🖤♥️

48 5 8
                                    

Çok çok eski zamanların birinde bi kız varmış. Çok güzelmiş bakan bir daha bakarmış bu kıza. Ama asla kendi güzelliğinin farkında değilmiş. Kıvırcık saçları kahverengi büyüleyici gözleri varmış. Çok uzak diyarlarda oturan bir kız daha varmış. Bi gün bu güzel kızın ününü duymuş. Her geçen kişi onu konuşur olmuş nasıl duymasın ki. Kendi kasabasındaki tüm kızlar onu görmeye gidiyorlar, yakından ne kadar daha güzel olduğunu anlatıyorlarmış. Ama bu güzel kız herkesi reddediyor gelenleri büyük bir hüzün ile kendi kasabalarına dönmelerini sağlıyormuş. Bir gün bu kasabadaki kız merak etmiş. "O kadar güzelse gösterin bakalım"demiş. Bunu duyanlar koşmuşlar getirmişler fotoğrafını. Kız inanamamış, hep abarttıklarını düşündüğü kız meğerse dünyalar güzeliymiş. Gözlerine bakınca kaybolmuş gözlerinde. Almış eline gitarını hemen, bir şarkı yazmış. Adeta sözler dilinden dökülmüş. Demiş ki "gözlerine baktığımda kayboldum o yolda, kahvenin en sevdiğim tonuna rastladım orada". Her cümlesini bitirdiğinde yeni sözler aklına gelir olmuş. Şarkılar yazmış bir sürü. Şarkılar söylemiş ona, duyamayacağını bile bile söylemiş. Bir gün iham perisini o da görmeye gitmek istemiş. Ama ya onu da reddederse diye cok korkmuş. Tüm cesaretini toplayıp gitarını sırtlamış ve yola koyulmuş. Uzunca saatler süren bu yolculuğun ardından gelmiş bu güzel kızın kasabasına. Evinin önünde durmuş. Derince bir nefes almış ve elini kapıya götürmüş. Çalamamış, çok korkmuş. Oturmuş kapının önüne, çıkarmış gitarını. Söylemeye başlamış "yıldızlar sana tapar gecem sensin karanlık siyah". Şarkıyı duyan kız penceresini açmış izlemeye başlamış. Şarkı bitince bağırmış kapıya doğru "senin adın ne"diye. Kız susmuş, susmuş ve büyülenmiş. İlham perisinin ses tonu o kadar güzelmiş ki tüm gün tüm gece dinlese hiç şikayetçi olmazmış. Penceredeki kız tekrar bağırmış "merhaba". Dünyaya geri dönen kız zorlukla cevap verebilmiş "m-merhaba". Kızı iceri davet etmiş. Girmiş ve tanışmışlar. O an ikisi de aşık olmuş birbirlerine ama söyleyememişler, utangaçmış ikisi de. Güzel kız elini uzatmış ve diğeri de tutmuş. İkisinin de kalp atışları odayı doldururken konuşmaya çalışıyorlarmış. "Buralarda mi oturuyorsun" demiş. "Yok çok çok uzaklardayım" diye cevap vermiş. "Neden buraya geldin"demiş kız. Çok utanmış, bi an dememeyi bile düşünmüş ama bu utanmanın biraz yersiz olduğunu fark etmiş sonradan. "Senin için" diyebilmiş en sonunda. Anlamayan gözlere bakmış kız. "Sen benim ilham perimsin, şarkı yazmama sebebimsin" demiş. Kız büyülenmiş bir ifadeyle bakmış "az önceki şarkı bana miydi" demiş. Kız da utangaç bir şekilde başını sallamış. Tuttuğu elini dudaklarına görmüş ve hafifçe öpmüş. "Sanırım kalbime bir şeyler yapıyorsun" demiş. "Senin kalbime yaptıkların yanında az kalır" demiş. Birden kar fırtınası bastırmış. Dışarı çıkmışlar. Küçük bir kartopu savaşı ardından uzanmışlar yere. İkisinin de aklında aynı şey varmış ama utangaçlıkları biraz engel oluyormus bu duruma. En sonunda güzel kız bunu yenip yaklaşmış kıza. Dudaklarını kızın dudaklarına bastırmış ve yavaşça öpmeye başlamış. Kız da karşılık vermiş. Çok uzun süremeyen bu öpüşmeleri kasabadakilerin sesleriyle bitmek zorunda kalmış. O tarafa doğru gelen genç yaşlı çocuklardan oluşan insan topluluğu başlarına dikilmiş. Kız, kızın elini tutmuş ve herkese sevgili olduklarını ilan etmiş bir bakıma. Bunu anlayan kızlar ne kadar üzülse de kasabanın kalanı mutluluk içinde onlara bakmış. Bu cok güzel geçen günün ardından dönmesi gerekmiş. Karın da biraz yavaşlamış olmasıyla veda etmesi gerektiğini anlamış. İstemeye istemeye kapıya yürürken kıza bakmış. Sarılmışlar, sımsıkı sarılmışlar. "Mektup yazacağım"demiş. Birlikte ağlamaya başlamışlar. Yanındayken birbirlerini özleyip ağlamışlar. Bu uzun veda sonucu kız ordan ayrılmış. Tüm yol onu düşünmüş. Evine vardığı gibi almış eline kağıdı mektup yazmaya başlamış. Koşarak göndermiş mektubunu. Mektuplarla yıllar geçmiş. Asla birbirlerini bırakmamışlar. Arada birbirlerini görmeye gelseler de bu çok fazla olamıyormuş maalesef. Bu yılların ardından birlikte yepyeni bir hayata başlamışlar. Birlikte bir ev almışlar kendi ülkelerine upuzak bir ülkede yeni bir hayat kurmuşlar. Eski günleri hep hatırlamışlar ama, asla o bol özlemli günleri unutmamışlar ve her hatırladıklarında sımsıkı sarılıp yanında olduğuna şükretmişler. İki kızları olmuş. Birlikte gülmüşler birlikte ağlamışlar. Birlikte çok güzel bir hayat yaşamışlar

Ayın gecede kayboluşu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin