sahil Adasında Sırlar

2.bölüm

Hayatı boyunca hiç duymadığı çok yüksek gürültülü bir ses duydu adanın her tarafında -burayı terk et burayı terk et. Diye sesler yankılanıyor aklında bir anda gelen yüzlerce soru ile baş başa kalmıştı paniğe kapıldı ne yapacağım ne yapmalıyım adını, kim olduğunu hatırlamıyordu o gelen ses onu çok korkutmuştu başına geleceklerden habersiz olsa da bir yanı kalıp savaşması gerektiğini bildiriyordu ona hemen şöyle düşündü geceyi geçirmek için ateş yakacak bir şeyler bulmalıydı etrafa sağa sola baktı çalı, çırpı kuru dal parçaları bulmuştu ama bir sorun vardı ateşi nasıl yakabilirdi çakmağı yoktu tam düşünürken gözüne bir siyah taş ilişti kalbinden bir ses o taşın çakmak taşı olabileceğini söyledi hemen gidip çakmak taşı mı Yoksa değil mi bakmak için yanına geldi yerde bulduğu taşı büyük taşa vurarak kıvılcım oluşturmaya çalışıyordu ama bir türlü olmuyordu artık çok yorulmuştu -hayır bu çakmak taşı değil Offf Of ne yapacağım diye kendi kendine söylenirken elindeki taşı farkında olmadan büyük taşın üstüne doğru sertçe atmıştı o da ne kıvılcım oluştu o bir an bitmiş olan umudu yeniden canlandı daha sonra...
Kısa sürede ateşi tutuşturmayı başardı oh başardım dedikten sonra çok acıktığını fark etti sonra etrafa biraz bakındıktan sonra bir çöl tavşanı gördü çok akıllı bir kızdı hemen adadaki yumuşak toprağı kazıp çalılardan güzel bir av tuzağı kurup beklemeye koyuldu çok geçmeden tuzaktan bir ses geldi oh çok şükür bir av yakaladım dedi kendi kendine güzel bir beyaz çöl tavşanı yakalamıştı hemen ateşin yanına götürdü ama nasıl kesebilirdi etrafta bıçağa benzer bir şey aradı daha sonra olağanüstü bir ses duydu kısa bir süre sonra önünden bir gölge gibi bir karaltı geçti içini bir korku kapladı sonra bir uluma sesi duymuştu sesin geldiği tarafa doğru birkaç adım atıktan sonra oh be yavru bir köpekmiş diyerek bir rahat nefes almıştı. Bir baktı ki yavru köpeğin ayağı yaralı hemen ateşin yanına götürüp yarasını ayağından çıkardığı bir parça çorap ve kuru bir dal ile tedavi etti bir an şöyle dedi -olamaz benim bıçak bulmam gerekiyordu birkaç adım atıktan sonra köpeği bulduğu yere yakın bir yerde bir avcı bıçağı buldu sonra ateşin yanına gidip yakaladığı çöl tavşanını kesip pişirmeye başladı yemeği piştikten sonra yavru köpeğe de yemek vermeyi unutmamıştı artık karnında doyduğuna göre bir sıkıntısı kalmadığını düşünürken gece yarısı!
Olduğunu ve çok ağır bir uyku bastırdı önce uyusam iyi olur diye düşündü daha sonra- Hayır! Gelecek olan tehlikelere karşı hazırlıklı olmalıyım dedikten sonra uyumamaya karar vermişti. Bir anda çok üşüdüğünü ve sabaha karşı uykuya dalmış olduğunu fark etmişti ateşte sönmüştü hemen köpeğin nasıl olduğunu merak etti?
Köpek yarası tedavi olduğu için mışıl mışıl uyuyordu derken güneşte tam tepe'de duruyordu artık işe koyulması gerekiyordu ne yapmalıyım nereden başlamalıyım diye düşünüyordu ki birden hiç duymadığı bir ses duydu bu adayı terk et diye sesler yankılanıyordu korku âdet bedenini ele geçiriyordu korkudan terlemeye başladı daha sonra bir baktı ki iyileştirdiği köpek ortalıktan bir anda kaybolmuştu içinde ki korku ve merak kat kat artıyordu yine bir sürü soru işareti ile baş başa kalmıştı daha sonra şöyle söyledi kendi kendine -Her ne olursa olsun bütün bunların arkasındakilerin peşine düşmeliyim ama etrafta bir kulübeden başka hiçbir şey yoktu etrafa biraz bakındıktan sonra mutlaka o kulübeye gitmeliyim diye düşünüyordu ki birden olağanüstü bir şey oldu o kulübeden devasa büyüklükte bir ışık parladı tam kulübeye gitmek için adım atı ki...