Alevin Varoşu

ch1

(Şiddet öğeleri, cinsel tabirler ve küfür içermektedir. 18 yaşından veya ülkenizin yetişkin olma yaşından küçükseniz okumayınız!)

CH-1

Rüzgarın etkisiyle yüzüne gelen kırmızı saçlarını çelik zırhla kaplanmış eliyle geriye ittirdi. Yorgunluktan ve bıkkınlıktan olsa gerek solgyn, gözleriyle önündeki araziyi inceliyordu. İncelediği arazide sanki yer insan bedenleri olmuştu. Görebildiğince cansız beden dizilmiş, bazıları büyüyle bazıları kılıçla öldürülmüştü. Tüm bu bedenlerin sorumlusu kılıcını yere saplayıp ona yaslanmış, kırmızı uzun saçları, mavi gözü ve çilli yüzü, uzun ve yapılı vücuduyla onları izleyen kızdı. Çelik zırhı kanla kaplanmış, kılıcı kan nedeniyle asıl rengini kaybetmiş, kan kırmızısına boyanmıştı.

"Artık bu siktiğiminin savaşına bir son vermeliyim."

Orada duran insanlar onun kardeşiydi, aynı ırktandılar aynı kana sahiptiler. Normal bir durum olsa onlara acırdı fakat, buradaki herkes ölmeyi hak etmişti kıza göre. Zayıf insanları ezmeyi sevmezdi ve kendi adaletini zayıf insanlara uygulamış olması her ne kadar onu bu sebeple kötü hissettirse de ortadaki barbarlığa bir son vermek zorundaydı. Şeytanlara adak edilen bebekler, kafaları kesilen çocuklar, tecavüz edilip yakılan kadınlar, kelleleri bu barbarların kendini tatmin etmesi için sergilenen adamlar, hepsinin intikamını almalıydı. Kendi kanı, klanı, onların bu hareketlerine tahammül edemiyordu artık.

"Temar! Piç herif çık ortaya. Bu kurduğun sikik düzeni yerle bir ettim. Benle yüzleşmekten başka bir seçeneğinin olmadığını biliyorsun!"

Kadın yaslandığı kılıçtan güç alarak dikeldi ve kılıcı sapladığı topraktan çıkarırken bağırdı. Tek bir hedefi kalmıştı, o da klanındaki değişimin başlıca sebebi, kardeşiydi. Şu anda bu gayeye her şeyini vermişti.

Temar saklandığı yerden çıkıp kadının neredeyse gözleriyle takip edemeyeceği bir hızda gayet uzun sayılabilecek bir mesafeyi zıpladı. Kısacası önünde belirmişti. Elindeki iki hançeri sertçe tutarken çıplak vücuduyla, yarılmış ağzıyla kadına cevap verdi. Tam olarak konuşamıyordu.

"Pekala, küçük hanım. Ortaya çıktım."

Kadın karşısındaki çıplak adamı inceledi. Cinsel organı deşilmiş, sağ elinde serçe ve yüzük parmağı sol elinde baş parmağı kesilmiş, göğsünde büyükçe bir yara olan bu adam karşısında ona yarılmış ağzı nedeniyle ürkütücü gözüken sırıtışıyla gözlerini dikmiş bakıyordu. Adamın durumu çok vahimdi, normal bir insan şimdiye çoktan ölmüş olurdu. Fakat bu herif karşısında dikilmiş ona güç gösterisi yapıyordu.

"Bu kadar yaralanmayı nasıl başardın bilmiyorum ama bu şikayetçi olacağım bir durum değil. Senin o çarpık ağzını daha da deşmek için sabırsızlanıyorum."

Kadın tehditkar bir tonla adamın yüzüne doğru yaklaştı. Sol elindeki kılıcını alıp adamın boynuna tuttu. Hafifçe kılıcı boynundan uzaklaştırıp adamın omzuna doğru götürdü ve oradaki kas kütlesini yardı. Adam buna tepki olarak kahkaha attı.

"Sen gerçekten beni çıldırtıyorsun, seni istiyorum. Bu gün seni yendikten sonra sana tecavüz edeceğim, ardından seni öldürüp cesedini çürüyesiye kadar kullanacağım. Hayali bile beni azdırmak için yeterli."

Kadın adamın tepkisini duyunca iğrenmişti. Bu pisliğin yaşamasına izin veremezdi. Kılıcını hızlıca boynuna doğru çevirdi fakat adam hızlıca arkasına bir adım attı.

"İşte böyle, karşı koy! Bana daha fazla haz ver. Daha da azdır beni!"

"Sen gerçekten kurtarılamaz durumdasın. Vücudunu şeytana satmış birinden başka bir şey bekleyemezdim."