Giriş

131 13 6
                                    

Lanet olsun,lanet olsun.

Neden her genç kız gibi istediğim saatte kalkamıyorum.

Neden her genç kız gibi istediğim şeyleri giyemiyorum.

Sinirlice dolabımı açtım.Dolabımı açmamla yüzüme resmen bir çiçek bahçesi hucum etti.

Babamın ,diktatör babamın yüzünden cici kız elbiselerim ve az topuklu ayakkabılarımdan başka bir şey yoktu.

Neymiş,her kız bir çiçekmiş.O yüzden çiçekli,böcekli elbiseler giymek zorundaymışım !

İçlerinden en sade koyu lacivert çiçekli bir elbise çıkardım.Altıma da dizimin altında biten beyaz muz çorabımı geçirdim.

Elime telefonu alıp saate baktım.5 dakika sonra babam gelip.Odamın kapısını açıcaktı.

Galiba,babam kadar dakik bir erkek görmemiştim.

Hızlıca tarağı elime alıp.Aynanın önüne geçtim.Doğal turuncu saçlarımı taradım.

Babama göre turuncu saçlar.Çok ilgi çekiciymiş.Kaç defa saçlarımı boyatmaya kalktı.Ama her defasında boyatmadım.Zaten benim üzerimde tek değiştiremediği şey saçım.

Babam ilgi çekici şeyleri sever.Ama fizik olarak değil de ,zeka olarak.

Babamın gözüne batmaması için turuncu saçlarımı hemen tek örgü yaparak ördüm.Sağ omzumda bıraktım.

Havaya güven olmadığı için üzerime gri deri montumu giydim.Ayakkabı olarakta az topuklu ,babaanne ayakkabılarını andıran o iğrenç ayakkabıları giydim.

Çantamıda sırtıma taktığım anda babam kapımı sertçe üç kere vurdu.Üç kere vurunca babam oluyordu.İki kere vurunca annem.Dört kere de vurunca ben oluyordum.

Aynaya bakarak yüzümü buruşturdum ''Geliyorum.'' dedim.Sonra çakma bir gülüşle kapıya yöneldim.

Hayatım gerçekten sıkıcı ve demodeydi.

Babam önde ben arkada evden çıktık.Annemi görmemiştim.Genel de çalışma odasında çalışıyordu.

Babamla arabaya bindik.O sürücü koltuğuna bindi.Bende tam arkasında ki yere oturdum.

Okula gidesiye kadar babamın çenesini çekecektim.Normal de kulaklık takardım.Dinlemiş numarası yapardım.Ama şuan saçlarım örgülüydü.

O yüzden okula kadar onu dinlicektim.

Arabayı çalıştırdı.Park halinde olan arabayı hızlıca ,pratik hareketlerle yola çıkardı.Dikiz aynasından bana baktı.

Evet,şimdi başlıyoruz.

''Bugün okuldan sonra ,yemeğe çıkıcaz.Seni iş arkadaşımın ailesiyle tanışırıcağım.Eğer seni alamazsam.Direk eve git.Güzel giyin.Saçlarını da ilgi çekmiyecek bir şekilde topla.Yüzüne sakın bir makyaj malzemesi bile değdirmiceksin.Kontrol edicem.

Annenle uyumlu giyinin.''

Kafamı aşağı indirdim.Ve gözlerimi devirdim.

''Bana gözlerini devirme! Senin iyiliğini düşünüyorum.''

Bla -bla

Babam ,hem Alman hem de İngilizdi.Ama Türkiye'de işleri olduğu için .Türkçe de biliyordu.Zaten bu diktatörlüğü hem İngiliz ,hem Türk,hem Alman karışımıydı.Büyükannem Alman ve Türk'tü.Büyük Babam ise İngiliz ve Alman'dı.Babama bu diktatörlüğü Büyükannem öğretmişti.

Büyükannem bize ne zaman gelse ,ya evden kaçardım.Ya da ders çalışma bahanesiyle odama kapanırdım.Gidesiye kadar da çıkmazdım.

Bir diktatörü yeterince çekiyorum.İki diktatör yan-yana gelince hiç çekilmez oluyor.

Özgür DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin