🏳️‍🌈 birinci bölüm 🏳️‍🌈

384 17 22
                                    

Sabah telefondaki kurduğum alarm ile kalktım ve yatağımda bir sağa bir sola döndüm. Peke gelene kadar biraz telefonuma bakındım. Peke gelince de kalkıp ona mama koydum ve kahvaltı yapmadan dolabından ilk ne aldıysam onu giydim ve dışarı çıktım. Markete gidip biraz bakındım ama bir şey almadım. Annemle babamın gitmesinden 3 gün geçmişti. (Merak etmeyin ölmediler) Sonra parka gittim. Salıncağa oturdum ama sallanmadım.

(Sanırım gerçekten garip bir insanım markete giriyorum bir şey almıyorum salıncağa biniyorum ama sallanmıyorum. Bir piskoloğa görünmem şart.)

Biraz yerdeki kum ve taşlara baktıktan sonra telefonum çaldı. Arayan Baji'ydi. Nerede olduğumu sordu. Ben de trip atarmışçasına sinirli bir şekilde "sanane!" dedim. Ne olduğunu sordu. Ben de düşün biraz dedim. Çünkü doğruyu söylemek gerekirse ben de neden böyle davrandığımı bilmiyordum. En sonunda saçma konuşmaların ardından yine o malum soruyu ("Neredesin" yani) sordu. Ben de parktayım dedim. Tabii ki hangi park olduğunu anlamadığı için sordu. Koskoca Tokyo bir sürü park var. Ama Baji bilmiyor ki biz hep aynı parkta buluşuruz 🤗. "Her zamanki" diyerek telefonu yüzüne kapattım ve salıncakta sallanmaya başladım. Boş boş oturduğumu görse dalga geçerdi çünkü (Klasik Baji Keisuke).

Ama neden yanıma geldiğini anlamadım. Zaten şu sıralar işi düşünce geliyor yanıma (Hayırsız).

Yaklaşık 45 dakika sonra yanıma geldi uyuşuk öğlen olmuş hava kararmaya başlamıştı zaten. Ve ben enayi gibi Baji gelecek diye Baji'yi bekledim. Gelince kafama minik bir şaplak indirdi ve yanımdaki salıncağa oturdu. Hoşgeldinlerimizden sonra minik bir sessizlik kaplamıştı etrafı. Minik bir paket kedi maması getirmişti. Bana uzattı. Ben de ona şunları söyledim:

"Baji ben kedi değilim eğer çıkma teklifi edeceksen ağzınla söylemelisin"

Büyük bir kahkaha patlattı ve bunların Peke için olduğunu söyledi. Utanmıştım. (Ama estetikten belli olmuyor) paketi alıp hafifçe sallanmaya başladım. Biraz sohbet ettikten sonra hava iyice kararmıştı. Telefonundaki saate baktı ve "Geç olmuş" dedi. Sanki bunu havanın karanlığından anlayamıyordu. Beni eve bırakma teklifi etti çünkü o motoruyla ben de fakir gibi yürüyerek gelmiştim. Kendimi ezik ve her ne kadar fakir olsamda fakir olduğumu belli etmemek için ona "Hayır" dedim. İtiraz etti ama ben yine de istemedim.

. . .

Motora bindim.

Motora bindim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölümü üzgünken yazıyorum. Çünkü üzgünken çok espiretüel bir insanımdır <3

bajifuyu &lt;3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin