Bölüm 3, Yeniden doğuyor.

133 26 58
                                    

🌻🌻🌻

Nara, Japonya

Yoongi'nin ayağı çoğunlukla olduğu gibi yine gaz pedalının üzerindeydi ve Ford arabalarıyla 95. otobanda hızla yol alıyorlardı. Nagoya'ya gibi büyük bir eyaleti geçip sonraki en kalabalık şehir olan Nara'ya geldiklerinde Yoongi etrafı izlemeye başladı. Yolun iki tarafında da sık çam ormanları vardı ve dolunay ışığı, ağaçların tepelerini gümüş bir örtü gibi kaplıyordu. Yoongi sebzelerin üstüne örtülen yağlı kağıtları anımsadı.

Otobanda yola devam ederlerken bir geyik çıkabilir uyarısının yanından geçtiler.

"Geyik mi?" dedi Yoongi Andre'ye bakarak.

Andre gözlerini açmadı. "Nara'da çok geyik vardır. İçlerinden birine çarpmak istemezsin. Ağırlıkları bu Ford'unkinden fazladır sanırım. Ayrıca fena öfkelidirler, göz açıp kapayana kadar adamı öldürebilirler."

"Nerden biliyorsun? Daha önce hiç denk geldin mi?"

"Hayır, ama Hayvanlar Âlemi belgeselini severim."

Bir yarım saat daha yola devam ettiler. Yoongi sürekli etrafı izliyordu. Soldan sağa, arkadan öne. Tıpkı bir insan-radar gibiydi. Bu öylesine içime işlemiş bir alışkanlıktı ki Gizli Servis'ten ayrıldıktan bunca zaman sonra bile üzerinden atamamıştı. Gözlem sizi tedbirli kılardı ve tedbirli olmaktan hiçbir zaman zarar gelmezdi; özellikle birileri sizi öldürmeye çalışıyorsa ki Andre ve Yoongi'yi öldürmek isteyen birileri hep olurdu.

"Bir şeyler yolunda gitmiyor," dedi Yoongi.

Andre gözlerini açtı. "Ne gibi?" diye sordu kendi hızlı yol taramasını yaparken.

"95. otobandayız. Burası Nagoya'dan Nara'ya kadar devam eden uzun bir yol; büyük bir seyahat rotası. Tatilciler için doğu sahil şeridinin ana güzergahı."

"Evet, ne olmuş?"

"En az yarım saattir iki yönde de hiç araç yok, sadece biz varız. Nükleer savaş vardı da bize mi söyleyen olmadı, nedir?" Parmağıyla radyonun otomatik tarama düğmesine bastı. "Haberleri duymam lazım. Medeniyete ihtiyacım var. Burada bizden başka yaşayan insanlar olduğunu bilmeye ihtiyacım var."

"Sakin ol. Buralar izole yerler. Eyaletler arası olsun ya da olmasın. Yani bir sürü alan, bir avuç insan. Çoğu kişi de kıyı şeridine yakın yerlerde, geldiğimiz taraftaki kısımda yaşıyor. Eyalette geniş alanlar var ama ikamet edenlerin sayısı az. Bir kaç kilometre kuzeye doğru ilerlersen ortalık oralarda daha da tenhalaşır. Otoban ta Nara'da bitiyor. Sonra bir 1. Yol'u izlersen de Pasifik Okyanusun sınırının kuzeyine kadar gidersin."

"Orada ne var?"

"Aogashima Adası, Hachijō kasabası ve İzu."

"Geyik?" Diye sordu, ama bu tatlı ifadesi neredeyse Andre'nin gülümsemesine neden olacaktı. Ancak onu ciddiye alması gerektiğini ve korkusunun hafiflemesi için istifini bozmamaya özen gösterdi.

"O da vardır sanırım. Neyse ki oraya kadar gitmeyeceğiz. Çok uzak."

"Şhizuoka'ya uçamaz mıydık? Orada havaalanı var, değil mi? Ya da Yamanashi'ye?"

"Direk uçuş yok. Çoğu iki ya da üç aktarmayla geliyor. Kuzeye gitmeden önce en güneye, Tokyo'ya uçmak zorunda kalırdık. Oradan da Yokohama'ya üzerinden geçmek zorunda kalırdık. Orası daha riskli. Hem oradan gitsek bile oradan buralara gelmek zorunda kalırdık ve 95 kâbus gibi olurdu. En hızlı ve en emin rota bu."

Yoongi, Andre'nin olduğu tarafa keskin bir bakış attı. Alay dolu ama aslında biraz etkilenmiş olduğunu gizlemek adına dilini ağdalayarak ona, "Faydalı bilgiler pınarı gibisin. Japonya'ya bayağı geldin galiba?" demişti.

Dead ExperimentHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin