toplantı odasındalar her aynı gün toplantı yaparlar
oraya gidip moduma girdim gözümü yaşartacak şeyler lazımdı, soğan yapsam mı..ama şu saatte nerden bulacam, ozaman parmağımı gözüme sokarım
yazar: küçükken ağlama taklidi yapıp inanmayınca benim B planı olur gibi
bi şekilde gözümü yaşarttım ve odaya girdim.
-levi iç ses-
erwinle tartışırken yabancı biri odaya girdi. nefes nefeseydi ve elinde bişey vardı
levi: kimsin sen
yn: efendim- ben sharon arlant buraya hange-san'a bilgi vermeye geldim
hange: noldu sharon anlat
yn: efendim.. *kumaşı gösterir* bu kime ait biliyorsunuz-
erwin/hange: YN'NİN!
levi: ne..?
hange: kumaş yn'nin, sharon nerde buldun
yn: ormanda bi ağacın önündeydi. ağaçta kan lekeleri ve küçük bir tutam saç vardı, kumaş parçalanmıştı aralarından en büyük olanını aldım
hange: ya öldüyse
levi: kapa çeneni
erwin: tamam sharon bilgi verdiğin için teşekkürler çıkabilirsin
yn: peki efendim
yn ölmüş olamaz.. bunu yapamaz, yapmazda, devler mi yaptı,kendine zarar mı verdi ne yaptı bu
hange: yn ölmüş olamaz
erwin: hange iyi misin
hange: biraz
erwin:gel biraz hava a-
hange: levi? ellerin titriyor
levi: ha?
ellerim.. titriyor, bi sorun var..içimde bi his var ve bu his gözlerimi dolduruyor
erwin: levi iyi misin fazla nefes veriyorsun
levi: ben- ben gidiyorum, toplantıyı bu günlük iptal et
erwin:zaten öyle olacak git biraz hava al, gel hange seninle dışarı çıkalım
hange: yn'yi istiyorum, ben.. onu istiyorum
içim daralmıştı hızlı nefes alıp veriyordum hange'nin dediği gibi ellerim titriyordu nedeni yn öldüğü için mi.. ben ona kaba davrandım. şimdi o yok- özür bile dileyemem..
yazar: sen birinden özür mü diliyordun allah allah ,
aptalın tekiyim.. neyin ne olduğunu her şey bitince anlıyorum, o kız en derin noktasını anlatırken ben hala hange ve erwini düşünüyordum. yüzüne baka baka bağırıp çağırdım.. benim yüzümden... benim yüzümden gitti, ben bağırıp terslemeseydim bunlar olmayacaktı-
bi dakka- ben vicdan azabı mı çekiyorum
kendime gel, ben bi aceminin ölümüne üzülüp vicdan azabı çekemem
levi: saçma-
yn: ne saçma efendim?
levi: senin söylediğin şey
yn: ben gördüklerimi dedim
levi:yn hakkında ne biliyorsun
yn: her şeyini, eskiden yazdığı bi günlük bardı ve içinde doğup akıllandığı zamandan bu yana kadar her şeyi yazmış
levi: günlük nerde
yn: bir insanın özelini söyleyemem
lev: sen okudun
yn: bi hata ettim, o size anlatmasa bile dinlediniz sizde herşeyi biliyorsunuz
levi: sen nerden biliyorsun
yn: o benim arkadaşımdı. sırf o var diye burdayım ben. ama artık yok ve kimin yüzünden belli oluyor, hafta sonu gideceğim
