Her şey o gün başlamıştı, Kemal'in hikayesi o gün başlamıştı. O günden sonra Kemal, Kemal değilde Hakandı.
...
Kemal o gün Bülent ve Yalçın'ın iğrenç oyunlarını, onun adı altında yapılan ameliyatları ve adı altında kaybedilen hastaları öğrenmişti.
Gerçekler teker teker yüzüne vurulurken birden kendini Yalçın'ın yakasına yapışmış bir şekilde bulmuştu, çıldırmış gibiydi.
O kavgadan sonra Kemal odasına gidip bütün eşyalarını toplayıp hastaneden çıkışını yapmıştı.
Gece~
Kemal'in hayatı mahv olmuştu. Kemal kendini küçük bir kasabada bulmuştu kendini. O gece biriyle karşılaşmıştı, Turgut hoca.
Turgut hoca Kemal'i mesleğine döndürdü, planlar yaptılar.
Turgut her şeyi biliyordu Yalçın'ın ona yaptıklarını her şeyi biliyordu. Turgut Uluçınar diye bir hastenede Çalıştığını söyledi Kemal'e, Ve bir teklifte bulunmuştu.
"Gel isimini değiştir ve benimle çalış" dedi Turgut
Kemal ne diyeceğini bilmiyordu, Şaşkına dönmüştü.
Kemal mesleğini o kadar seviyordu ki kabul etti.
O konuşmadan sonra Kemal ismini ve soyadını değiştirdi: Şimdiki ismi Hakan Aydıner.
Turgut "niye Hakan ismini koydun"
Diye sordu.
O anda Hakan'ın aklına Mine gelmişti, Hakan ismini Mine çok beğeniyordu..
"Hiç öylesine aklıma geldi koydum" diyerek konuyu kapattı.
İki hafta sonra Gümüşok~
Mine tatilden sonra gelir.
Mine koridorda yürürken konuşulan dedikoduları duyar önce takmaz ama Kemal ismini duyunca dikkatini verir ve konu hakkında konuşan hemşirelere sorar "kızlar ne oluyor ne bu Kemal konusu?" Kızlar önce biraz tereddüt eder ardından mineye herşeyi anlatırlar, Mine sinirle oradan ayrılırken kızlardan biri "işte başlıyor Mine kasırgası" der.
Mine duydukları karşısında şoka girmişti ve çok sinirlenmişti hiç bir dakika bile beklemeden sinirle Yalçın'ın odasına dalmıştı.
Mine Yalçın'ın hem sağ koluydu, hem aşık olduğu kadındı.
"Yalçın! Ne bu duyduklarım? Bu duyduklarım gerçek mi bunu gerçekten yaptın mı Kemal'e?!"
Yalçın şaşkınlıkla odasına dalan mineye bakıyordu..
"Evet yaptım Mine"
"Niye yaptın, Kemal sana ne yaptı?"
"Sen bu konuya karışma, yoksa kötü şeyler olacak"
"Ne olucak Yalçın? Ne yaparsın? Yoksa bana da mı oyun oynarsın?"
"Saçmalama Mine ben sana asla kötü bir şey yapmam. Bunu biliyorsun"
"Git ya!"
Mine odayı terk eder ve odasına çıkıp bütün eşyalarını toplar ve istifa dilekçesini hazırlar, dilekçeyi hazırladıktan sonra bir hışımla Yalçın'ın odasına gider ve kapıyı çalmadan açıp içeri girer, Yalçın merakla mineye bakar Mine hızlı bir şekilde elindeki istifa dilekçesini Yalçın'ın masasına sert bir şekilde koyar
"Mine ne yapıyorsun Allah aşkına ne bu?"
" ben bu şartlar altında asla burada barınmam sana yazıklar olsun Yalçın, insan meslek taşına hadi onu geçtim bir insana bunu nasıl yapabilir ya?"
Mine odayı terk eder. Herkese veda ederek hastaneden çıkar.
Kemal'e ulaşmaya çalışır, bir kaç kere arar ama Kemal açmaz.
Son bir kez arar ve birisi açar.
"Alo Kemal"
"Merhabalar ben Turgut hoca Uluçınar hastenesinden"
"Hastene mi? Kemal'e bir şey mi oldu? İyi mi?"
"Yok panik yapacak bir durum söz konusu değil hanımefendi"
Mine adresi alır, oraya gider.
Mine sonunda ulu Çınar hastanesinin önünde durur ve derin bir nefes alıp kapıdan içeriye girer.
Biraz etrafına bakındıktan sonra Kemal'i görür kendinden emin bir şekilde "Kemal!" Diye seslenir.
Kemal arkasını döner ve şaşkınlıkla "Mine?" Der ve bakakalır.
