Garson/1

209 10 11
                                    

Multimediada Beren

Düğün salonuna geldik arabadan indim annemin yanına gidip içeri girdik vallaha kadın zengin yere gidiyo burda düğün yaptırıyosa ohooo
"Forever Eat Husband Many"
İngilizcemi konuşturdum bee
İçeri girince Nesrin Ablanın annesi ve babası iki kadın ve adamla annem sarıldı bende sap sap durdum en nefret ettiğim şey ya annem kokumdan dürttü bi masaya oturduk of çabuk bitse bari

-------------
Telefonumu bıraktım ne sıkıcı düğün ya yemek servisi başladı garsonlar suları dolduruyodu eee bize yohmi
Bi garson gelip suları dolduruyodu yemek servis ediyoduki tabağı koyarken kolu bardağa çarptı ve suyun yarısı üstüme döküldü

"Ya mal mısın yaa " diye kafamı kaldırıp çocuğa baktım yok artık bendeki şansda mübarek çocuk çok yakışıklıydı
"Ya çok pardon isteyerek olmadı diye peçeteyi bana uzattı üstümü sildim neyse çok dökülmemiş lavoboya doğru gidiyodum annem arkamdan seslendi ama duymadım garson çocukta peşimden geliyodu

"B-ben özür dilerim "
hızla lavoboya girdim üstümü kuruduğu kadar kuruttum lavabodan çıkıyodum ki yine garson çocuk

Ne var dercesine baktım elini ensesine
Götürdü
"Ya çok pardon ben -" sözünü kestim
"Önemli değil dedim ya kurudu zaten"
diyip masaya doğru gittim oturdum yemeğide bişey olsa:/

Aradan 10 dakika geçmişti telefonum çalmaya başladı anneme söyleyip düğün salonundan dışarı çıktım

"Alo "
"Alo Beren"
"Kimsiniz çıkartamadım ben"
"Beren lütfen affet beni "
"Ya bıkmadın mı Umut yeter aramaktan vazgeç seni sevmiyorum artık bıktım arama artık yeter !" Dye bağırarak telefonu çantama fırlattım ağlıyodum neydi şimdi bıkmıştım artık bıktım BIKTIM SENDEN İSTANBUL
"YETER ARTIK YETER " diye bağırdım
Ağlamaktan bıktım usandım artık arkamı dönüp gidicekken şu üstüme su döken Garsonla karşılaştım gözümü hemen sildim içeri giriyodum ki önüme geçip girmemi engelledi

"Ağlıyo musun "
"İlgilendirir mi" diyerek devam ettcektim ki
"Anlat belki rahatlarsın "
"Üstüme su döken mal birisine mi"
"Yakışıklı demek istedin herhalde"
"Yoo "
"İstersen anlat sen bilirsin "
"Bıktım anlıyo musun bu hayattan bu yerden boşyere yaşamaktan her dakika ağlamaktan mutsuzken bile mutluymuş gibi davranmaktan herşeyden bıktım "
kenardaki taşa oturdum yanımada o oturdu sahi adı neydi sanki aklımı okumuşçasına elini uzatıp
"Anıl " dedi uzattığı eli tutup
"Beren bende " dedim.....
Sanki bi garip olmuştu ister istemez gülümsedim
"Beren gülmek sana yakışıyo "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 26, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GARSONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin