0.1

550 28 25
                                    

Gecenin ikisinde telefonuma düşen bildirimle ayağı kalktım.

" Sikicem ama yeter amına koyayım".

Telefonuma gelen bildirim Doruk'tan gelmişti.

Sarıyarrak: Poyrazı polisler almış seri gel.

Doruk'tan 12 tane de cevapsız arama vardı.

Doruk'u ararken aynı zamanda montumu giyinip çıkmıştım.

" Oğlum neredesin arıyorum arıyorum açmıyorsun".

" Uyuyordum Doruk. Neden almışlar Poyraz beyi?"

" Gerizekalının arabasında uyuşturucu varmış".

" Ne"!!

" Öyle işte oğlum anlamadım bende tam."

" Tamam kapat Doruk giriyorum içeri kapat".

Karakolun içine girdiğimde Doruk koşarak yanıma geldi.

" Savcı beyciğim sonunda gelebildiniz şükür".

" Oğlum kardeşine düzgün baksaydında karakollara düşmeseydi".

" Laf sokacağına gel yardımcı ol".

" E ne diyorlar nerede Poyraz?"

" Poyraz tutuklu şuan konuşturmuyorlar. Başkomiser gelmeden kimseyi içeri almayacaklarmış."

" One demek ya amir beyi mi bekleyeceğiz biz?"

" Koskoca Berk savcı burada be".

" Bak bakalım bana nasıl açıyorlar kapıyı."

Kapının önüne gittiğimizde bir polis memuru bize baktı.

" Amirim gelmeden sizi içeri falan alamam."

Berk elini çocuğun omzuna attı.

" Adın nedir senin?"

" Ömer"

" Bak Ömer'cim ben savcıyım".

Berk sırıtırken arkadan gelen sesle yüzümün şekli değişmişti.

" Benim bildiğim savcılar ülkenin adaletinden sorumludur".

Ömer hafifçe sırıtarak kadına baktı.

" Hoşgeldiniz amirim".

Berk sinirle arkasını döndüğünde karşısında görmeyi beklediği son kişi bile değildi Aybike Eren.

" Ömer'cim sorgu odasını hazırlat ha birde Hüseyin abiye söyle Berk Özkaya ile Doruk Atakul'a benden buz gibi iki soda. Suratlarına bakınca pek hazmedememiş gibiler".

Ömer gülerken ciddi kalmaya çalışıyordu.

" Hemen hazırlıyorum amirim".

Aybike gülümseyerek odasına doğru gitti.

" Berk bittik biz".

Selam Canomlar yeni bir kurgu yazmak istiyorum umarım sizde beğenerek okursunuz <333


Impossible {Ayber} Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin