Bölüm 8

661 56 90
                                    

Felix arkadaşlarının yanından ayrılırken çok göze batmamaya çalışmıştı. Minho, Chan ile buluştuğunu öğrenirse olay çıkarabilirdi. İkisinin kavga etmesini en başından beri istemiyordu. Son senelerinde cidden iyi olmazdı. Diğerlerine tuvalete gideceğini söyledikten sonra Chan ile sözleştikleri mekana gitti. Burası genellikle son sınıflar ve yurtta kalanlar tarafından sigara içmek için kullanılıyordu. Geldiği yerde Chan hariç kimse olmadığını görünce hem derin bir nefes almış, hem de biraz gerilmişti. Geçen seferki olayların etkisi çoğunlukla geçse de hala etkisi az çok devam ediyordu. Chan ağzında bitmek üzere olan sigarayı o gelince son bir nefes aldıktan sonra yere atmış, ardından üzerine basarak söndürmüştü.

"Sigara kokusunu sevmediğini duydum."

Sakince kafasını salladı. Gerçekten sigara kokusu hoşuna gitmiyordu. Seungmin bazen içmek istese de onun yanında içmesine izin vermediğinden dışarı çıkıp içiyordu.

"Ne yaparsan kendini daha iyi hissedersin? Ya da ne yaparsam?

Chan ona bu soruyu sorarken samimi gözüküyordu. Ne isterse istesin yapacak gibiydi. Böyle bir soruyla karşılaşmayı beklememişti. Yine özür diler, reddedince gider diye düşünmüştü. Daha iyi hissetmek için ne yapması lazımdı? Aklına gelen fikirlerle sırıtmaya başladı. İyi hissetmesi için yapabileceği çok şey vardı. Ama en başında bütün kitaplarda olan bir klişeyi gerçekleştirmek istiyordu. Her zaman bunu yapacak birini istemişti. Bir keresinde Jeongin'e yapmayı denemişti ama az kalsın dayak yiyordu.

"Bir hafta kölem ol."

Chan onu onaylarcasına kafasını salladığında yanına yaklaştı. Onu söyletmeden direk kabul etmesi hoşuna gitmişti. Chan onun gerçekten iyi hissetmesini istiyordu. Yaptığında dolayı pişmanlık duyduğunu en başından beri biliyordu. Ona doğru yürürken her adımı çok dikkatli bir şekilde izleniyordu. Onunla her bir araya geldiğinde aralarında bir çekim oluşuyordu. Sebebini hala çözemediği bu çekim onu etkiliyordu. Eğer kendisine öyle davranmamış olsaydı ondan etkilenebilirdi. Tam karşısına geldiğinde çocuğun gözlerinin içine bakmaya başladı. Hiçbir şey söylemeden yavaşça eğildiğinde karşısındaki çocuğun gözlerini göremese de kocaman açıldıklarında tahmin edebiliyordu. Kemer hizasında durduğunda utançtan yanaklarının kızardığını hissetse de durmadı. Sonuçta zamanında o da durmamıştı. İki elini de Chan'in kemerine attığında yukarıya doğru baktı. Hareket eden adem elmasını gördüğünde gülümsemesi daha genişledi. Elinin biriyle tişörtün ucunu kaldırdı ve diğer eliyle karşısındaki çıplak tene dokundu. Chan'in de yabancı olduğunu ve İngilizce'de akıcı olduğunu biliyordu. Beyaz tendeki kasları yavaşça okşarken fısıldayarak İngilizce konuşmaya başladı. Sesi de bununla beraber kalınlaşmıştı.

"Göz çizmek için ne kadar mükemmel bir yer."

Her zaman bakımlı ve uzun olan tırnaklarını çıplak tende gezdirdi. İşaret parmağını iz bırakacağından emin olarak batırdığında bir mırıldanma sesi duymuştu. Sesi umursamadan parmağıyla bastırarak çizmek istediği gözü aceleye getirmeden tamamladı. Bitirdikten sonra eserine bakma fırsatı yakalamıştı. Beklediğinden de belirgin olmuştu. Yapmasına gerek olmadığını bildiği halde dudaklarını gözün üzerine bastırdı. Yumuşak dudaklarına değen tenle gözlerini birkaç saniye için kapadı.  Hafifçe sürdüğü ruj da gözün üzerine eklendiğinde ayağa kalktı. Kendisine büyülenmiş gibi bakan çocuğa kalın sesini inceltmeden konuştu.

"Yarından itibaren kölemsin."

———————————————————————————

Chan: Haaimdiw

Jisung: Rahmetliyi nasıl bilirdik

Hyunjin: İyi bilirdik

Changbin: İyi bilirdik

Jisung: Felix gülümseyerek geldi

Jisung: Bence yaptılar

Hyunjin: Okuldayız aq

Jisung: Sus

Jisung: Hayallerimde yaptılar

Changbin: Ne yaptilar lan

Changbin: Dökül

Chan: Hqsiwkslwnsıwpna

Chan: OwnPqnqpwnspwnsos

Hyunjin: Bozulmuş bu

Hyunjin: Ayarlarına geri döndürmek lazım

Jisung: Chan ya konuşursun ya da Felix i öperim

Changbin: Ben böyle tehdit görmedim amk

Chan: LAN

Chan: DUE

Jisung: İşe yarıyor ama

Chan: YA ANANI JISUNF

Hyunjin: Düzeldiğine göre anlat

Chan: *ses kaydı*

Jisung: MASUM DEDİĞİMİZ ÇOCUK

Jisung: YUH AQ

Jisung: BEN BİLE BU KDAR YAPMADIM

Changbin: ABİİİİİ

Changbin: HAYAL ETTİM DE

Changbin: ATEŞ BASTI

Hyunjin: BENİ DE BENİ DE

Hyunjin: MİLLET NELER YASIYOE LN

Hyunjin: YASTIĞIMA SARILARAK AĞLİCAM

Jisung: Chan tamam böyle bir olay yaşadıktan sonra istemiyor olabilirsin ama derse gelmelisin

Chan: Ya bir dk

Chan: Şeyi demeyi unuttum

Chan: O öyle eğildiğinde

Chan: Ben yanlış anladım

Chan: Ve azıcık etkilenip

Chan: Sertleşmiş olabilirim

Hyunjin: OWNSPWKAPWKWPKW

Changbin: A WOWMSPWMWPWKQPLQPQKSK

Jisung: SALAK AQ BU ÇOCUK EKSNWOWKWOSN

Chan: SİZİN BAŞINIZA GELSE

Chan: SİZ DE AYNISINI YŞARDINIZ

Changbin: Doru söylüyor

Hyunjin: Ben düşünerek bile bir yükseldim su an

Hyunjin: Jisung gelsene bir tur sikeyim

Jisung: Orsbu muyum ben

Changbin: Sorman hata

Jisung: Haklisin

Jisung: Chan sen de çok bekleme

Jisung: Çoğunluk sınıfa çıktı

Chan: Tamam gelirim birazdan

Hyunjin: Doğru ilk bir tuvalete uğraması lazım ;)

Chan: Size anlatmayacaktım..

Gözler | Chanlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin