Eda: Şey kusura bakmayın geciktik
Sedat: Tamamız galiba. Tekrardan merhabalar arkadaşlar ben Sedat Tunç. Sizinle bugünden sonra artık beraber çalışacaz. Önünüzdeki dos...
Eda: Sedat bey bunu sonra yapsak. Hastane şuan hemşirelere emanet, poliklinikte hastalar bizi bekliyor
Sedat: Fazla sürmez. Bos tartışmalarla zaman harcamayalım. Önünüzdeki dosyalarda hastanenin yeni kuralları var. Biliyorsunuz burası özel bir hastane dolayısıyla özel bir işletme ve her özel işletme gibi kâr etmemiz gerekiyor
Eda: Bu madde nedir Sedat bey
Sedat: Hangi madde
Eda: Hemen okuyorum. Kurumda yer alan hekimlerin ücretleri yarattıkları katma değer oranına göre yeniden belirlenecek. Siz ne anlıyorsunuz bundan arkadaşlar
Sedat: Ben söyleyim
Eda: Ben size anlatayım. Bu şu demek. Hastalarınıza ne kadar yüksek fatura çıkarırsanız. Yani onlara yok yere tomografi, tahlil, röntgen hatta ameliyat. Yani hastalarınızı ne kadar kesip biçerseniz bizde size ona göre maaş öderiz demek oluyor bu
Sedat: Ben o şekilde ifade etmezdim doktor
Eda: Zaten öyle ifade etmemişsiniz. Allayıp pullayıp, süsleyip püsleyip önümüze koymuşsunuz. Ama bu gerçeği değiştirmiyor Sedat bey. Bu maddeye göre hareket eden her doktor mesleğinin başında ettiği yemini unutmuş, mesleğine ihanet etmiş sayılır benim için Sedat bey. Bilmem anlatabildimmi
Sedat: Sözlerinize dikkat edin lütfen
Eda: Ben sözlerimin gayet farkındayım. Ne dediğimi biliyorum. Şimdi arkadaşlar müsaadenizle. Benim hastalarım var
|Eda hastalarının yanına gider ve akşam olur, Eda hastaneden çıkar ve eve gider|
Ayfer: Kuzum hoşgeldin
Eda: Hoşbulduk hala. Başak nerde
Ayfer: Yukarıda bavulunu hazırlıyor. Okulla 4 günlüğüne Antalyaya gidicekler
Eda: İyimiş. Benim sana güzel bir haberim var hala
Ayfer: Nedir kuzum
Eda: Serkanla ba...
Ayfer: Barıştık deme Eda
Eda: Hala ben mutluyum. Serkan bana evlenme teklifi etti. Kabul ettim hala evleniyoruz
Ayfer: Eda o adam sana neler yaptı. Bu kadar çabukmu unuttun
Eda: Hayır halacım unutmadım tabiki ama ben Serkanı seviyorum, yıllardır seviyorum. Sende bunu biliyorsun. Ben iyiyim mutluyum
Ayfer: Tamam kuzum, sen nasıl istiyorsan öyle yap
|Eda yukarı Kirazın odasına gider|
Eda: Kirazım
Kiraz: Anne
Eda: Bebeğim, napıyorsun burda
Kiraz: Oyun oynuyorum. Anne ben babamı tekrar ne zaman görebilecem
Eda: Az kaldı bebeğim. Biraz daha sabredersen babanı artık her gün görürsün
Kiraz: Ama her gün görmem için aynı evde kalmamız lazım. Yoksa babam burayamı taşınacak
Eda: Belki üçümüz beraber başka bir eve taşınırız. Babanla barıştık bebeğim. Yakın bir zamanda evlenecez
Kiraz: Yaşasın
Eda: Ama artık uyku vakti geldi. İyi geceler aşkım
Kiraz: İyi geceler annecim
|Eda odasına gider ve Serkanı arar|
Eda: Sevgilim
Serkan: Söyle sevgilim
Eda: Napıyorsun
Serkan: Adliyede nöbetçiyim. Seni düşünüyorum
Eda: Aşkım yalnızmısın
Serkan: Ne dedin sen bana
Eda: Yalnızmısın dedim
Serkan: Ondan önce
Eda: Aşkım dedim
Serkan: Bir daha söyle
Eda: Aşkım
Serkan: Bunu duymayı o kadar çok özledimki. Keşke yanımda olsan
Eda: Keşke hayatım
Serkan: Kirazım napıyo
Eda: Uyuyor. Evleneceğimizi duyunca çok sevindi. Seni çok seviyor
Serkan: Bende onu çok seviyorum. Ayrıca senide çok seviyorum
Eda: Bende seni aşkım
|Telefonu kapatırlar. Eda mutfağa iner ve Serkana sandiviç hazırlar. Kahve demler, termosun içine koyar. İki kupa alır ve adliyeye gider. Serkanın odasının önüne gelince içeriden sesler duyar ve dinler|
Aydan: Edayla evlenemezsin. İzin vermem
Serkan: Anne yapma böyle
Aydan: Edadan nefret ettiğimi biliyorsun. Ayrıca o kadın yıllardır benden torunumu saklıyor. Velayet davası açıcaksın Serkan
Serkan: Ben Edaya deliler gibi aşığım. Sen onu kabul etsende etmesende o benim hayatımda olucak. Velayet davasınıda açmıyorum
Aydan: Sen beni sevmiyorsun
Serkan: Ne alakası var
Aydan: Ben gelin olarak Edayı değil Selini istiyorum
Serkan: Selin beni aldattı anne. Benim sevgilim Eda. Eşim Eda olucak. Sok bunu aklına
Aydan: Bir gün pişman olucaksın Serkan
Serkan: Anne çık burdan
