyor onu. Her seferinde yeniden şans tanıyor ona . Belki yapmaz diyor . Peki ama neden yapıyor ki bunu defter ? Sonunda ölmek için mi ?
Elinde sonunda sayfalar bitmeyecek mi peki ? . Şimdi ise bir başka örnek vereyim sana .
Bir vazo düşün . Görenlerin gözleri kamaşıyor . Dokunulmaya bile kıyılamıyor . Çok güzel bir vazo işte . Farklı diğer vazolardan . Şimdi bu vazo benim .
Bir gün vazo dengesini kaybediyor. Doğru düzgün duramıyor yani anlayacağın. Ve birden yere düşüyor . Paramparça oluyor . Her bir parçası etrafa yayılıyor. Acı çekiyor yani anlayacağın .
Hemen her parçası toparlanıp eski haline getirilmek isteniyor . Her parçası bulunuyor ve sözde yapıştırıcıyla sabitleniyor .
Ama fark ediliyor ki . Vazo eskisi gibi değil . Göz kamaştırmıyor artık . Neden ? Çünkü acı çekti ve yaralandı . Yenik düştü yani . Ne kadar çabalasa da olmuyor . Eskisi gibi göz kamaştırmıyor artık .
İşte senden önce ve senden sonra hayatımı sana iki örnekle anlattım ..
Şimdi yapacağımız tek şey senden önce , senden sonra değil . Benden önce , bizden sonra ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eğer Soracak Olursan
RomanceEğer beni soracak olursan . Ben burdayım . Buralar hep aynı işte . Her gün aynı hayatlar , aynı yaşanmışlıklar sadece . Ben değişmedim . Bıraktığın gibiyim . Senin kokuna sahip bir yalnız benim , o kadar . Biliyor musun eskiden gözlerin düşerdi ak...