Hyunjin sabah erkenden kalkıp Seungmin'in fakültesinin önünde onunla "tesadüfen" karşılaşmayı bekliyordu.
Genellikle sabahlari fakülteye Felix'le beraber gelir sevgilisini fakültesine bırakır ve kendi fakültesine giderdi ama bugün Felix'in dersi geç başlıyordu.
Hyunjin bunu fırsat bilerek Seungmin'le yakınlaşmak için onu bekliyordu. Ama Seungmin'i görürse ne yapacağı hakkında tam bir fikri yoktu.
Seungmin elinde büyük ve ağır gözüken bir çantayla fakülteye doğru yürürken Hyunjin onu görmüş ve ona yardım etmek için yanına doğru gitmeye başladı.
"Ağır gözüküyor istersen yardım edeyim."
Seungmin, Hyunjin'in yüzüne onu hatırlamak istermiş gibi bakmış ve sonradan gülerek "Olur." demişti.
"Çanta gerçekten ağırmış. Ne var içinde böyle?"
"Üzgünüm ağırsa alayım."
"Taşıyamayacağım kadar ağır değil merak etme sadece içinde ne var onu merak ettim."
"Perfonmans ödevi için malzemeler falan var."
"Perfonmans ödevin adam kesmek falan sanırım."
Seungmin ortama hafif bir kıkırtı bıraktığında Hyunjin ona bakmış ve dünyadaki en güzel şey olduğuna kanaat getirmişti.
"Matkap falan var içinde ağır olan onlardır."
"Diş hekimliği okumuyor muydun matkabı ne yapacaksın?"
"Model falan yapıyoruz çok saçma ama işte."
Hyunjin fakülteye geldiklerini fark ettiğinde hafif bir üzüntüyle konuşmaya başladı.
"Fakültene geldik. Seninle daha çok zaman geçirmek isterdim."
Seungmin onun üzüntüsüne sevinip telefonunu çıkardı.
"Istersen numaramı verebilirim?"
Hyunjin mutlulukla telefonunu çıkardığında Seungminle numaralarını birbirlerine vermiş ve vedalaşmışlardı.
Hyunjin dersleri bittiğinde markete uğrayıp Felix'in sevdiği abur cuburlardan almış ve eve gitmeye başlamıştı.
Yolda aklını karıştıran soruların en büyüğü "Seungmin mi? Felix mi?" miydi. Buna cevap vermek için erken olduğunu düşünüp eve girmişti.
"Aşkım ben geldim."
Felix koşarak ona sarıldığında onu kucağına almış ve oturma odasına doğru ilerlemeye başladı.
"Bugün neler yaptın?"
"Her zamanki sıkıcı şeyler. Sen?"
"Seni özledim."
"Sadece beni mi özledin tüm gün?"
"Evet."
Hyunjin onu gülerek koltuğa bırakmış ve abur cuburları hazırlayıp oturma odasına geri dönmüştü.
"Bu sefer ne izleyelim canım?"
"Korku filmi."
"Felix ama sen korkuyorsun."
"Olabilir."
.
duzyazi olmuo yazamiom texting yapcm🤪🤪🤪
