Kan kokusu...
En nefret ettiğim ama çok iyi bildiğim.Sevdiklerimde olmasını istemediğim bir koku.Ama hayatın benim için başka planları vardı.Yerde kanlar içinde onun bedenini gördüğümde bunu anladım.Onu gördüğüm anda içinde yumru büyümeye başladı.Boğazım düğümleniyor,nefes alamıyordum.
Gözlerim bulaniklaştı.Nasıl yanına vardım anlamadım bile.Onu dizlerime yatırıp haykırdım.Gözlerini açması için yalvardım.Ama o beni duymuyordu.
Duysa hemen yapardı,beni hiç kirmazdı.
Kanlar,kanlar ,kanlar,kanlar,KANLAR!
Her yerde...
Sevdiğim çocuk dizlerimin üzerinde kanlar içinde yatıyordu.Ne yapmalıyım? Birine ihtiyacım vardı.Ne yapmam gerektiğini söylemeliydi.Beynim durmuş gibiydi.Düşün, düşün, düşün!
Telefon!
Hızlıca elimi cebime attım ve bir ambulans çağırdım.Beklediğim dakikalar saatler hatta günler gibiydi.Korku boğazıma dayanmış, nefes almamı engelliyordu.
Birden ellerimin arasındaki yüzü soğumaya başladığını hissettim.Nefes alıp almadığını hissediyordum.Lanet ambulans nerede kaldı?
Ambulans sonunda gelmişti.Onu götürdüler.
Yaşayacak mı?
Sadece tek sorum buydu.
•
•
•
•Umarım beğenmişsinizdir.Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın.
-Eistra
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Birisi ve hisleri
General FictionBazen aklımda bazı karakterlerim var.Onların yaşadıkları duyguları kağıda dökmeyi seviyorum.Umarım onları anlayabilir,kendinizden ufak bir parça bulabilirsiniz:)