Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
sevgilim: günaydın ne zaman eve geleceksin
bebeğim💗: bir saate evde olurum güzel aşkım
sevgilim: acele etmene gerek yok hazırlanıp çıkacağım
bebeğim💗: nereye
sevgilim: doğum günüm| dışarıda namjoon ile işimiz var
bebeğim💗: tamam o zaman kolay gelsin sana gelirken bir şey istiyor musun
sevgilim: hatırlamıyor şaka gibi| yok istemiyorum
🌸
deltama doğum günü!
hoseok: her sey hazir alo
namjoon: ağlıyor amk bunu mu çekicem
jay: niye ağlıyor ki eniştem ağlamasın intihar ederim
chim: AĞLIYOR MU 😭😭😭😭
siz: sakin ol plana güven güzel bir akşam olacak o yüzden aglayabilir
yoongi: zorba midir
yugi: hala bekliyoruz bu pasta gerekli miydi ya
seokjin: evet?
siz: evet?
chim: pastanın üstünde "türünün en güzel örneği" yazması gerekli miydi
siz: onun sayesinde on yargilarimi yiktim aylardir plan yapıyorum karismayin yürüyün gidin
jay: SENİN YÜZÜNDEN NEFRET EDİYO BENDEN TAEHYUNG HYUNG
yoongi: herkesten nefret ediyor sorun etme
seokjin: senden ayrı bir nefret ediyor orası ayrı
jay: oh içime su serpildi ML MİSİNİZ YA özür dileyeceğim
namjoon: hala ağlıyor işlemleri hızlandırabilir misiniz? sinirlerim bozuldu
chim: aşkım sakin olur musun
namjoon: işlemleri hızlandırmasanızda olur yerim seni
hoseok: iğrençler susun ya
siz: ne giyeceğime karar veremedim
namjoon: emin ol şu an sorun etmeyecek
yoongi: giyinme aşkım en güzel sürpriz o olur ona
siz: giydiklerimi cıkarmayı seviyo taehyungum
hoseok: kusucam simdi
yugi: YOLLU OLUYO İMDAT
siz: yarım saate geliyorum tamam mi
yugi: pastayı aldım şimdi
siz: tamam ben de hazırlanıyorum
Son kez her şeyi kontrol etmeleri gerektiğini söyledikten sonra aynanın karşısına geçip kendimi süzdüm. Son bir haftadır Taehyung'un doğum günü için plan yapıyordum ve bu ana kadar hiç bir sorun çıkmamıştı.
O kadar iyi oynatmıştım ki doğum gününü unutabileceğimi düşündürmüştüm. Beraber bir çok anı biriktirmiştik,beraber gülüp beraber ağlamıştık hatta bir keresinde ayaklarımız birbirine takılıp yere bile düşmüştük. Bu yüzden onunla yaşadığım hiç bir şeyi istesem bile unutamazdım. Deltalardan nefret ederken bir deltaya aşık olmuştum ve ilk kez bir ön yargım bu kadar hızlı bir sevgiye dönüştü.
Aynada kendimi süzmem bittikten sonra taksiciye aşağı indiğimi haber verip merdivenleri adımlamıştım. Arabaya bindiğimde bana attığı mesajı gördüğümde yüzümde istemsizce bir tebessüm oluştu.
Doğum günümü kutlayalım mı?
Mesaja cevap vermeyip çıktıktan sonra taksiciye parayı uzatıp kafenin birazcık gerisindeki kuyumcuya girmiştim. Taehyung'a kalsa her şey sonsuza kadar rafa kaldırabilirdi çünkü onun gözünde fazlasıyla toydum. Bu yüzden onun bana evlilik teklifi etmesi yıllarımızı alırdı ve ben bu kadar sabırlı biri değildim.
"Yüzükler için gelmiştim hazırlar değil mi?"
"Hazır efendim,hemen getiriyorum" başımla onaylayarak etrafta gözlerimi gezindirmeye başlamıştım. İçimde onlarca duyguyu barındırıyordum ve kusursuz olmasını istediğim bir evlilik teklifi vardı. Kendimle iç savaş halindeyken gelen yüzük kutusuna gülümseyip teşekkür edip geri kalan 10 dakikalık yolu yürümeye başladım.
Üstümde takım elbise bir elimde çiçek bir elimde yüzükle gerçekten bir eş adayı gibi gözüküyorum. Kafenin önüne geldiğimde yavaş yavaş soluklanıp içeri girdim. Taehyung'un sırtı bana dönük kahve fincanıyla oynuyor ve hayatı sorguluyor gibi duruyordu daha fazla onu bu halde görmek istemediğimden adımlarımı ona doğru hızlandırdım.
Sağ omzuna dokunup "Merhaba bakabilir misiniz?" dememle birlikte başını kaldırmış ve şaşkınca unutmamışsın diyip boynuma ellerini dolamıştı.
"Asla unutmayacağımı bilmen gerekir akıllım"
"Çok güzel kokuyorsun" bunun tam sırası olacağını düşünüp kollarından sıyrıldıktan sonra dizlerim önüne çöküp benimle evlenir ve benimle sonsuz olur musun? sorusunu sormuştum.
Hoseok iğrenir bakışlar atarken Taehyung sadece beni izliyor ve herhangi bir tepki vermiyordu. Jiminin dürtmesi ile dizlerini kırıp boylarımızı aynı hızaya getirdikten sonra dudaklarını dudaklarım ile buluşturmuş ve cevabını bu yolla vermişti.
"İğrençsiniz pasta yiyip gitmek istiyorum sadece"
"Jungkook sen sahip olduğum en güzel şeysin" elleri saçlarımı bulmuş ve aynı anda ağlamaya başlamıştık. Hiç bir şey söylemiyor sadece dudaklarıma ve boynuma öpücükler verip ağlamaya devam eden sevgilime "Senin edeceğin yoktu ben ettim nasıl beğendin mi?" gözlerimi kırpıp gülümsemesine sebep oldum.
"Beni dünyanın en mutlu adamı yapıyorsun ve henüz bunları istemediğini düşünüyordum yine beni yanılttın ama inan bunu beklemiyordum" dediklerine karşı elini tutup masaya oturmasını sağlayıp şok etkisinden çıkamadığımız için takamadığımız yüzüklerimizi hiç çıkarmayacağına söz verdirerek ait olduğu yere takmıştım.
Birbirimize ait olan ellerimiz de artık bir simge vardı.
🌸
bok gibiydi özür dilerim asla düz yazı yazmayacağım
