"Anlatamıyorum. Anlatamamamın sıkıntısı içimdeki telaşı kat be kart artırıyor.. seni en çok ben seviyorum desem, en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en.. Ne en? İçimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. Oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. Anlatabildiğim kadarını... Anlatabildiğim kadarıyla ne yapabilir? Birer çay içilebilir belki.." -alıntı: ||Tesirsiz parçalar - Ali Lidar. \\
-10:10
*Milena yüzünü yakan güneşle homurdanıp yatağında diğer tarağa dönerken kolunu istemsizce yastık niyetine yanında yatan küçük bedene atıp dudak büzdü.*
*Onun şöyle bir sorunu vardı uykudan uyanamıyordu kolay kolay.*
*Jungkook çoktan uyanalı yarım saat olmuştu ama yerinde duruyordu tuvalete gitmesi gerekiyordu ama kendini tutuyordu. Çünkü ağabeyinden öyle görmüştü biriyle eğer yatıyorsa o, uyanana kadar hareket edemezdi uyandırmak yasaktı.*
*İç çekti ufak beden.*
*Bakışları yerde yer yatağında yatan bedene gitmesiyle tam ağzını aralayıp seslenecekti ki durdu bağırmaktı bir uyandırma eğlemiydi Sonuçta.*
*Rex Hyungu neredeydi? Neden gelip kendisini kontrole gelmiyordu?*
*Yeniden iç çekip kollarını bağlarken odanın kapısı açılmasıyla hemen bakışlarını gördüğü bedenle Kocaman gülümsedi.* "Hyungçuk!"
*Rex'in bakışları anında küçük kardeşine giderken işaret parmağını kendi dudaklarına götürüp ardından dudaklarını oynattı.* "Sus."
*Sesiz adımlarla onun yanına gelip yavaşça mileanın kolunu yatağa bırakırken büyük ellerini Jungkookun beline yerleştirip kucağına alıp kulağına fısıldadı.* "Acıktın değil mi?"
*Onlar hep erken kahvaltı ederlerdi ve erken uyurlardı kurulu bir düzenleri vardı bakışları kusursuz güzelliğe kaysada şuan dikkatini en çok kucağındaki ufaklığına vermişti.*
*Milena yemek yemesede olurdu gelişmişti daha uzamazdı ama Jungkook daha bebekti günün her saati yemek yemeliydi.*
"Iıımm.. " *Küçük beden elini üsten penisine atıp yüzünü buruşturdu.* "Tutamayacağım daha fazla Hyung.." *dudak büzüp alt dudağını ısırdı.*
*Rex bu görüntüye göz devirip kardeşini yere indirip poposuna hafifçe birkaç defa vurdu.* "Git."
*Jungkook sanki yıllardır bu anı bekliyormuş gibi elini hala penisinden çekmeden koşarak odadan çıkarken Zayıf bedende Jimini uyandırmamaya özen göstererek Mileanın diğer tarafına geçip sesizce uzandı.*
*O çok güzeldi.*
*Gözleri burnu.. dudakları bakışları kaşı.. narin elleri herşeyiyle kusursuzdu bu istemsizce yutkunmasına sebep olduruyordu.*
*Konuşmayacaktı uyuyan insanları uyandırmaktan haz etmezdi dokunmayacaktıda.*
*İstemsizce yüzünde yandan bir gülümseme oluşurken kolunu kafasının altına aldı şimdi daha rahattı bedenini küçük bedene iyice yaklaştırdı.*
"Evli olmak böyle hissetiriyor.." *mırıldandı bu duyguyu sevmişti bir an evvel evlenmeliydi kalbini boyayan bu kadınla.*
*Burnuna dolan güzel kokuyla Derince iç çekip gözlerini kapattı.*
