Güçlerimi kontrol etmem gerekirdi . İntihar etmeyi düşündüğüm sıralar da oldu . Fakat umudumu kaybetmedim . En azından öyle düşündüm . Özkan abi benim için her insandan herkesten herşeyden farklı oldu . Babadan daha öte bir şey .Her şey gitsin tek Özkan abim kalsın isterdim . Yanlarında kaldıktan 3 ay sonra Özkan abi bana bir şey almıştı . Daha doğrusu 2. dost . Aldığı bir köpekti . Evet hemde muhteşem bir köpekti . Siyah bir köpekti , çünkü ona her zaman siyah bir köpek sahibi olmayı istediğimi söylemiştim . Nedeni siyah köpeklerden herkes korkar çoğu insanda benden korktuğu için siyah köpek isterdim . Kapıyı açtığımda sessizce bana doğru yürüyen siyah bir yavru köpek görünce istemsizce gözlerimden yaşlar aktı . Söz vermiştim Özkan abime ağlamayacağım diye fakat duramadım . Kucakladım köpeğimi . Hemen ona ad bulmam gerektiğini düşündüm . Önce babamın adını vermem gerektiğini düşündüm çünkü onunda bir köpekten farkı yoktu . Ama bunu böylesine güzel bir köpeğe yapamazdım . En son isim olarak "Dolunay" koymaya karar verdim . Nedeni ise Dolunay her zaman ortaya çıkmaz . Herkes güzelliğini göremez . Dolunay'ı büyütmek için bana verdi Özkan abim . O sırada koşup Özkan abime sarıldım kalbinin sıcaklığını hissettim . Sarılırken tekrar ağladım . Çaktırmadan gözyaşlarımı sildim . Özkan abi ne zaman benim ağladığımı görse o da ağlardı çünkü . Onu üzüp ağlatmamak için sessizce odama çekilip ağlardım her gece . Hayat bana kumar oynuyordu . İnatlaşıyordu benimle . Ben odamda sessizce ağlarken belkide o adam hala annemi dövüyordu . Aklıma geldikçe yanaklarımdan gözyaşlarım akıyordu . Güçlü olmalıydım biliyordum fakat hayatın zalim oyunu beni yıkıyordu her seferinde . Dolunay'ı alıp yıkadım hemen sonra kuruladım . Uyuduğunda odadan çıkıp Özkan abinin yanına gittim . Belli ki o da ağlıyordu gittiğimde gözyaşlarını sildi , sesi ağlamaklıydı . Benim ağladığımda belliydi . Beni gördüğünde ayağa kalkıp koltuğa otturdu . "Egemen , oğlum seni kendi canımdan farksız gördüm . Seni herşeyden fazla sevdim . Ama artık gitmem gerekiyor benimde " dediği an hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım . O da beni bırakıp gidecekti . Tekrar karanlık günlerime dönecektim. Dolunay'ı almasının nedeni de buydu demek ki . Yere eğilip "Özkan abi bana her şeyi yap bana nolur beni sende bırakma sana yalvarırım " dedim . Yerden beni kaldırıp "Seni eğittim , güçlendin . Şimdi gitmem gerek " dedi . Bende "Neden" dedim. "Sultan ablan kanser yurt dışına gitmemiz gerek" dedi . Tekrar ağladım . Gözyaşlarım bardaktan boşalırcasına akıyordu . Sultan ablada benim için anneden farksızdı . Herşeyimi ona anlatırdım . Ne yani şimdi tekrar yanlızlığa mı mahküm edileceğim ? Özkan abiye " Öldür beni öyle git " dedim . Kaşlarını çatıp " Bir kere daha böyle bir şey dersen hakkımı helal etmem sana " dedi . Bende " Ben sizsiz naparım şimdi ? Kim her başım sıkıştığında beni kurtarıcak ? Kim bana babalık yapacak ? Kim her kavgamda gelip herkesi dövüp ardından benide dövücek ? Kim her sabah eve geldiğimde beni oğlum diye sevecek ? " dedim . Hala ağlıyordum . Tutamıyordum kendimi . Özkan abi " Sana ev aldım . Her şeyi tam . Hiç bir eksiği yok . Bundan sonra eve geç gelmeyeceksin , sigara alkol yok . Kavga etmek birilerine bulaşmak yok , birilerine güvenmek yok " dedi . Bende " Beni bırakmayın nolur kimsem yok " dedim . Odaya Sultan abla girdi . Koşup sarıldım . Beraber üçümüzde ağladık . O an gerçekten ölmek istedim .
Sultan abla ellerimi tutup " Egemen sen benim tek oğlumsun . Senin üzülmeni istemem . Fakat başka çaremiz yok . Seni çok sevdiğimizi biliyorsun ama gitmek zorundayız " dedi . Deli gibi ağlıyordum . O an ikisini de yanıma alıp sımsıkı sarılıp ağladım . Hiç bırakmayacakmış gibi sarıldım . Hiç bitmesin o an dursun istedim . Fakat hayat tekrar beni yıktı . Tam toparlanmışken tekrar yıkıldım .