2 | KAĞIT PARÇASI.

6 0 0
                                    

Saat: 06.30

Alarm: DIRRRĞG DIRRĞG DIRRRRĞ!!!

Güne bu lanet olası sesle uyanmaktan bıkmıştım cidden ne zaman alarmsız bir güne kalkacaktım acaba merak ediyordum. Fazla geç kalmadan ve daha fazla bu alarmın sesini duymamak için fırın gibi sıcak olan yatağımdan kalkıp doğruca banyonun yolunu tutmuştum, güzelce elimi yüzümü yıkayıp, dişlerimi fırçalayıp banyodan çıkmıştım giyinmeye bile üşeniyordum. Dün gece acayip şekilde yorulmuştum şerefsiz adam beni mesaiye bırakmıştı gerçi onunda bir suçu yoktu bar resmen tıklım tıklım doluydu üstelik hafta sonuydu. Zıkkım içseler yeriydi...

Neyse bu benim umrumda değil patronum iş yerine geç geldiği için ve diğer elemanlara da pek güvenmediği için sabah okula uğramadan önce dükkana gidip etrafı topluyordum eksik alkol varsa depodan onları çıkartıp yerlerine yerleştiriyordum ve en son olarak yıkanan bardakları tekrardan yerine yerleştiriyordum ve daha sonrasında okula gidiyordum. Okul çıkışı tekrardan bara gidip çalışıyordum tam gün çalışmamama rağmen yine de engin bey bana karşı bonkör davranan bir patrondu hakkını yemek istemem.

Dün gece salağın teki üzerime tekila döktüğü için okul formamı giyemeyecektim. Süslü birisi değilimdir dolabımda ne varsa onu giyip evden çıkarım fakat arkadaşlarım bir ortamda şık olmasam bile dikkat çektiğimi söyler bu umurumda değil. Dolabımı açıp beyaz bir crop üzerime siyah bir blazer ve altıma düz siyah bir kot pantolon giyip kombinimi tamamlamıştım.

Sabah sabah teki bozuk olan kulaklığımı da takıp yola koyulmuştum. Yeni bir kulaklık almak şart olmuştu böyle kendimi şarkıya veremiyordum, ve bilmiyorum sizde de oluyor mu ama özellikle kulaklıkta müzik dinlerken -tabi her ikisi çalışıyorsa- sanki şarkı bana aitte hayranlarıma konserde şarkı söylüyormuşum gibi hissediyordum. Yanımda böyle dansçılar falan, benim de psikolojim bozulmuş gerçekten anneme deli diyorum ama neyse...

Dükkana girdikten sonra o ağır kokuyu bilir misiniz bilmem mide bulandırıcı bir koku oluyor. Sanki her yer alkolle yıkanmış gibi gerçi ondan bir farkı da yoktu bu işin. Elime geçirdiğim bir bezi güzelce deterjanlayıp masaları silmeye başlamıştım. Her yeri dip köşe sildikten sonra yerleri güzelce pas paslayıp camları açmıştım daha sonrasında bardakları dizip alkolleri de yerine yerleştirdikten sonra işim bitmişti. Son kez herşeyi kontrol edecektim ki aklıma geldi buz kovasına buzları doldurmayı yine unutuyordum geçen unuttuğumda engin bey beni çağırıp işimde daha ciddi olmamı söylemişti sanki buradaki ayyaşların umurundaydı. Bunların başının altında fatihin olduğunu biliyordum çünkü barmenlikte benden birazcık daha ileri seviyede. Ben hem garsonluk yapıyorum bazen barmen oluyorum bazen temizlikçi aklınıza gelebilecek herşey diyebilirim.

Buzdolabına yönelirken şampanya kovasının orada bir kağıt fark etmiştim. Açıkcası umrumda olmadı açıp bakmakta istemedim ama kağıt katlanmış bir şekilde durduğu için merakıma yenik düşüp açmıştım. Kağıtta yazan şey ile dona kalmıştım...

"O bedenini saran sümbül kokusu beni tekiladan bile daha çok sarhoş etti güzelim yarın görüşürüz..."

Hay sikicem ya şu ayyaşlar bir türlü bitmiyordu. Demek ki şerefsiz herif dün gece bilerek tekilayı üzerime dökmüştü. Amaci ise dikkat çekmek içindi salak herif ya, ama ben yine de dikkat edip ortalıkta bu gece fazla dolaşmamaya gayret etmeye çalışacaktım. Çünkü başımı belaya sokmak gibi bir derdim yoktu şimdilik engine ve gıcık fatihe birşey demeye gerek yoktu. Buzu'da şampanya kovasına koyduktan sonra barın kapısını kilitleyip bu seferde okulun yolunu tutmuştum.

Saate baktığımda bir saatin çoktan geçtiğini fark ettim ve dersin başlamasına 20 dakika vardı. Şimdi buradan durağa gitmek 10 dakika arabanın gelmesi desen oda 10 dakika en iyisi kestirmeden gidip 10 dakika da okulda olmaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 11, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ONSRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin