Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çatıda yalnız başına kırılmış kalbi ile oturan biri vardı, Dokyeom. Doğum gününün bitmesine iki saat kalmıştı ama yakın dostları onun yanında değildi.
Mingyu ve Minghao ile bir gün önce tartışmalardı bu yüzden dolayı ona kırıldıklarını ve artık onunla konuşmak istemediklerini düşündü Dokyeom.
Bu düşünce onun kalbini daha da acıtmaya yetmişti
Çatının kenarındaki Demirliklere sırt üstü yaslandı; gözlerini kapatıp,kafasını arkaya atarak rüzgarın saçını savurmasını hissederek açtığı şarkıyı dinlemeye devam etti.
Bu şarkıyı çok severdi (medyadaki şarkı). Daha doğrusu The Black Skirts'ün tüm şarkılarına hayrandı.
Saat 12'ye geliyordu, ne bir arama almıştı ne de bir arama. Tam beklemeyi bıraktığı anda kapı açıldı.
Elinde pasta ile gelen Hao'yu ve arkasından doğum günü şarkısı söyleyerek geleb Mingyu'yu asla beklemiyordu.
Mutluluktan ağlamamak için kendini zor tutuyordu Dokyeom.
"Doğum gününü kutlamayacağımızı düşündün değil mi?"
"Baksana ağladı ağlayacak." Diyip gülüşmeye başladılar
Dokyeom bir anda onlara sarıldı. Arkadaşları bunu beklemedikleri için afallamışlardı.
"Duygusala bağlama döverim seni" Diyen Minghao Dokyeom'un kafasına hafifçe vurup küçük bir kahkaha attı.
Dokyeom tabiki de Minghao'yu dinlememişti, hemen ağlamaya başladı.
Mingyu Dokyeom'u omzundan tutup yüzünü kendi yüzüyle aynı hizaya getirdi ve konuşmaya başladı.
"Biz sana küser miyiz sence? Önemsiz biri yüzünden tartıştık diye arkadaşlığımız bozulacak değil ya. Hadi şimdi ağlamayı bırak da pastayı yiyelim çok açım."
"Ben de sandım çok ciddi bir konuşma yapacak. En az sen yiyeceksin pastadan." Mingyu Minghao'ya dil çıkarıp arkadaşının elinden pastayı alarak arkasını dönerek çatının minderleri olan yere gidip oturdu ve pastayı yemeye başladı.
Minghao ve Dokyeom arkasından gülerek geliyordu.
"Ya! O benim pastam ilk benim yemem gerekmez mi?"
Dokyeo, Mingyu'ya gülerek stem ediyordu.
Sonunda üçü de yerleştiğinde beraber gülüşüp, sohbet edip, pastayı yediler. Sonra Dokyeom konuşmaya başladı.
"O önemsiz kişi yüzünden sizinle tartıştığım için üzgünüm. Bildiğin bir anda beynim yıkanmıştı kendime geldiğimde artık çok geçti çünkü tartışma bitmişti ve siz de gitmiştiniz. Çok pişman oldum, içim içimi kemirdi bir daha benle konuşmayacaksınız diye. Tekrar özür dilerim."
"Özür dileme önemli degil. Biz sana küsüp sen terk eder miyiz sence? 3'ümüz 5 yaşından beri beraberiz ufak tartışmalar tabiki yaşayacağız bu ilk tartışmamız değil sonuçta. Mingyu sen de bir şey söylesene pasta yemeyi bırakıp, tekrar ağlamaya başlayacak Dokyeom."
Mingyu hemen ağzındaki bitirip konuşmaya başladı.
"Sakın ağlama Dokyeom seni burada bırakıp giderim bir daha da gelmem bak buraya. Neyse, biz birbirimize her zaman beraber olmak için söz verdik seni niye bırakalım. Hatta bize 3 mezar bile ayırttım orda da rahat bırakmayacağım sizi. Simdi hadi kaldır popunu seni doğum günü hediyen olarak dünyadan soyutlayacağız. Nereye diye sorma biz de bilmiyoruz arabam bizi nereye götürür ise oraya."
Üçü de Mingyu'nun arabasına binip Mingyu'nun boş yollarda araba sürmesini izlediler. Saat 3'e geldiği icin yollar boştu. Saatler boyunca arabada sayamayacağım kadar çok şarkı dinleyip arabada eğlendiler.
Bir süre sonra Mingyu arabasını boş arsaların olduğu yere park etti. Oradaki arsaların birine oturup beraber güneşin doğumunu seyrettiler
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Orada bir sürü fotoğraf çektiler ve biraz da orada eğlendiler. Oraya buraya koşuşturdular, virbirlerine çiçeklerden taç yaptılar ve dahası...
Dokyeom yaşayabileceği en güzel doğum gününü yaşadı o gün. Arkadaşlarına minettardı. Onlar olmasa ne yapacağını bilmiyordu.
"18. yaş günün kutlu olsun Dokyeomie. Her zaman seninle beraber olacağız. Seni seviyoruz. Arkadaşlarınla, sonsuza kadar!"
"Arkadaşlarımla, Sonsuza kadar!"
Bu da böyle içimden gelmişti yazayım dedim. Kimin yüzünden tartıştıklarını sizin hayal gücünüze bıraktım. Umarim hikayemi seversiniz görüşmek üzere öptüm sizi by😽
